aylak adam

• bitirdigimde icimde muthis bir bosluk ve huzursuzluk birakmisti bu kitap.. ama sonra dusundum ki hissetmem gereken bunlar degil.. dusunmemi istiyor. dusunmemi ve dusunduklerimi yasamami.. ya da hicbir sey istemiyor, ben bunu istiyorum ve onu araci kullaniyorum. yine de her haliyle guzel.. anayurt oteli baska bir noktadadir, bu kitap baska bir noktada.. ama su ortada ki, yusuf atilgan hep karsidan, farkli bir acidan bakiyor, oradan izliyor.. ve kanimca hala bir yerlerden izlemekte..
  
  "dış kapıyı çarpıp çıktığı sokak tenhaydı. şehirdekilerin çoğu şimdi ya yataklarında ya da yataklarına yakındılar. caddeye doğru yürüyordu. karşıdan gelen bir kadın onun uzağından dolaştı. arkasından gitmedi. biliyordu. yanından hızla geçen taksiye baktı. içinde oturan kadınla erkek sanki iki mankendiler. "neden? neden böylesiniz?" olanla yetinerek, aramadan düşünmeden yaşanılsın diye yaratılmış bir dünyada yalnızdı. sırtı kaşınıyordu. eve gidip yıkanacaktı."