• yalanım yok dünyada en çok sana hiddetlendim
    çünkü sevdim
    çok sevdim buna inandırdım imamı
    allah ve şahitler huzurunda sevgilim
    belediye ikimizi topluma inandırdı
    çoğu zaman bir öpücük kâfi mutabakattır
    öyleyse attığımız imzaya ne gerek vardı
    aşkımız hukuki bir gerekçeyle vurulmuştur
    o imza devleti üstümüze bulaştırdı

    ben seninle müşterek bir dert içindeyim
    bizi yakan ateşe odun toplar gibiyiz
    ben sana emir üzre esasen rezerveyim
    seni türkçe düşünerek seviyorum sevgilim
    anlıyorum ve derdimi anlatacak miktarda
    seseni kekeleyebibiliyorumm
    öyle çok kuş vurduk ki öyle çok havada
    vurulacak kuşu dalından tanıyoruz
    bak bu senden yaptığım uçurtmayla sevgilim
    göğe kurşun sıkmayı artık yasaklıyorum
    iç içe iki bozkır susuzluktan kudurmuş
    bir seyyar pilavcı, bir zabıta ve köpek
    çok şiddetli şeyler oluyor aramızda
    seni bazen parçalara ayırmak istiyorum
    sevgilim seninle pilav yemek istiyorum
    kuş yerine bir zabıta vurabiliriz
    bu tüm pilavcıları çok sevindirir
    zabıta düşer yere köpek koşup getirir
    çünkü bir zabıtayı öldürmek
    seninle pilav yemek için hukuki bir gerekçedir!

    yalanım yok dünyada en çok sana hiddetlendim
    çünkü sevdim
    çok sevdim buna inandırdım imamı
    imamı inandırdım seni de inandırırım
    bana empati yapma al götür bütün mal senin
    beni anlaman ilişkiyi rasyonelleştirir
    bir anlamı ortasından bölmek sevgilim
    eve geç döneceğinin aleni bir resmidir
    kör olsam ne yazar, parmak uçlarımla
    sana dokunmam seni alfabeleştirir
    bize bir muallâk bul gizem beslemeliyiz
    kafesin kilidini bu gece indir
    bırak kaçsın rahatımız hayvan gibidir
    çok yıprandık daha da yıpranacağız
    çünkü süratli bu mesafesizlik
    fecaatle yorucu bir mesaidir
    yorulmamız bu açıdan bizi meşrulaştırır
    bu elimizdeki sermayedir üstelik
    konformizm insanı gayrimeşrulaştırır
    bu beni yanlış yerde aradığını gösterir
    bana kuduz bir toplum çok yerimden yeltenmiştir
    çocuk yaşta vazgeçtim insana aşılanmaktan
    ben seni ısırırsam bil ki af dileyeceğim
    sen benim dişlerime çok aldırma ne olur
    ben onları bu yaşlara gelmek için sivrilttim

    anlaşamıyoruz gibi duruyor ya o ceket
    tam o sıra geçiyorum bütün üşümelerimden
    tam o sıra bilesin bütün gücümle
    titreyerek geçmiyorum, geçmiyorumdur senden
    ben çok ceket yaktım ısınmak için
    manyağın tekiyim manyağın tekisin manyağın teki!
    manyak mıyız neyiz bildiğin mücevher elimizdeki!?
    haritasız bir definecinin gömüyü bulmasından daha zorlu bir iştir
    iki insanın birbirini diğer bütün haritalardan silebilmesi

    şimdi unuttuğumuz bir rüyadan uyandık
    şimdi düşman belliyoruz bu yüzden uykuları
    şimdi bütün görüntüler acayip karıncalı
    şimdi karım olarak sonsuza dek kalmalısın
    beni zor bellemen senin kolay olmandan değildir
    aslında ben çekilecek bir adam da değilimdir
    yol üstünde aksamak güzergâhın şerrinden değildir
    soyunmuş bir kral artık kral değildir
    rüyayla düpedüz dalaşıyor gerçeklik
    biz dünyayı rüyamızla donatalım sevgilim
    gerçek dediğin devlet kadar puşt bir yalancıdır
    seni benden ayıran her şey yalancıdır
    görünen görenin körlüğüyle müttefik
    kral çıplak değil,
    kral pornografik!

    alper gencer
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap