• her sahnesiyle bizleri bizden alan bir film olmasina kar$in icerdigi bir bug ile (her ne kadar son seyredi$imde farketmi$ olsam da) beni biraz hayal kirikligina ugratmi$ olan filmdir.

    --- spoiler ---
    hanimefendi doktor ve indiana jones venedik'te bulunan kutuphane'de babasinin nerelerde olabilecegini ararken birden mr. jones camdaki figure dikkat eder ve sutunlara da bakarak olayi cozer, derken yerdeki ta$i kirip iceri girilecegini farkeder. yerin altina girdiklerinde yer oldugu gibi petrol doludur, tabi mr. jones bunu hemen anlar. direkt eline aldigi bir cubuga bez sararak petrole daldirir. petrolu yakarak kendisine bir me$ale edinir. ne kadar kotudur ki beze sardigi ve petrole buladigi nesne hemen alev almasina kar$in o me$aleden ayaklarinin altinda bulunan petrole damlayan alevler hic bir zaman ortaligi yakip kavurmaya yetmez. i$in daha da garibi, sonradan pe$lerinde onlari takip eden ki$inin taaa ebesinin orekesinden verdigi ufak bir ate$ ile oldugu gibi yeralti yerin ustune cikar neredeyse.
    --- spoiler ---
  • indiana ve babası zeplinden uçakla kaçtıkları sırada sean connery'nin silahla uçağın kuyruk kısmını vurduktan sonra geçen diyalog çok iyidir. sen connery'nin şaşkın ifadesi sırasında indy sorar...

    - vurulduk mu ?
    - ne ?
    - bizi vurdular mı ?
    - evet... evet... üzgünüm evlat ama bizi vurdular...

    ayrıca şato'dan kaçarken motosikletli sahnede nazileri atlatırlar. indiana sırıtarak babasına bakar ama sean connery gayet ciddi ve "ne varki eşek sıpası" tarzı bir bakışla saatini kontrol eder. kesinlikle en eğlenceli filmidir serinin...
  • the ark of the covenant (bkz: the ten commandments) a gonderme yapildigi sahnede, serinin ilk filmi olan the raiders of the lost ark'in kulaklarimizda yer etmis muzigi de calar 4 saniyeligine.
  • -bu uçağı uçarabilir misin?
    -evet... evet uçurabilirim..
    -güzeell...
    -ama indiremem...
    -!!!!!

    repliğiyle beni yarmış olan, müthiş ve de şaheser indiana jones filmi...
  • republic of hatay ın en hatırlanası şey olduğu filmdir, zira aklımda bir o kalmış bakınız..
  • gelmiş geçmiş en iyi devam filmlerinden biri. böyle mükemmel bir serinin içinde bile parlıyor. ayrıca indiana'nın zeplinden attığı alman komutan, sinema tarihinin en iyi şaşırma oscarını kesinlikle haketmiştir. adam birden arkasında indy'i görünce resmen kulakları oynuyor.
  • sean connery'nin baba rolüne cuk oturduğu, indy'nin yılan korkusunun başlangıcını ve hitler'in de bir pop star olduğunu öğreten, temposu hiç düşmeyen süper keyifli film.
  • cine5'de yayınlandığı dönemle ayağımı kırdığım dönemin denk gelmesi sebebiyle bir ayda 6 kere izlediğim, daha sonraları da alışkanlık yaptığı için her iki ayda bir düzenli olarak divx'ini, vcd sini ya da bulduğum herhangi bir formatını bularak damarlarıma zerk etmek suretiyle beynimi uyuşturup ruhumu rahatlattığım harika film.
    kesinlikle indiana jones serilerinin en iyisi olmakla birlikte spielberg'in aksiyon-komedi dallarında yaptığı ilk kişisel zirvedir bana kalırsa. spielberg,
    bu filmle birlikte indiana jones'un hayatına dair bütün bilinmeyenleri ortaya döküp seyircilere göstermeyi tasarlamıştır. bir nevi jones bohçasıdır bu film.
    indy'nin çocukluk ve gençliğini nasıl bir ailede geçirdiğini, o çok bildiğimiz aksesuarlarının* *, alışkanlıklarının ve korkularının* hangi olaylarla başladığını bize ustaca anlatır ve jones serisinde akla takılan bir nokta bırakmaz.
    ustaca yazılmış bir senaryo ve karakterklerinin özü gereği film boyunca komedi ve aksiyon türü arasında gidip gelen; her iki türün de bütün gerekliliklerini yerine getiren bu başyapıtın en büyüleyici yanlarından biri de gerçekten de 1930 ların sonunda filme alınmış gibi olmasıdır. sean connery'nin ve harrison ford'un muzip oyunculukları da takdire şayan bir noktadır.
    ilk iki filmde jones'a yardım eden, jones'un gerek fiziksel gereksel duygusal ihtiyaçlarını karşılayan kadın figürüne bu bölümde vurulan darbe de filmin daha maço ve akıcı olmasına hizmet etmiştir. her macerasında çekici ama biraz da baş ağrıtıcı kadınlarla maceradan maceraya sürüklenen jones, ilk kez dark side'dan bir kadına rastlamış ve bunun bedelini çok ağir ödemenin eşiğinden dönmüştür. bunun etkisiyle kadınsız kalan jones ve babası, filmi bir yol hikayesine çevirerek hem kitaplarını, hem kaselerini hem de hep mahrum kaldıkları baba-oğul ilişkilerini aramaya koyulmuşlardır. filmin asıl özü de budur. geri kalan dakikalar ise sizin sinemadan alacağınız zevki maksimuma çıkartabilmek için çırpınan hollywood emekçilerinin size hediyesidir.
    gün gelir ayak kırığı bile unutulur ama bu filmin tadı unutulmaz...
  • (bkz: #10331229)
    kısmen dini motifler katılmış, "kutsal kase"yi aramaya çıkışta babası ile indiana jones'un başından geçen maceraları anlatan üçüncü indiana jones filmi. yine aksiyon-macera-komedi türlerinin hepsini hakkıyla veren başarılı yapımdır. the da vinci code'u izlemiş bireyin gözünde konu anlamında yüzeysel kalsa da; akılda kalan sahneleri ve yine indiana jones'un maceradan maceraya koştuğu sürükleyici atmosferi ile kendini izletir. özellikle genç indiana jones'tan şimdiki zamana geçiş sahnesi ve hitlerli sahne son derece başarılıdır. sean connery de şapşal-saf baba rolünü hakkıyla yerine getirmiş, yer yer çok güzel esprilere sebep olmuştur.

