10 entry daha
  • çoğu zaman içine düşülen, büyük oranda da yaşadığımız çağın pompalamalarının etkisiyle duhul olan bir tür hastalıktır bunlar arasındaki farkı bilememek.

    onur kelimesi ne kadar az, gurur kelimesi ne kadar çok kullanılmaktadır hayatımızda... ama çoğu zaman yanlış yerlerde...

    gurur, kötüdür. sanılanın aksine "gururlu insan" demek aslında o insana iyi bir şey söyleniyor demek değildir. gurur, egonun desteklediği bir oyuncaktır adeta. egonun oyuncağı... egomuzun (ki dış etmenlerden çok etkilenir ego denen gudubet) bizi devamlı olmadığımız gibi göstermeye eğilimi vardır. bence bunlardan en tehlikeli olanı karizmatik görünme takıntısı. karizmatik bir kişilik yaratmak istediğimizde gurur hemen devreye girer... insanın içini bir kasvet sarmalar ve sert çıkışlar, keskin dönüşler yaratır...

    halbuki doğa yuvarlak hatlara sahiptir. kesikin dönüşler onun için iyi değildir. doğanın tüm oluşumları yuvarlak ve esnektir. esnek olmayanlarsa kırılgandır. gururun kırılması da bundan gelir. gurur çabuk kırılır çünkü onun güdüsüyle yapılan şey hem doğanın yapısına aykırı hem de altı boştur.

    örnekle devam etmekte fayda var, zira sıçıyorum böyle tanımladıkça...
    en çok görülen hata, aşk meşk davalarında oluyor:

    kızımız: hüsamettin, ben seni çaldırıyorum sen beni hiç çaldırmıyorsun.

    hüsam: bana gelmez öyle şeyler (bak şu andavala... lan hırt, karizma yapacağına ya bak bu saçma bir şey zaten, diye başlayıp buna sevgili ilişkilerinde gerek olmadığını anlatsana)

    kızımız: ama ne demek, sen beni sevmiyorsun o zaman.

    hüsam: sevmiyorum evet (sıçtı işte... seviyorsa da, önceki parantez içinde belirtilen türden bir açıklama yapmadığı için altı boş kaldı, ne oldu, arkadaş şimdi gururun yörüngesine girdi)

    kızımız: ben de seni sevmiyorum artık. (nah sevmiyorsun, gurur yaptım desene şuna)

    işte gurur bu tür birşeydir.

    sıçtım ben, sonra daha iyi anlatacağım...
73 entry daha
hesabın var mı? giriş yap