• eğer intihar hissi şu anda bünyende dolaşıyorsa sırf seçim sonuçlarını görmek için bile bir süre daha yaşanabilir diyorum. zamana göre hislerimiz değiştiğinden umarım bu hissiyattan kurtulmuş olursun.
  • bugün için geçerli bahanem;
    kızım aşı oldu, telefonda konuştuk, çok ağladı. ben yanında olsam acımazmış.
    işten çıkar çıkmaz yanına gidip sarılmam lazım.

    bugün olmaz.
  • yazılan herhangi bir sebep, kişisel bakış açısından yazılmış olacak. sebep bulamayanlar için manasız olacak. yani kişi sebebini kendisi bulmalı. bulamıyor ise sebeplerin üstü örtülü durumdadır. silkelenmek lazım.

    bu entry de kişisel bakış açısı içermektedir.
  • soruyu soran viktor frankl galiba.
  • iran kedimin laik türkiye'de ne kadar mutlu olduğunu anlamadan ölmek istemiyorum.
  • yaşamak için bir sebep bulan insan intiharı gerek görmez.
    bir çin atasözü der ki; dağlara çıkmayan, uzakları göremez.
  • bazen çok basit şeylerdir tutunma nedeniniz.

    misal; okunmakta olan bir kitabın bitmesi gerekiyordur evvela, daha sonra intihar edilirdir

    ya da dinlenmesi gereken son bir parça vardır, önce o dinlenmelidir

    veya

    veya

    veya
  • kişinin intihar etmek isteme sebebine göre değişir diye düşünüyorum. misal benimki hayatımdaki irili ufaklı sorunları çözememek ve artık uğraşmak istememek. hal böyleyken benim kalkıp da kendini öldürmek gibi iradenin nirvanası bir işe nasıl kalkışayım? ötenazi hizmeti olsa narkozla uyur gibi ölecek olsam neyse ama ev yapımı intiharlar hep kendini parçalamak üzerine kurulu.

    ayrıca insan evvela neden yaşamak istemez onu düşünmeliyiz. ben sıkıldım. yeni laptop alırsın hevesi 1 hafta bilemedin 1 ay sürer. yeni bi yer gezersin, bi insan tanırsın, örnekler çoğaltılabilir. bitiyor kardeşim bitiyor heves bitiyor.

    fiziki kalıcı rahatsızlıklar varsa onlar değerlendirilmeli kanımca. mesela öyle rahatsızlıklar olabilir ki depresyona sürükleyebilir insanı.

    yaşımdan ötürü anlayabildiğim grup henüz iş güç ev bark sahibi olmamış gençler. onları ev yapan bir mimara benzetirim. onlar henüz kaba inşaatı bitmemiş eve bakıp, ulan bu ev hiçbir şeye benzemiyor, diyor. halbuki bunun boyası var çatısı var vs. onları gözünde canlandıramıyor intihara meyleden insan belki de.

    bir de annesi üzülmesin diye intihar etmeyenler var deniyor bi ara böyle dark humor bi facbook grubunda idim. bence böyle düşünen insanlar tabi ki vardır ama yani kendini yok etme aşamasına gelmiş insan annesini düşünmez gibi geliyor bana. kendi evladını bir nebze daha çok düşünür belki ama bilemicem çocuğum yok. benim için kara mizahtan öteye gitmiyor bu önerme.

    hobi edinmek belki iyi gelebilir. bu dönem iki kere resim atölyesine gittim ve halihazırda yapılmış resimleri bakarak tekrar yaptım. evime astım. bi yatarken bi de koridordan geçerken resimlerimi görüyorum. hakikaten bi hayat enerjisi verdi. ama devam ettiremedim. tek resim atölyesi 140 tl. evime alsam seti 200-300 tl ama ben zaten sosyalleşmek için resim atölyeye gitmek istiyorum çünkü oradaki resim hocası ne kadar berbat çizersen çiz harika olmuş çok güzel olmuş diyor. bir anlamda terapi aslında. tekrar gitmeyi düşünebilrim.

    geçen apandist oldun dediler sancılarım dinmeyince. ya dedim benim sigortam neyim yok. ben doktoru görmek için devlete 90 lira veriyorum ameliyat kimbilir kaç lira tutar? bu sırada düşünürken ulan dedim kaç zamandır ölmeyi düşünüyorum. fırsat bu fırsat. hadi patlat apendiksi öl. ama ölüm garanti değilmiş patlayıp ölmeyen bi sürü insan varmış vs derken oldum ameliyat. ameliyat ücreti istemezmiş devlet veya sgk her neyse .