    ayrıca 4. film 2008'te "indiana jones and the ravages of time" veya "indiana jones and the lost continent" adıyla gösterime girecekmiş. bilemiyorum film ne kadar başarılı olur ama gişe başarısının olması garanti gibi. kaynak: http://us.imdb.com/title/tt0367882/
  • ilk uc indiana jones filminin acik ara en iyisi. evet kimi hatalari ve analojileri bunyesinde barindirir, ancak filmin konusunu tarihe uydurmak filmi bir pop-corn filmi yerine belgesel haline getirirdi ki bu da zaten amaclanan degildir. bu arada kimi forumlarda ve sozlukte dahi gordugum bir yanlis anlamayi duzeltmek isterim. simdi efendim indy nin venedikte kutuphanede x i aradigi sahneyi herkes hatirlar. uc azizin tasvir edildigi pencerenin tam karsisinda, zeminde dev bir x durmaktadir (x marks the spot). bu isareti merdivenle bir kat yukari cikan indy gorur fakat asagi inip zemini kirmaya basladiginda x gorunmemektedir. efendim bunun sebebi lucas ya da spielberg in hiyar olduklari icin, bu kadar onemli bir sahnede birinci cekimde x i koyup, ikincisinde unutmalari degildir. kol saati mi lan bu. dikkat edilirse indiana asagi inip kirmaya basladiginda dahi x in hatlari zeminde gorunmektedir. bunun sebebi sovalyenin mezarina goturecek isaretin gravurlu pencereden gecen gunes isigiyla ancak belli bir acidan secilir hale gelmesidir. yani indiana x i ancak biraz yukari cikinca gormus, asagi indiginde ise belirsiz hale gelmistir. ancak bu haksiz yanlis anlamayi gidermek bir noktanin da gozumuzden kacmasini engellemesin. "eger x belli bir acidan gozlem yapan gozlemci icin belirgin hale geliyorsa, gunes gokyuzunde sabit mi ki, isin hep ayni aciyla sabit zemine vurup gozlemciye ulasiyor, sen de lavuk" diyen yazarlari duyar gibiyim, tek cevabim hayir efendim indy tam o anda orda olacak kadar balli bir insan diyecek kadar yuzeysel olur, bu insanlara da tavsiyem filmin ictutarliligi celik kivaminda degilse at gitsin mantigindalarsa, trt4 de super ders yayinlari var masallah son derece tutarli (din kulturu haric, o dersi veren adam yaslanmiyor, ucuncu sovalye midir, olumsuz mudur nedir, her gordugumde altima siciyorum)
hesabın var mı? giriş yap