1996 doğumlu efsanevi nesil

• bakıyorum, çocukluğu klasik çizgi filmler yerine karton networkdeki köşe surat tiplerle geçmiş. ergenliğinin hiçbir noktasında kült filmlerin etkisinde kalamamış (fight club yayınlandığında 3 yaşındalardı mesela) siyasi partilerin eşit rekabet ettiği dönemde yok hükmünde olan, çağ açıp çağ kapayan herhangi bir grubun konserine gidememiş, sosyal medya ve hızlı tüketim araçlarının kitap ve ansiklopedi gibi gerçek bilgi kaynaklarının yerini aldığı, adam gibi dışarıda toprağın çamurun içinde oyunlar oynayıp bağışıklık sistemini güçlendirememiş gayet tırt bir nesildir.
  
  demis yukarıda bi arkadaş. caps lock açarak hassiktir diyorum.
  
  öncelikle ben bu nesilden 2 yas daha küçüğüm, 98liyim. evet evet bildiginiz bebeyim, hala altima sıçıyorum falan, annemi görmezsem ağlıyorum boyle bi tipim.
  
  bıktım aq bu muhabbetten 98 dedigin araba modelidir, yok 95ten sonra doğum durmalıydı falan.
  
  çocukluğum klasik cizgi filmleri izlemekle geçti. çok çok eski olanlar dışında kalan ne varsa benim dönemde de yayınlanıyordu. ergenligimin tamaminda kült filmlerle iç içeydim. çünkü bizim bebelerin ergenliginde cdler, flash diskler ve internet vardi, istedigin filmi istediğin zaman izleyebiliyordun. evet aynen şuanda olduğu gibi. siyasi durum konusunda haklısınız, hayatımız akp ile geçiyor. konser sevmem. evdeki kocaman kitaplıktaki kitaplarin yarısı benimdir, bunun yarısı da çocukluktan kalma eserlerdir. ayrıca ansiklopediler benim en büyük tutkumdu çocukken. yani evet 98liyim ve şuan el kadar bi bebeyim ama bi ara çocukluk yaşadım, ve saatlerce ansiklopedi okurdum. sosyal medya 2 3 yil once geldi, hala bi tüketim çılgınlığım yok. ve inanın ki, 13 14 yaşımda hala toprağın çamurun tozun pisligin icinde oynadım ve epey sağlam bi bağışıklık sistemim var, kolay kolay hastalanmam.
  
  yani pek tırt olduğumu sanmıyorum amcacığım. ki ben bu nesilden 2 yaş küçüğüm. andavallık yapmayın.