5 entry daha
  • dekalog serisinin dokuzuncu ve sinema dili açısından en görkemli bölümü. en sevdiğim bölüm dekalog szesc olsa da bu bölümde bağımsız bir orta metraj film izliyor hissine kapıldım.

    on emir bahsinden hareketle ''komşunun evine tamah etmeyeceksin, komşunun karısına, yahut kölesine, yahut cariyesine, yahut öküzüne, yahut eşeğine, yahut komşunun hiçbir şeyine tamah etmeyeceksin'' maddesine karşılık gelen aynı zamanda zina, öldürme, yalan gibi emirleri de içeren çok başarılı bir bölümdü. roman karakterinin kabullenilmiş çaresizliği bana ister istemez masumiyet'in bekir'ini anımsattı. son derece yüksek izlenme oranına sahip bir televizyon dizisi olmasaydı kieslowski, roman'ı finalde pekâlâ öldürürdü.

    bu türden akrabalıklar bularak geriye dönük izlenen filmleri daha rahat kavrıyoruz sanırım. kayıp otoban* filminden bahseden arkadaşlar da olmuş. kieslowski bazı bölümlere fazladan ilgi göstermiş gibi, ya da günümüzdeki karşılıkları daha yoğun olan kavramları haklı olarak daha iyi özümsemiş. zaten kadının baskın olduğu ilişkiler, inanç, otorite gibi kavramlara karşı bir zaafı olduğu kesin.
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap