92 entry daha
  • maalesef hayal kırıklığı. kötü değil, ancak aylardır oluşturduğu hayvani beklenti karşısında epey sönük kalan bir star trek olmuş. devamı spoyler.

    --- into darkness spoiler ---

    öyle çok detaylı analiz etmeyeceğim, çok daha bilgili trekkie'ler tarafından zaten yapılmış bu, ancak gözüme en çok batan noktalara değinecek olursak:

    - senaryo zaafları. diyalogtan kısıp aksiyona abanmış ceycey. filmin son çeyreğinde, ki yarım saatlik bir zaman dilimine tekabül eder, nasıl sonlanacağı fazlasıyla aşikar bir enterprise kurtarma operasyonu izledik. izledik derken, gördüğümüz çoğunlukla ordan oraya koşturan mürettebattı.

    - khan. böyle efsane mertebesinde bir süperkötünün olayı bile havada kalmış. admiral marcus'un gemisinde kirk'ün khan'ı harcamasına kadar "khan haklı beyler" diye ilerleyen film, bir anda yırtık dondan fırlar gibi adamcağızın aslında diğer süperkötü arkadaşlarını uyandırıp önüne geleni sikertme isteği eksenine oturtuldu. bunun sebebi ve filme dair en uyuz olduğum mevzu bir sonraki maddede.

    - spock prime. seviyoruz, sayıyoruz, tapıyoruz fakat her başın sıkıştığında diğer devamlılıktan bu tarafa geçmiş bulunan gelecekteki halinden bilgi alacaksan işimiz var mr.spock. nimoy'u spock rolünde görmek her zaman göt yanaklarını şehvetle titreten bir olay, ama "kaderini değiştirecek bilgi veremem" diyip akabinde khan'ın kirli çamaşırlarını ortaya dökmesi senaryo açısından değerlendirildiğinde çok ucuz bir numara. az önce de belirttiğim gibi, o noktaya kadar khan'ın esas mağdur olduğunu düşünürken gaipten haber alma vasıtasıyla adamı tekrar süperkötüye dönüştürmek olmuş mu şimdi? zaten en ufak olayda spock prime bu şekilde dahil olacaksa kapatalım enterprise'ı starfleet'i, oturalım adamın hikayelerini dinleyelim. cık, olmamış.

    - dr.mccoy. koca film boyunca ana köprüde kolları kavuşturmuş durup sağa sola laf çarpmaktan başka doğru dürüst bir işlevi yoktu. gereğinden fazla geyik bir karakter olmuş, ilk filmde gençlik hallerine verdik fakat bones'un artık daha bir oturaklı olması lazım gelir. fazla göze battı film boyunca.

    - scotty'nin fazla zorlama bir şekilde doğru yerde doğru zamanda olması. marcus'un gemisine nasıl sızdı, enterprise'a saldırılacağını nereden biliyordu da saniyesinde geminin silahlarını etkisiz hale getirdi bunlar hep muamma. o değil de, adam gelen bir telefonla işi gücü bırakıp jupiter'e gitti lan. ben şimdi arabaya atlasam o kadar kısa zamanda inemem kızılay'a.

    - finaldeki, filmin ilk saatinden itibaren bağıra çağıra gelen kirk'ü diriltme ucuzluğu. bunun detayına az aşağıda ineceğim.

    - star trek. evet, bizzat kendisi. bizlerin izleyerek büyüdüğü, her bölümünde farklı hayal dünyalara yelken açtığı star trek'in esas olayı ıskalanmış burada. ilk filmi reboot olması ve yeni bir seri başlatması dolayısıyla anladık ve sevdik, fakat bu filmde artık "keşif" kısmına odaklanmak varken ikinci bir "dünyanın kurtulması" izlemek durumunda kaldık. imdb trivia sayfasından okuduğuma göre senaryo çalışmaları başladığında ceycey ve ekibi de bu ikilemde kalmış; uzayın bilinmezliklerini keşfetmeye çıktıkları bir film ile bir süperkötü ekseninde dönecek ve sonunda kirk ile tayfasının galaksiyi kurtaracağı bir film çekmek arasında kalmışlar ve ikinciyi tercih etmişler. elbette dizi çekerken daha uygun olacak bu konsept beyazperdede o kadar da etkili olmayabilir, ancak benim gibi birçok izleyicinin bunu istediğini söylemek yanlış olmaz. bu filmin son dakikalarında nihayet beş yıllık görevlerini aldıklarına göre, star trek iki filmlik bir girizgahtan sonra esas şimdi başlıyor demektir. geç olsun güç olmasın, ama bu kadarına gerek yoktu fikrimce.

    --- into darkness spoiler ---

    sinemadan çıktıktan sonra eve dönüp sıcağı sıcağına daha evvel hep yarım yamalak izlemiş olduğum star trek the wrath of khan filmini izledim. entry'nin bundan sonraki kısmı o filmle de ilgili spoyler içermektedir, izlemediyseniz naçizane tavsiyem okumayı bu noktada bırakın ve derhal bir yerlerden bulup izleyin. bir star trek filmi nasıl olmalı görün.

    --- wrath of khan ile karışık spoiler ---

    wrath of khan ile into darkness arasındaki paralellikler ve göndermeler çoğunlukla olumlu ve yer yer zevkten mideye kramplar sokar nitelikte olmakla beraber, spock'un o filmde yaptığı fedakarlığı kirk'ün bu filmde yapması ile karşılamaları ve sonrasında kalkıp adamı diriltmeleri olmamış. en azından sonraki filme kadar ölü kalsaydı, kirk'ün cenazesini izleseydik de bir etkisi olsaydı. evet, kirk'ün de khan gibi mürettebatını ailesi yerine koyduğu ve onlar için canını verebileceğini görmüş olduk ama akabinde adamı sihirli kan verip canlandırmak etkisini minimuma indirgemiş, fazlasıyla ucuz ve tahmin edilebilir olmuş. o spock'un fedası ki, açıp tekrar tekrar izlenen bir sahnedir ve star trek tarihine geçmiştir. kirk ölü kalsaydı emin olun verdiğimden en az yarım puan daha fazlasını verecektim bu filme.

    ha, güzel şeyler yok muydu? vardı elbet.

    - oyunculuklarda benedict cumberbatch, zachary quinto, simon pegg. hepsinin ayrı ayrı taşağını yerim.

    - captain sulu göndermeleri. takei üstadı çok sevdiğimden, vücudum attı her seferinde.

    - wrath of khan ile paralel olarak, kirk'ün "khaaaaaan!" çığlığını bu sefer spock'tan duymak. aslında kirk'ün öldüğü sahnenin geneli ve o sahnede zachary'nin oyunculuğu.

    - khan vs.spock kapışması ve spock'un nerve pinch kullanması. filmin en güzel yeriydi belki de.

    - leonard nimoy. spock prime'dan tüyo alma faciasını geçersek, o'nu görmek her zaman tarifsiz bir zevk.

    - finalde enterprise'ın beş yıllık keşif görevini alması ve kapanıştaki "space: the final frontier" monoloğu. çeşmeleri açmamı sağladı giderayak, işte bunu seviyoruz anla artık ceycey.

    --- wrath of khan ile karışık spoiler ---

    velhasıl, into darkness total puanım: 7/10 (benedict cumberbatch +1 puan)
    serinin sonraki filmi için 2016 tarihi var imdb'de, eh artık bir zahmet uzayı keşfe çıkalım abrams abi.

    to boldly go where no man has gone before!
85 entry daha
hesabın var mı? giriş yap