• muhalif olmaya çalışıp da olamamış bir film. klasik plot'un tüm öğelerini barındırmasıyla da o kendini çok ciddiye alıp, "sistem eleştirisi" yaptığını sanan görüntüsünün altındaki klişeleri ele veren, derinliğine inilememiş karakterlerin, derinliğine inildiği zannedilen ama teğet geçilen sosyal/siyasi meselelerin filmi.
  • "muhalif olmaya çalışıp da olamamış" eleştirisinin biraz ağır kaçtığını düşündüğüm film. karakter çizimlerinde anahatlar verilmekle yetinilmiş ve bazı noktalar oturmamış. fazla iyimser bir hava ve birliktelik duygusu üzerine kurulup olmazsa olmaz romantik bir çerçeve de eklenmiş.öte yandan da kendini çok ciddiye almaktan ziyade didaktik olmaktan kaçınmaya çalışmış hissi verdi bana. keşke biraz daha uğraşılsaymış ama bu haliyle de konusu(televizyon endüstrisi/"halk bunu istiyor") ve konunun ele alınışı açısından izlemesi eğlenceli güzel bir film olmuş.(her şey reyting için çevirisi yakışmış) müziklerine de ayrıca saygılar.
  • tüm iletişim fakültesi öğrencilerinin izlemesi gereken yarı eleştirel seyirlik. moritz bleibtreu dışında başarılı performans gösteren oyuncu olmasa da senaryo, ciddi bir sosyal dönüşüm hipotezi içeriyor.
    film, sadece izleyenlerin değil, çalışanların da ilkelerini olumsuz yönde etkileyip sarsacak kadar tehlikeli bir alan yaratan televizyonun krokisini çıkarırken, bütün bunlara direnme gücü gösterenleri de örnekleyebiliyor.
    doğrudur: televizyon çalışanları tuzaklarla dolu koridorlarda, stüdyolarda, reji odalarında, montaj setlerinde, toplantı salonlarında egolarını şişirebilirler. hatta, içselleştirmesi zaman almış etik değerlerinin güçsüzleşmesine izin de verebilirler. bir televizyon binasında her an bedbaht haller yaşama riski taşıyan personel, özgün kimliğini kollamak istediği halde, farkındalığını zaman zaman yitirebilir. güç ilişkileri üzerinden statü hırsıyla usul usul adım atmakta sakınca görmeyebilir. makyevelist tutumuna eleştiri getirenleri giyotinde görmeyi bile arzulayabilir.
    yine de bilinmelidir ki, aralarında le petit prince okuyan kalpler de vardır.
    free rainer, profesyonel bir televizyoncunun sancılı arınma projesidir.
    her şey reyting değildir, önemli olan sevmektir.
  • --- spoiler ---
    herkesin şikayetçi olduğu ama seyretmeye devam ettiği manasız şovlar, şiddet ve cinselliği ön plana çıkaran programlar üzerinden televizyonu toplumu, toplumsal seçimleri, hayat tarzını yönlendiren bir araç olarak ortaya koyan film.
    rainer dışındaki karakterlerin biraz üstünkörü tanıtılması filmin orta bölümlerde biraz durgunlaşmasına yol açsa da, hikayenin kimi yerleri dağınık kalsa da oldukça başarılıdır yine benim gözümde.
    --- spoiler ---
  • hakkında hazırlamam gereken bir ödev olan, bir türlü başlayamadığım ve fakat içinde şahane bir eleştiri barındırdığına inandığım şükela filmdir...
hesabın var mı? giriş yap