5 entry daha
  • kişilik: "bir bireyin tutarlı, değişmeyen ve belirgin özelliklerinin tümüdür" şeklinde tanımlanır ve kişiliği açıklamaya yönelik çalışmalar binlerce yıldır, kuramlar ise onlarca yıldır hayatımızda yer almaktadır.

    mesela theophrastos insanların neden birbirinden farklı olduğunu 99 yaşında yazdığı kitabında şöyle sorar: “neden biz bütün yunanlılar aynı gökyüzünün altında bulunuyoruz, aynı eğitimi alıyoruz ama yine de hepimizin farklı karakterleri var?”

    hipokrat'ın, bergamalı galen'in, ibn-i sina'nın farklılığı açıklamak için geliştirdiği açıklamalardan birisi ise kan, sarı ve kara safra ile balgam gibi vücutla ilgili sıvılara göre yapılmıştır.

    kuramlar ise freud sonraki araştırmacılar tarafından oluşturulmuş olup: psikoanalitik kuram, davranışçı-bilişsel kuram, insancıl kuram ve özellik(ler) [traits] kuramı gibi kişilik kuramları vardır. bu bahsedilen birçok kuramla çeşitli olumlu ve olumsuz eleştiri getirilmiştir. şöyle ki freud'un kuramına getirilen en önemli eleştirilerden bazıları sadece hasta kişilerin gözlemine dayanarak çalışmalar yapılmış olması, deneysel olmaması, cinselliğe yaptığı aşırı önemlilik vurgusudur.

    özellikler kuramındaki özellik kelimesi "bir bireyin gerçekleştirmiş olduğu tutarlı davranışları, duygu ve düşünce kalıplarını" açıklamak için kullanılır. bu kuram insanların kendilerini ve başkalarını tanımlamak için kullandığı sözcükleri ve istatistiksel bir teknik olan faktör analizini temel alır. çok uzatmadan yazmak gerekirse insanların birbirine benzeyen kişilik özelliklerini tanımlamak için kullandıkları sözcükler aynı faktörler altında toplanır ve büyük beşlideki gibi dışa dönüklük, uyumluluk, sorumluluk şeklinde birer faktör oluşturur.

    büyük beşli, beş büyük faktör kuramıya da beş faktör kişilik modeli olarak bilinen kuram ise özellikler kuramına ait bir kuramdır ve deneysel olması yani sınanabilir olması, herkese uygulanabilmesi gibi özellikleri ile diğer birçok kuramdan ayrılır.

    francis galton tafından başlatılan sözcüksel hipotez çalışmaları sonrasında raymond cattell, gordon willard allport, warren t. norman, ernest c. tupes, raymond e. christal ve lewis goldberg [hans eysenck'ten ayrı bahsetmek gerekir] gibi araştırmacılarca sürdürülmüş ve cattell araştırmalarında 16 faktör; tupes ve christal, norman ise 1960'lı yıllardaki ayrı ayrı araştırmalarında beş faktör bulmuş ve böylece beş faktörün yolculuğu başlamıştır. peşinen şunu belirtmek gerekir ki bugünkü beş faktörün adları ile 1960'lı yıllardaki adlar birebir aynı değildir (örneğin deneyime açıklık o zaman kültür yahut zeka falan olarak adlandırılmıştır).

    şimdi gelelim bugün beş faktör denilince ilk akla gelen isimler olan paul costa jr ve robert roger mccrae tarafından yapılan çalışmalara. 1960'lı yıllarda gündemde olan kişilik ile ilgili çalışmalar 70'li yıllarda durma noktasına gelmiş 80'li yıllarda ise bilgisayarların faktör analizini kolaylaştırması nedeniyle tekrar gündeme gelmiştir. çok bilinenin aksine bu iki araştırmacı çalışmalarına beş faktörle başlamamış : nörotizm, dışa dönüklük ve deneyime açıklık'tan oluşan 3 faktör ile kendi envanterlerinin de adı olan neo'yu oluşturmuştur. birkaç sene içinde bu üçlüye uyumluluk ve sorumluluk faktörleri eklenerek beş faktör kişilik envanteri ya da meşhur kısaltmasıyla ocean (her faktörün ingilizce ilk harfi) elde edilmiştir. bu gelişme işi bitmemiş zaman içinde envanterler güncenmiştir. 2000'li yıllarda ise altı faktörlü olan model olan hexaco ortaya atılmıştır.

    nasıl ki freud'a salladık bunlara da sallayalım. beş faktör kuramına yapılan en büyük eleştiri ise:
    - öcnesinde kendisinden önce yapılan çalışmalarla elde edilmiş kişilik özelliklerinin bir sınıflandırması olması ve daha sonra kuram haline getirilmesidir ki sonuna kadar haklı bir eleştiridir.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap