• çalışmış olduğunuz şirketin özel sandığı varsa da sgk kaydınız hiç yokmuş gibi göründüğü için çalışmadığınız varsayılıyor ve gss prim borcu yansıtılıyor adınıza. sandığı arayıp ya da sgk kurumuna gidip çalıştığınızı tevsik ederseniz borcunuz silinebiliyor.
  • bağkur prim borcunun yanında lafı bile yapılmaz.
  • evli olup da işsizseniz, sigorta kaydınızı eşinizin üzerine aldırarak gss borcuna engel olabilirsiniz.

    olur ya bilmeyen vardır aklınızda olsun.

    edit: erkekler de kadınların üzerine sigortalarını aldırabiliyorlar.
  • yurtdışında çalışmamla birlikte birikmeye başlayan, ödememe konusunda inat ettiğim borç tipi. işsizliğin bu kadar yüksek olduğu bir ülkede daha hayata yeni atılmış 18 yaşında tazelerin cebinden parasını almaktır. ikametgahımı yurtdışına taşıyarak birikmesini önleyeceğimi 7 - 8 bin tl borçtan sonra öğrendim. ödemedim. geçen silinmiş. aftan yararlandık herhalde.
  • bana da kitlenen borçtur. yalnız çok ilginç bir uygulaması var bu illetin. diyelim ki borcun birikti ve ödeyemedin. üçüncü aydan sonra muayane olamıyorsun. ancak muayane olamadığın için aylık gss prim borçları durmuyor. her ay düzenli olarak prim borcun artıyor. hem aylık prim borcu hem de faizi sana biniyor. ulan aylık prim düzenli olarak madem kitleniyor bize bari muayane edin. ama yok.
    şöyle düşün; açsın ve lokantaya gidip yemek yiyeceksin ama paran yok. adam tamam deftere yazayım ama yemek de vermem diyor. sen de tamam diyorsun. bir gün sonra yine gidiyorsun adam tekrar deftere yazıyor ve sen yine yemek yemeden aç olarak ayrılıyorsun. sonra lokanta sahibi sana diyor ki borcunu öde, sonra cebine yemek paranı koy ve gel benim dükkanda yemeğini ye.
    burada sen salak olduğun için veya lokantacı kurnaz olduğu için durumlar böyle gelişmiyor. sen milletvekillerini seçiyorsun, sonra adama seni bu hale sokacak yasama yetkisi veriyorsun. esasen gidip lokantacıya abi bana şöyle bir geçir de kendime geleyim diyorsun. sonra da ağlaysun vay çok acıdı diye.
    bana da kendimi böyle hissettirmişti. ne yazık ki. devletimize helal ü hoş olsun, ne diyim.
  • insanlar çalıştığı halde borç cıkmasından yakınıyor. babam emekli olduğu halde borç cıktı. adam kendi kurumundan emekli adama sosyal güvencen yok diye borç cıkardı.

    kim kime dum duma bi sistem.
  • peki acile gidip suriyeli gibi davransak kimlik yok desek bakmazlar mı bilen yeşillendirsin?
  • ödemem diyen arkadaşlar sağlık sorunlarını nasıl çözdüklerini anlatırlarsa sevinirim. ben yurtdışında yaşamama rağmen, ciddi bir hastalık başıma gelirse diye türkiye'de de özel sigorta yaptırırken, siz nasıl bu kadar rahat oluyorsunuz gerçekten anlamadım. o hastaneye işiniz düştüğünde bunu öyle ya da böyle ödeyeceksiniz arkadaşlar. o yüzden iddialı konuşup milleti gazlamayın derim.

    avrupa'da sağlık sistemi bizden iyi değil; ama her ay 120 euro'yu ülkeye girdiğiniz andan itibaren ödemek zorundasınız. üstelik o yıl içerisinde ilk 380 euro'luk masrafınızı da cebinizden ödemek zorundasınız. bu sayede keyfi şekilde hastaneye gitmenizi de önlüyorlar. türkiye'de istenen rakam aylık 60-70 tl bandında ki, uygun bence.

    ilk başlarda istenen yüksek rakamlara gelen itirazı anlıyorum ama şu anda hala bu konuda atıp tutanlar işin suyunu çıkarmış durumda bence.
  • adam soguslemenin devlet elinden cikmis hali dusmeyin bu tufaya.
hesabın var mı? giriş yap