28 entry daha
  • 12 yaşındayım yüzme yarışlarına hazırlanıyorum yeditepede. yıldız takımındayız. harıl hurul yüzüyoruz. tabi ki erkek takım kaptanıyız ve kız takım kaptanına sırılsıklam aşığız. her türlü onu denk getirmeye çalışıyorum. her hareketine bir cevap her cevabına sualle geliyorum. onu etkilemek hayatımın amacı olmuş. ay gibi bende onun etrafında uydu gibi dönüyorum. onun üzerinde istasyon kurmak ise en büyük ideam.
    neyse bir gün yine geldik havuza. soyunduk giydik slip mayomuzu. çıktım soyunma odasından çat diye girdim havuzun oraya ısınma hareketlerine başlayacağım. bi' baktım o ve kızın kalbine gitmek istiyorsam etkilemem gereken kankası. bana bakıp gülümsediler. ben de onlara gülümsedim. ama onlar gülümsemeye devam ettiler hatta gülümseme mimiklerinden çıkıp suratları kahkaha mimikleri şeklini aldı. ne yapacağımı bilmiyodum. neden böyle yaptıklarını bilmediğimden bende aynı şekilde karşılık veriyorum. saçma bir ortam oluştu karşılıklı gülüşüyoruz.
    sonra olan oldu kız benim aşağı takımları işaret etti .aradan asırlar sürmüş gibi gelen 10 saniye sonra. aşağıya bakmam ve benim tek taşağımın slip mayodan çıkıp gelen geçeni selamladığını gördüm. diğeri ise içerde evi koruyor heralde. yerin dibine girdim. girmekle kalmayıp bir daha çıkmak istemedim. o an dünyayı durdurup bütün zaman-evren boyutlarını birbir parçalamak istedim ta ki tek boyut kalana kadar. tek boyutta taşağımın görünmeyeceğini umut ederek.
    sonra ne mi oldu. ben daha taşağı içeri sokmadan attım kendimi havuza. havuzun derinlerine girdim mayoyu düzelttim ve kafamı çıkarmadan, istifimi bozmadan yüzmeye devam ettim ve kıza kendimi unutturdum. ben ise bu anımla geçen 15 senenin ardından hala anı tekrar tekrar yaşıyorum. schrödingerin kedisi gibi olay yüzde 50 olmamıştır bence deyip kendimi kandırmaya çalışıyorum. en sonunda kendimi sileceğim anımın silinmesi için. insanlardaki delete tuşu nerede tanrı nereye saklamış bilen var mı. ben bilmiyorum ve bu canımı çok sıkıyor.
9 entry daha
hesabın var mı? giriş yap