• bundan daha kötüsü tırpan yapmaktır
  • bugün ilk defa yaptığım eylem.
  • katiksiz bir sehir insani olan bendenizin cocukluguma dair yegane doga anisi.
    babaannemin sile'deki yazligindaki kocaman bahcesinden, agustos aylarinda deliler gibi toplar, karnim agriyana kadar yerdim, ne guzel cocukluktu be..
  • bizim tarafın isyan çığlıkları yükselmeye başlamış dediğim tarımsal ticari aktivite. malum ağustos oldu, aa bak yeni hasattan faydalanacak şanslı insanlar vardı, artık yoklar.
  • ısırgan otları eşliğinde geçen etkinlik.
  • son günlerim. 8 gün sonra annemin milletin bahçeyi bitirdiği yalanı eşliğinde erkenden uyanıp yapacağım aktivite.
  • "sizin toplamanıza gerek yok, güneydoğudan ithal edeceğiniz hayvanlar "

    evet ne yazık ki doğu ve güneydoğu'dan fındık işçiliği için gelen 'arkadaşlar', bazı 'insanımsı' bahçe sahiplerine ya da beyni henüz kasık bölgesinden yukarıya çıkamamış yaratıklara da denk gelebiliyorlar.
  • bu öyle lanet bir iş ki fındık toplama işi bittikten sonra hemen seneye gelecek sezonu kara kara düşündürür. halbuki iş bittiğinde bir daha patoz sesi duymayacakmış gibi, sabah çöken çiy ayaklarınızı bir daha ıslatmayacakmış gibi sevinirsin. gerçek tabiki bu değil. seneye de bu işkencenin olacağını bilirsin ama hiçbir şey yapamazsın. zaman hızlıca geçer ve o kocaman 1 sene geçmiş ve yeni fındık sezonu gelmiştir. işte yine o günlerdeyiz. belki 1 hafta belki 10 gün sonra bahçeye gireceğiz. artık uyuyamaz oldum, o lanetli zamanı bekliyorum çaresizce.
  • geleneksel olarak her ağustos bu başlığa gelip ağlarım. neyse konuya gireyim daha önceden fındığı bu coğrafyaya bulup getirenin soyunun kurumasını temenni etmiştim umarım yok olmuşsundur ibne.

    bir memleket düşünün fındık her şeyden daha önemli. ev mi yaptırcan fındıktan sonra, evlenecek misin o da fındıktan sonra, aklınıza gelebilecek her türlü şey fındıktan sonra. ne fındıkmış amk ya hayat duruyor. hayatı durdurma gücü olan yegane üründür.
  • yaklaşıyor, yaklaşmakta olan.

    artık muaf olsam da çocukluğumun kanayan yarası, yaz tatillerimin buruk eylemidir. öğretmenin senenin başında sorduğu "çocuklar tatilde ne yaptınız?" sorusuna havalı bir cevap verememektir.

    bilenler bilir bu fındık yöresinin insanının yaz tatili diye bir kavramı yoktur. bütün türkiye yazın plajlara, turistik beldelere akın ederken karadenizli ister öğretmen, ister işçi, isterse savcı olsun fındık bahçesinin yolunu tutar. sene boyu bekletilen yıllık izinler tam da bu zamanda kullanılır.

    bütün bir karadeniz kıyısı boyunca seferberlik ilan edilir. çoluk çocuk herkes silahaltına alınılır. sabah erkenden kalkılır. akşam yorgunluktan bayılınır. her bir fındık ocağının altı biçilir. her bir fındık çotanağı tane tane toplanır. bazen bitmeyen bir yağmur altında, bazen yakıcı bir güneşin altında. her ne şartta olursa olsun o fındık bahçede kalmaz.

    tüm bu yorucu süreci çekilir kılan şey ise sene boyunca görülmeyen halayla, dayıyla, kuzenlerle yapılan geyikler, bahçede demlenen semaver çayları, en güzeli de sepet başı babadan koparılan harçlıklardır.*
hesabın var mı? giriş yap