• gercekten asmis rollercoasterlara sahip avrupa'nin en buyuk lunaparki.
  • avrupa kulturunu tanitmayi kendine dustur edinmis, dev bir alana kurulmus, son derece bakimli, temiz bir lunapark. oyle ki mickey mouse ozentisi bir europamausu bile bulunur parkin.

    en baba rollercoaster'i olan silver starin sponsoru mercedes'tir. bu acayip aletin en on sirasi normal sirasindan ayridir ve 20 kat yavas ilerler. videosu icin: http://www.youtube.com/watch?v=rplznqdbrm0

    rollercoaster'larin hakkini vererek (hepsine binip, sonra begenilenlere bir iki kere daha binerek) gezmek icin bir tam gun gerekir. butun park ise heralde iki uc gun tutar.
  • (bkz: eşref apak)
  • almanya nın freiburg şehrinde yer alan park.
  • az bekleyip, cok seye binmek istiyenler için kötü hava sartlarinda, özellikle cocuklarin tatili olmadigi bir zamanda gidilmesini siddetle tavsiye etmek istedigim tadina doyum olmayan eglence parki.
  • hem kendinizi bir masalın içinde sanıp hem de adranalinin dibine vurabileceğiniz muhteşem yer...
  • birkaç arkadaşla gidince keyfi bir başka çıkan, dahası içindeki değişik temalara göre hazırlanmış otellerinde 1 gece olsun gecelenmek suretiyle tam anlamıyla keyfine varılacak rüya mekanı. ilk gitttiğimizde arkadaşlarla yunan kısmındaki cassandra'nın odası (ya da öyle bir şey) isimli zamazingodan çok keyif almıştık, daha sonraki gidişte bizim ailenin ufak veletleriyle beraber olduğumuzdan mıdır nedir, o keyfi alamamıştık mesela...

    gene yunanistan kısmındaki poseidon, hem rollercoaster, hem su kaydırağı konseptini birleştirmesiyle müthiş eğlenceli olan (ve bu yüzden de çok fazla sırası olan) aletlerin başında gelen.

    mir rollercoaster'ı da iyidir de, gökdelenin çevrsinde geziniyormuş hissi uyandırdığından yükseklik korkusu olanlar için apayrı bir eziyettir (arkadaşımdan biliyorum), zira klasik rollercoaster "hop çıktık çıktık en tepele, şimdide de müthiş hızla iniyoruz, ve bitti"sinden öte, "bu gökdelenin etrafında, sanki altımızda hiçbirşey okmuşcasına dolanıyoruz, ne güzel"dir bunun teması...

    rollercoaserlarının şahı ise, ulaştığı yüksek ve hızla elbetteki mercedes sponsorluğundaki silverstardır...

    otellerinin birinde konaklamak size hem kapanmasına yakın tenhalaşan parkta istediğniz rollercoasterlara bir kere daha binme, hem de 4 boyutlu sinemasını en sona saklama vs. gibi fırsatlarıı veriyor. dahası geceleri de, italyan temalı otelinin önünde avlusundaki fıskiyelerle müzik eşliğinde su gösterileri vs. gibi yan gösteriler oluyor, onları da yaşamış oluyorsunuz...

    ki rollercoasterlar haricinde "don kişot" tarzı gösterileri de bayağı başarılıdır. arkadaşıma göre disneylanddakilerden bile daha iyiymiş hatta...

