zahit atam

• nuri bilge ceylan'ın kış uykusu filmi için kaleme aldığı "kış uykusu üzerine tartışmalı notlar" başlıklı iki köşe yazısına şöyle başlayıp:
  " nbc üzerine yazmak tehlikeli, ne zaman zatı-şahaneleri üzerine yazsam, bilinmeyen insanlardan mailler alıyorum, artık alıştım, ya kendilerini tanıtacaklar ya da hiçbir yanıt vermeyeceğim, başka çaresi yoktu."
  şöyle bitirmiş kişi :
  " polemik mi yapacaksınız, peki, tamam, ama yapın çözümlemenizi, geliştirin fikrinizi, hangi sonuca nasıl ulaştığınızı gösterin ve ondan sonra karşı eleştirilerinizi yapın. laf sokuşturmak polemik değildir, çarpıtmak hiç de dürüst değildir, nitelikli hırsızlık maharet değildir."
  
  ilk paragrafta baştan gard alma ikincisinde ise tam da yazısında kendi yaptığı tüm yanlışları sıralayarak işin içinden sıyrılma gayreti var. muhtemelen okuyacaktır bu yazıyı; kusura bakmasın ama ciddi ciddi osuruktan karakter tahlili diye bir şey varsa bu tam da zahit atam'ın nuri bilge ceylan'ın filmleri üzerinden kişiliğine yaptığı saldırıdır. hiç tartışmasız bir film ya da yönetmen üzerine yazılmış en zavallı yazıydı yazdıkları.
  seyrettiği filmi sonrası, nefret edecek kadar gerçek bir karakter yarattı diye 'kendisi böyle olmasa bu kadar gerçekçi bir karakter yaratamazdı' çözümlemesine nasıl varabilir insan, inanılır şey değil.
  hele de "muzaffer abi ile konuşuyordum" ya da " çok sevdiğim bir çift vardı, ne yazık ki ayrıldılar, hâlâ üzülürüm bunun için, o çiftten kadın olanı çok net bir şey söylemişti, “bir daha nbc filmi seyretmeyeceğim.” o zamanki eşi de ben de aynı soruyu sorduk, “niçin?” ilk ve tek seyrettiği nbc filmi iklimler idi ve “bu filmi yapan adam öyle bir adam olmalı,” “benden uzak, bulutlara yakın olsun." gibi alakasız geyiklerle cannes'da ödül almış bir film hakkında filme dair bir şeyler yazmak yerine nbc'a hırsız diyecek kadar küçülmek ne demek? bunun adı düpedüz düşmanlık.
  aynı çözümleme mantığı üzerinden gidersek zeki demirkubuz'un bekleme odası filminde kapısına bir çeki odun yıkıp sırtında kırılması evla olan yönetmen ahmet karakteri de zeki demirkubuz'un kendisi mi oluyor?
  evetisyan kardeşimizin dediği gibi hakikaten zahit atam'ın durumu patolojik bir vaka. yazdıklarına gerekli gereksiz zeki demirkubuz'u da ilişkilendirmesi zeki demirkubuz adına bir o kadar üzücü.
  nuri bilge ceylan böylesine çirkin ithamlara karşı en doğru olanı yapıyor. yok sayıyor atam'ı.
  sanırım onu da şirazeden çıkaran bu hal.
  zeki demirkubuz'la dostluğu olması, zeki demirkubuz-nbc arasındaki problemde kraldan çok kralcı takılması her ne kadar onun filmlerinden nuri bilge ceylan'ın karakterini çözümlemesi kadar iddialı olamasam da az çok nasıl bir ruh hali içerisinde olduğuna dair ip uçları veriyor.
  aynı sıkıntılı hal orhan pamuk üzerine yazdığı yazılarda da mevcut.
  ben kendisini zeki demirkubuz'la beraber mimar sinan üniversitesinin masumiyet müzesi sempozyumunda yeşilçam'ın masumiyeti kısmında konuşurken dinleme talihsizliğine erişmiştim. bir yerde "romanı sevmedim" demiş ve 3-5 kişiden alkış alınca "berbat bir roman" diye devam ederek saçma sapan bir değerlendirmeye girişmişti. tabii ki her argümanını klişe sosyalist bağlamla ilişkilendirerek. öylesine ki bir yerde "yok o kadar da değil, zahit'i fazla tepkisel buluyorum" diyerek zeki demirkubuz araya dalmıştı.
  romandan zerre anlamamış birinin üniversite düzeyinde ağzına geleni söylüyor olması beni gülme krizine sokmuş, zeki demirkubuz araya girince dışarı çıkarak kahkahalarla gülüp bir çay içtikten sonra geri dönmüştüm. sakallı celal'in meşhur "cehaletin böylesi ancak tahsille mümkündür" sözü apaçık zuhur etmişti orada. sonra ara sıra gülmek için yazılarını okumaya başladım.
  tam da, nuri bilge ceylan'ın; kendi küçük krallığında kendi yazdıkları ve üç beş akıl fukarasının goygoyladığı, kendi cahilliğinin bile farkında olmayan kafa yapısındaki aydın tiplemesi.
  bir eser beğenilmeyebilinir, berbat bulunabilinir, yahu eser hakkında dişe gelir bir iki bir şeyler söyle müslüman. sana ne filmindeki karakterin ne kadar iğrenç bir kişilik olduğundan hatta bunu yazan da böyledir daha olmadı hırsızdır zırvalıklarından, bir yazarın aldığı nobel'in arkasından doğu perinçekvari komplo teorileri çıkarmaktan? bunun kime, neye, üzerinde tepinip durduğun sanat hadisesine ne faydası var?
  nbc iyi bir yönetmendir değildir bu tartışılacak bir şeydir. ortada sergilenen bir sanat eseri varsa tartışılmaması neredeyse imkansızdır buna amennah lakin burada eser sahibini çirkin bir tartışma zeminine çekmeye çalışmak gibi çocukça hatta aptalca, muhatap alınmayacak derecede kişiliksiz bir yaklaşım var ve de böyle devam edecek gibi görünüyor. zahit atam çok biliyor ve çok bilen birine bir şey öğretemezsiniz, en iyisi olduğu gibi bırakmak.