• farklı bir pencereden bakalım mı?
    hem bu bakış açısı kaos/kriz meraklısı turnusolu da olur.

    şimdi ortalama bir stadyumda binlerce kişi var ve bu ortamın amacı kesinlikle siyaset değil.
    diyelim bir takım kişiler hükümet/bay kemal/cart curt neyse artık, "istifa" diye sloganlar atıyor. varsayalım bunda sıkıntı yok ve gayet normal bir durum(!)
    peki aynı veya karşı tribünden başka birileri de karşıt sloganlar atsa? veya bu sloganlardan -ideolojisi nedeniyle- rahatsız olan kişiler daha da fiili tepkiler verse? bu tehlikeli tepki durumu nereye kadar gidebilir?

    stadyumlar, yapısı itibariyle öngörülemez bir hızla kaosa en elverişli yerlerdir.
    diyelim -ki kuvvetle muhtemel- aniden gelişen bir kavga da birkaç kişi ölse, olaylar stad dışına taşsa (300-500 polisin binlerce kişiyi zapt edebileceğini söylemeyin sakın), şu an ki deprem felaketinde bu saçma sapan durum, o bölgede ki insanların ne gibi bir derdine derman olacak?
    yaralarını mı sarar?
    eksik olan çadırını mı bulur?
    ölmüşlerini ve mallarını geri mi getirir?
    bunların dışında,
    hükümeti gerçekten istifa mı ettirir?

    diyelim ettirdi(!), devamında ne olur?
    tüm yaralar hızlıca sarılır, tüm dertler olduğundan daha hızlı şekilde çözülür ve hepberaber elele mutluluğa mı koşarız?

    net konuşmak gerekirse, stadyumlar onlarca farklı ideolojilere sahip olan binlerce kişiye ev sahipliği yaptığı ve konu (olması gerektiği üzere) sadece spor olduğu için, siyasetin karışması/karıştırılması gereken en son (ve tehlikeli) yerlerdir.
    bu durumu, aklı selim gerçek bir vatanperverin normal karşılaması mümkün olmayacağı gibi, haz alması/desteklemesi de, ideolojisinin artık hastalıklı bir boyuta evrildiğini gösterir.

    edit:
    evet, umduğum ölçüde entry girildiği için mutlu oldum. çünkü girilen entrylerin %90'ı sadece başlığa bakılarak(yazının içeriği asla okunmayarak) verilmiş cevaplardan oluşuyor -ki- zaten buradaki ortalamadan başka birşey beklenemezdi.
    66 sayfanın tamamını okudum, yeni gelenler yorulmasın. yazılanlar(%80 olarak) kısaca şunlar:
    - evet heryer siyaset yeridir.
    - evet siyaset yeridir, camide yapılırken iyiydi.
    - evet siyaset yeridir, bakınız roma/spartacus.
    - evet siyaset yeridir, o/bu şunu yapmıştı.
    gibi benim hatan onunkinden daha masum veya onun hatası benimkinden daha kötü mantıkları, ve,
    - küfür, troll, küfür, troll ve olabildiğince yine küfür.

    öncelikle özel mesaj atarak maaşımı soran, beni listeye aldığını söyleyen, efendim ne bileyim ailem ile beraber yargılanacağımı/sürüneceğimi iddia/hırs eden ve tek vasfı sadece baba parası yemek olan civcivlere cevabım:
    siz daha babanızın kucağından inmemişken ben çalışma hayatına çoktan atılmıştım ve an itibariyle 16 yıldır aynı işi yapıyorum. şükür olsun hiçbir adamın adamı olmadım, bulunduğum yere tırnaklarımla kazıyarak geldim. iddialarını ispat edene tüm malvarlığımı vereceğime namusum ve şerefim üzerine de and içerim.

    bunun haricinde evimin adresini soracak kadar idrak yolları enfeksiyonlanmış qwerty kahramanlarına diyeceğim de şudur: adresi zaten verdim/gördünüz. olur ki ebeveynlerinizden izin alabilirseniz (malum bırakın il değiştirmeyi, helaya dahi gidemezsiniz) yol paranız çıkmazsa(ki çıkmaz) harçlığınızı vereceğime de söz veriyorum. ancak yerinizden dahi kımıldayamayacağınızı çok iyi biliyoruz değil mi?

    esas konuya dönecek olursak,
    yazının içeriğini zerre okumadan, adeta (ki bu bir abartı değil) delirmiş gibi saldıranlar; önce okuyun ve anlayın. hani diyorsunuz ya "bu ülke neden böyle, neden biz hedeflerimize bir türlü varamıyoruz, neden bu kadar kutuplaşıyoruz" diye. işte en net cevabı bu. okumuyorsunuz ve aşırı önyargılısınız. sizin gibi düşünmeyen herkes troll, satılmış veya hain. sizden olmayan herkes ölmeli veya sürünmeli.
    bir araya gelip sabahlara kadar "o öyle olmasın, bu böyle gitmesin" şeklinde ağlamaklı ayinler düzenleyerek hiçbirşeyi değiştiremezsiniz. nihai körler sağırlar birbirini ağırlar durumundan bir adım öteye gidemediğiniz gibi, cürmünüz kendinizden başkasını yak(a)mayacak kadar da çelimsiz ve acınası kaldı/kalıyor.
    devam edin, beğenmediğiniz herkesi/herşeyi düşman belleyin ve bu hastalıklı fikriyatınızın çoğunluk olduğunu zannederek mutlu mesut yaşamaya devam edin. çünkü bugün ya da yarın, gerçekler her zaman olduğu gibi çok net bir şekilde yine, yeniden ve derinden acıtacaktır.
702 entry daha
hesabın var mı? giriş yap