    bunun dışında parkın bir yerinde parayla su balonları alıp, karşılıklı kurulmuş hem kale hem mancınık görebi gören ahşap apılara geçip arkadaşarınızla çok keyifli bir su savaşına girişebilirsiniz ki, mutlaka yapılması gereken bir aktivite. genelde ufak alman veletleri de ikinizin ortasında, adam gibi atmayı beceremediğiniz, kısa düşen su balonlarını yakalamak için koşturup duruyor olacaklar ve yakalarken patlamasıyla ya sırılsıklam olacaklar ya da patlatmadan yakalamışlarsa hemen yanındaki kendi arkadaşını ıslatmakta kullanacaklar bu balonu büyük ihtimalle. hep beraber çılgınca bir eğlence içinde bulacaksınız yani kendinizi spontane şekilde (tabii böyle anlatınca pek bir şeye benzemiyor, yaşamak lazım)...
  • inanılmaz güzel vakit geçirebileceğiniz bir yerdir. çok geniş bir alan üzerine kurulmuş ve ülkelere bölünmüş. norveçte dondurma yiyip, yunanistanda bir şeyler atıştırıp, fransada mercedesin rollercosterına binip adrenalin patlaması yaşayabilirsiniz. yazarken bile nasıl cesaret edip o rollercostera bindim diye yeniden düşünüyorum gerçekten büyük çılgınlık. en beğendiğim aletlerden biri de yunanistanda bulunan sanırım adı poseidon olan yerdeki su treni tarzı alet. bot sandal karışımı alete binip biraz yukarı çıktıktan sonra suyun içine hızlı bir şekilde inmek çok eğlenceli olmuştu. ıslandık belki ama değdi. bir de fransa sınırları içinde eurosat diye bir küre var.buna girmeden önce korku trenine binmiştik ve gayet sıradandı sağdan soldan çıkan iskeletler falan vardı .korkutreninden çıkar çıkmaz karşımızda bu koca küreyi bulduk neymiş bu diye atladık hemen içeri.kapıda robot astranot falan vardı bizde heralde korku treninin uzayda geçen versiyonudur diye düşündük.biran önce bütün aletlere binmek istediğimiz için hiç yazıları falan okumadık tabi.neyse girdik içeri tren geldi küçük çocuklar, yaşlı amcalar falan var ama hiçbirinin yüzünde bir aksiyondan çıkmış gibi bir hal yok . bu sebepten gireken aklımızda kurduğumuz düşüncenin doğru olduğuna kanaat getirdik.ama nerden bilebilirdik ki birkaç dakika sonra şok olucaz.bindik trene karanlık bir yerde yukarı doğru gidiyoruz.yanımdaki arkadaşla sohbet ediyorum "neymiş bunun olayı karanlık hiçbişey yok" ,"ne saçma bişey bu ya".sonunda en tepeye geldik ve jeton orda düştü tren kürenin içinde döne döne deli gibi aşağıya inecek ,sağdan soldan lazer ışıkları falan böyle enteresan bir ortam. böyle bir alete bindiğimizi bilmediğimiz için en tepeye çıktığımız anda bir kaç saniye arkadaşla birbirimize bakıp "hassiktir" dedikten sonra aşağıya doğru süzülürken aldığım keyfi bir daha hiçbir aletten alamadım desem yalan olmaz.işte bu da böyle bir anımdı en kısa zamanda tekrar gitmek için sabırsızlanıyorum
  • europapark/#19452629 daha önceki deneyimlerimi burada anlatmıştım. geçen sene * yazın tekrardan gitme şansım oldu. tabi o zman çaylaktık ikinci kez yazmak istememiştim. neyse şimdi yazabilirim.

    ilk gidişim nisan ayı gibiydi ve ne kadar eğlendiğimi zaten anlattım. bu ikinci gidişim temmuz ayında oldu. siz siz olun buraya yazın gitmeyin. gününüzün %90'ı bekleyerek geçecek. 2 dk eğlence için 2 saat sıra beklemek nedir ya resmen hayattan soğudum. sıra size geldikten sonra o sırada çektiğiniz bütün sıkıntıları unutuyorsunuz orası ayrı *

    aletlere gelirsek gazpromun sponsoru olduğu bir alet var böyle mavi renkli bir tren. ilk gidişimde yanımdaki arkadaşın trenlerle arası pek olmadığı için tek başıma binmemiştim. bu sefer kardeşimle gittim ve benden 10 yaş küçük olan kardeşim benden cesaretli çıktı ve beni ikna etti. aman allahım o nasıl bir trendir o nasıl bir zevktir . ilk gittiğimde binmediğime pişman oldum. tekrar binmek istedim ama 2 saat o sırada tekrar bekleyemezdim.

    ilk gittiğimde her alete 2-3 kez binmiştim ama ikinci gidişimde saddece 1 kere binebildim. benden size tavsiye eğer buraya gitmek istiyorsanız kesinlikle yazın gitmeyin. bahar aylarında hava durumunu önceden kontrol ederek gidin.
  • cikisa(ya da girise) yakin* yamulmuyorsam* rafet el roman'in el izini* gordugum eglence yeri.
hesabın var mı? giriş yap