    en son çok mutlu olduğum zaman bir yaz tatili idi. yaz okulu yapmadım. annem ve babamla yazlıkta idim. onlar ilk defa bu kadar uzun süre kavga etmeden aynı evi paylaşabiliyordu. ne para kazanma derdim vardı ne ders geçme ne etrafımdaki insan kavga eder mi korkusu. çok mutluydum. ne ondan önce o kadar rahat ve huzurlu idim ne ondan sonra.

    ben yine dönüp dolaşıp bir hayat inşa etme sürecinden bunalmış olmak düşüncesine sarılıyorum. çok zor geliyor. intihar etmek de çok zor. çıkamadım işin içinden. kendimi kesemem. yüksekten atlayamam. nefessiz kalamam. e nasıl öleceğim? kaldık dünyada.

    ölünce insanların üzülmesi gram umrumda değil. çünkü yaşadığım sıkıntılar da onların umrunda değil. ama ölürken alakasız insanlara ayak bağı olmak beni korkutur. mesela yola atlayıp intihar etsem bi araba çarpsa bana, sonra şoföre bir ton soruşturma belki hapis veya avmde atlasam birinin üstüne denk gelsem ikimiz de ölsek. yazık değil mi o insana? ölümüm tertemiz olsun isterim. en huzurlu uykuma dalıyormuş gibi temiz. yatmışım yatağıma. ellerim göğsümde birleşmiş. çok geçmeden beni bulmuşlar henüz morarmamışım. sonra otopside paramparça ediyorlarmış başka bir entryde gördüm ama çok etkilenmedim ölüp gitmişim sonuçta.

    bu da böyle bir iç dökme idi en kısa zamanda bi resim atölyesine gideyim iyi gelir belki
  • "sana bir şey söyleyeceğim ama korkabilirsin."
    dedikten sonra kolunu gösterdi. dirseğinin üzerindeki yanık izini görünce; neden kısa kollu giymediğini anladım. çakmakla bunu denemesini geçtim, birkaç aydır tanıdığım bu dünyalar güzeli kadının bunu denemiş olabileceği hiç aklıma gelmezdi. üstelik daha yeni. bunu itiraf ederken karşımda 6 yaşında küçük bir kız çocuğu vardı, dudakları büzülmüş, ağladı ağlayacak. büyük bir kabahat sonrası gelen itiraf gibiydi sanki
    bir yanım uzaklara daldı kendi öyküm film şeridi gibi gözümde canlandı.

    yakınlarda terapistime birkaç sene önceki intihar planımı itiraf etmiştim. kendime de ilk defa sesli söylemiş, şaşırmıştım. herkesin her istediğini yapan, "farketmez" kelimesini dilime dolayan, kendim için hiçbir şey yapmayan biriydim. hayattan zevk almaz, keyifli olan bir şeyi de katmazdım. başkaları için yaşardım. ama küçük bir kızım olduğu için o büyüyene kadar bekleyecektim. ne de olsa kimse beni görmüyor, değer vermiyor, anlamıyordu. bu dünya bana göre değildi... sonra bir şekilde bir umut doğdu içime, engelleri yavaş yavaş kaldırdım. hepsi zordu ama o umuda tutundum ve şimdi geleceğe dair hayal bile kurabiliyorum ve mutluluk diye birşeyin olduğuna inanıyorum. bunları birkaç yıl içinde ancak başardım.
    çünkü biliyorum ki intihar etmek öyle bir anda olacak bir şey değil. insan adım adım vazgeçiyor her şeyden. vazgeçilecek bir şey kalmayınca da gidiyor. kalmayı seçen için de zor. yıkılan her şeyi tek tek yerine koymak gerekiyor ki bu da o ruh halindeki biri için hayli güç.

    sevilecek, sevebilecek biri olduğuna inanan insan bir şans daha verir kendine. intiharı düşünen biri varsa, niteliği önemsiz bir umuda tutunmalı. umut sen ne güzel bir şeysin, iyi ki varsın.
  • intihar edersen geleceği göremezsin.
hesabın var mı? giriş yap