9 entry daha
  • beyaz dangalaklık, beyaz hata. halledilemeyeceğine inanılan bilumum derdin, "yok, çok yükseklerdeyim* insanlar beni anlamıyor hoca, hayat daha alt/daha yavaş bir frekansda titreşiyo' benden... ya da süper dahiyim pekmez fazlam var damardan eriteyim o vakit direk" benzeri savunma,daha doğrusu savunamamalarla direk sittiredilmesi... bu,çözülemeyen bir matematik problemi için,"eaah yeter ulannn beaa" diyip kalkıp kareli defteri yırtmaya benziyor..a benim gafil evladım elalemin üç boyutlu günahsız kareli defterini yırtman senin pek soyut/pek entel kuntel yaralarına, dertlerine bi'çare bulabilir mi?kanımca, bulmaz gibi..bir de bunun süper zengin fakat annesi babası ayrı sivri çocuk varyasyonları vardır ki eyvah diyorum...o yüzden başlamış beyfendi/hanımefendi, çok yaralanmışmış..bu dahilerin herşeye kafası çalışır ve o kadar çalışır ki, hücresel mutasyonun doğal seyri olan yaşlanmak eyleminin hızı, yetmez bey/hanımefendilere, taksiyi tercih ederler ölme, bünyeyi harcama anlamında...zamanında bir kaç canımın içi/salağı kaybetmiş biri olarak da pis pis anıyorum bu beyaz boku.
    dayatılan film,kitap ıvır zıvır ve bu rezaleti estetize etmeye çalışan bilumum hadiseyi de direk yutan yeni nesli ,ilk iğnesini şu anda yapan herhangi bir insan evladını mesela "afffferim,çok zekisin,çünki biz sevgi çiçeğiyiz hayat süper, ondan bulaşmıyoruz buna" diye kutlayıp alkışladıktan sonra, bunları alternatif bi' rehabilitasyon merkezinde toplayıp her gün 10'ar kilo kareli defter yutturarak sonra da " e, nasılmış genç,öyle değilmiş hadise değil mi?" diyen, nereden çıktığı belli olmayan bir erkut abi fantazisi batıyor insanın dimağına.
238 entry daha
hesabın var mı? giriş yap