taylan erler

• 20 sene önceki komşumuzdur.
  
  istanbul maltepe ilçesi altıntepe mahallesi cihadiye caddesi’nin minibüs yolu tarafında sağdan 4. ya da 5. bina olan bizim oturduğumuz apartmanın yanında güzel mi güzel, büyük mü büyük bir konak vardı, hani böyle mahallenin piçlerinin küçük çocukları “bak bu evin içinde hayaletler varmış” diyerek korkuttuğu türden bir yer. etrafı duvarlarla çevrili, kimsenin kolay kolay giremediği...
  
  koskoca konakta 3-5 kişi yaşıyordu. konağın sahibi yaşlı bir teyze vardı, bir de onun kardeşi veya kızı zannettiğimiz ve torunu iki kişi daha vardı.
  
  bir de bu konağın arkasında “çimenlik” diye isimlendirdiğimiz bir yer vardı, mahalle maçları yaptığımız full çim bir alan, bizim apartmandakilerin arabalarını parkettikleri. çocukluğumuz burda yaptığımız maçlarla geçti. ha bir de bu çimenlikte kurban bayramlarında kurban kesilirdi, hayvanın iç organları falan buraya gömülürdü.
  
  taylan erler de konağın sahibi yaşlı teyzenin yeğeni miydi, torunu muydu neydi öyle bişeydi işte. ara sıra gelirdi. onu gördüğümüzde ruhsar dizisiyle ilgili espriler yapar, ordaki bazı replikleri söylerdik ama o bizi hiç siklemezdi, öyle de havalı bi abiydi.
  
  bize ne amk bunlardan, taylan erlerle ne alakası var lan diyorsunuz büyük ihtimal. konunun perde arkasını bilin diye yani.
  
  sonra, bir gün, konağın sahibi yaşlı teyze rahmetli oldu, aradan kısa bir süre geçtikten sonra, bazı adamlar gelip gitmeye başladı böyle lüks arabalarla, taylan bey de geliyordu.
  
  derken bir gün sabah bir kalktık koskoca tarihi konak yıkılıyor. 8-9 ayda konağın olduğu arazi ile çimenliği kaplayan, devasa ve yüksek bir apartman yapıldı oraya. çocukluğumuzun ve ergenliğimizin birçok hatırası da o inşaatın temeline gömüldü. sonradan öğrendik ki yaşlı teyze hayattayken de buraya inşaat yapmak isteyen çok kişi olmuş, mirasçıları da hevesliymişler ama yaşlı teyze “ben hayattayken buranın bir çivisini bile sökemezsiniz” dermiş hep. kolay mı, kadının hayatı orada geçmiş.
  
  tabi yaşlı teyzenin mirasçıları olarak taylan bey ve diğerleri de inşaattan hakları olan daireleri almışlardır illa ki. hatırlıyorum o zaman bütün komşular kaç daire almış olabileceklerini hesaplıyorlardı sürekli, zenginin malı züğürdün çenesi muhabbeti.
  
  şimdi bakıyorum da taylan bey şehir hayatına dis atmış, karavanda yaşamaya başlamış.
  e be adam o zaman niye güzelim konağı yıktın, hatıralarımızı yok ettin, ha, neden ?!?