224 entry daha
  • son elli yıldaki roman yazarlarımızdan özellikle ahmet hamdi tanpınar, oğuz atay ve orhan pamuk’un ortak bir mesele etrafında buluştuklarını düşünüyorum:

    bu meselenin, doğulu ve batılı zihniyetler sürekli birbirlerini etkilerken bu ülkede yaşanan kaçınılmaz çelişkilerin bir anlamda seyir defterini tutmak ve bizi "biz" yapan kültürümüzün derinlerinde yatan dinamikleri masaya yatırmak, olduğu söylenebilir kabaca:

    türkiye'de bizi "biz" yapan zihniyet ortalaması, ortadoğuludur...

    mesela, bir topluluğun önüne çıkıp “ben yapmadım” demek ve bir günah keçisi seçip onu kurban ettikten sonra da bin bir inkar stratejisi geliştirmek, müslümanların vakt-i zamanında musevilerden ödünç aldıkları bir gelenektir…` :escape goat`

    yalnızca türkiye’de değil, genel olarak ortadoğu’da herhangi bir suçlamayla karşılaşan birisinin, eğer o işin içinde dolaylı da olsa bir sorumluluk payı varsa gerçekten, çıkıp da “mea culpa” demesi, alışılmadık ve ezber bozan bir durumdur; söyleyen de pek öyle adam yerine konmaz: ortak sorumluluklar, yerine göre adam seçerek ve adam dışlayarak, organize biçimde inkar edilir...

    içinde yaşadığımız toplumun zihniyet yapısı, “kendisiyle hesaplaşan ‘birey’den çok, kamu düzenini ortaklaşa koruyan bir cemaat” ruhuna dayanıyor... çünkü organize sorumsuzluk, iltifat stratejileriyle yönetilmeye ve inkar stratejileriyle kendini ifade etmeye alışmış insanların gündelik hayatını kolaylaştırıyor…

    belki de “batılı zihniyet”le aramızdaki temel farklardan birisi burada gizli: hem yeni bir gelecek kurmak istiyoruz hem de geçmişin kefareti ödemeyi reddediyoruz… belki de hiçbir yere tutanamadan sürekli huzur arayıp durmamızın sebeplerinden birisi budur, kim bilir...

    bugün orhan pamuk, tanpınar ve atay'dan miras aldığı bu “ortak mesele”yi bildiği bütün dillerde muhataplarına anlatmaya çalışıyor… ama biz günü kurtarmakla mükellefiz ve bugün işimize gelmediği için "mea culpa" diyemiyoruz…
2915 entry daha
hesabın var mı? giriş yap