7 entry daha
  • kıymetli hemşehrim,

    eğer bursa'nın o meşhur ovasından yukarıya doğru şöyle bir baktığında...

    karlı doruklarıyla uludağ'ı görmek yerine toki'nin dördüncü katından sonrasını görüyorsan...

    ve zirveden gelen serin rüzgar, ovanın çimleri, ağaçları yerine kentin ortasına yapılmış estetikten yoksun bir alışveriş merkezinin camlarını yalıyorsa...

    o taze rüzgarda saçların uçuşmuyorsa deli deli artık...

    ve her gün şehirden kopan parçalar kalbinden de götürüyorsa azar azar...

    işte o kaybolan siluetin senin taa içinde bir yerde öfkeli bir çığlığa dönüşmesi gibi mübarek ecdat toprağının da 'kapital'e dönüşmeye artık güç bela direndiğini düşünmeli ve tepkini şiddetlice göstermelisin!

    biz, "bursa'da zaman" şiiriyle büyüdük.

    bin hayf ki artık ne "mermer şadırvanlar" kaldı ne de kentin her köşesinden rahmet gibi "şakırdayan su"lar...

    yeni nesil başka bir şiirle büyüyecek: "bursa'da zamana isyan"la...

    ve tanpınar'ın kemikleri sızlayacak aşiyan'dan...

    ne şehrin kadrini bildik ne de şehir planlaması öğrendik...

    "gümüşlü kümbet"te yatan zat da belki diriler kadar rahatsızdır...

    keşke iyi yöneticilerimiz olsaydı...
45 entry daha
hesabın var mı? giriş yap