• bir kere tadını alınca bir daha bırakamıyor insan.

    eşsiz, dostsuz ve arkadaşsız kalmaktan it gibi korktuğum için kendim olamadığım dönemleri düşündükçe insan silmenin sırtındaki kamburdan kurtulmak, yüklerini bir bir atmak, kalbine hiç olmadığı kadar temiz kan pompalanıp ciğerlerinin yeniden nefes alması anlamına geldiğini bana öğreten, bir nevi sikerler eşiğimin mimarı, eskinin dostu yeninin hiçbir şeyi o kıza sonsuz minnettarım. o zamandan bu zamana hayatımdan sildiklerime bakıyorum da tek pişmanlığımın bazıları için fazla sabırlı davranmak olduğunu görüyorum ve bir sonrakini daha kolay silmeme vesile oluyor bu pişmanlık. inanılmaz ama bu şekilde ben kendimi daha çok seviyorum. ya hidayete erdim ya da baya koyverdim.
  • karşınızdaki insanın derinliğine göre oldukça güç olabilen eylem.
    bazı arkadaşlar çok rahat insan silebildiklerini söylemiş, saygı duyuyorum. ama şahsen çok rahat silebileceğim nitelikte olan insanları hayatıma almıyorum. genel olarak kabuğumda yaşayan biriyim. o kabuktan kolay kolay insan giremiyor.
    girenlerin ise hep bir güzellikleri oluyor, o güzellik sayesinde onları buyur ediyorum.
    bir zaman sonra gitmek isterlerse gidiyorlar tabii ki, ama ardında derin izler ve anılar bırakarak.
    o yüzden kolayca insan silebilmek benim karakterimdeki insanlar için oldukça güç, insan diye bildiğimiz varlık asil bir varlık olmalı, kolayca silinmemeli, silebilenlere selam olsun.
  • kolayca yapabildiğim eylemdir.
    kimseye kalıcıymış gibi bakmamalı, onu hayatının merkezine koymamalı insan. bu şekilde hayat daha kolay yaşanabiliyor. bana yanlış yapanı silerim net.
  • bir kaç kez yapıldığında devamı kolayca gelebilen eylemdir. kimsenin vazgeçilmez olmadığını anlamak tecrübeyle öğrenilebilecek bir şeydir.
  • benim bu.

    1 ay önce yakın bir arkadaşımı sildim hayatımdan. insanların kırmızı çizgileri vardır, onlara basmayın. silinirsiniz.
  • elimize silgiyi onlar tutuşturdu.
  • belli bir yaşa kadar bunu gerçekleştirmek zor. ancak 30’undan sonra bana yaramayan kilisenin papazını sikeyim modu aktif hale geliyor.

    fazlasıyla pragmatist gözükse de, insanlar sizi siz de çevrenizi sınıflandırıyorsunuz bir yerden sonra. hayatınızdaki akışa, aktivitelere göre insanları konumlandırıyorsunuz. o bunu sevmez, buna gelmeze dönüyor olay.

    silmek ise işin en kolay tarafı artık. aktivite sona erdiğinde ya da tat vermediğinde materyale de gerek kalmıyor.
  • en sevdiğim özelliğim eğer biri beni gerçekten çok kırdıysa veya kazık attıysa sanki hiç yaşamamışım hiç tanımıyor gibi çıkarıyorum hayatımdan. ohhh mis gibi
  • merhametliysen çok da kolay yapamıyorsun. o yüzden biraz bencil ve acımasız olmak gerekiyor bazı konularda.
  • sile sile bir süre sonra etrafınızda insan kalmayabilir. ben bu aşamaya yaklaşmak üzereyim. çevresi insanlarla dolup taşan arkadaşlar bu durumu anlamakta güçlük çekebilirler. birçoğu yalnız kalmaktan korktukları için hiç umrunda olmayan insanlarla bile arkadaşmış gibi kalmaya devam ediyorlar. insan ilişkilerinden edindiğim güzel bir bilgi var. herkes eninde sonunda kendini düşünüyor. şu an size karşılıksız iyilik yapıyor gibi bile görünenler olabilir. onlar bile en nihayetinde kendi çıkarlarını düşünüyor. bunu farkettikten sonra, artık insanları yarar-zarar endeksine göre seçip, zarar verenleri eleyerek ilerliyorum. bu durumun akıl sağlığına çok fazla yararı var. durumun negatif yönüne değinecek olursak, yalnızlaşıyorsunuz ve yalnız kalmak çok kolay değil. bu yalnızlaşma beraberinde boş zaman artımı getiriyor. bunu doğru bir şekilde değerlendirirseniz hayatınız mükemmel seviyeye çıkmaya başlıyor.
hesabın var mı? giriş yap