thanks for sharing
-
bir dövüş kulübü olabilecekken saçma sapan bir film olmayı becermiş. bize bağımlılığın saçmalığını, kurgusal karakterini gösterecekken; ya da dışsal zorlamaların -varsa- bağımlılığa zorladığını söyleyecekken bir bok söyleyememiştir. eğer yapabilseydi foucault'nun "suç seiko saat çalan kişinin mi yoksa reklam bombardımanı mı?" sorusunu tartışmaya açacaktı. ama...
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap