• besiktastaki isiklardan her 60 saniyede bir gecen guruhu gorunce bunu anlamamak icten bile degil. o kadar kalabalik ki, her geciste 68 cift ayak sayabiliyorsun -ki bu insanlar ayni insanlar da degil.*
  • **ramazan ayında barbaros bulvarından köprü*ye çıkayım da iftara yetişeyim derken sahuru ucundan yakalamanıza sebebiyet veren kalabalık.
  • her ne kadar insan istanbul'un keşmekeşine alışsa da can sıkan insan topluluğudur. bendeki uzantısı beşiktaş'ta değil de (ne de olsa açık alan) mecidiyeköy'de kendi gösterirdi (köprü vs. nedeniyle kapalı gibi algılıyorum haliyle burayı). o kalabalığa dahil olduğunu bilmek ve milletin adımlarına bakarken, hızını onlara göre ayarlamak suretiyle keyifli bir yürüyüşü piç etmek olağan durumlardandır istanbul'da.
  • (bkz: uruk-hai)
  • insanı çıldırma noktasına getiren durumdur. yahu arkadaş her yer mi kalabalık olur?

    eskiden huzur ve sessizlik içinde düşüncelere dalmak isteyen, sahile inip iskelenin taşlarında otururdu. isteyen gider sevgilisi ile başbaşa dalgaları yıldızları vs seyrederdi. şimdi sahil de kalabalık, iskele de kalabalık. gündüz kalabalık, gece yine kalabalık. avm'ye git, kalabalık. starbucks'ta kahve sırasına gir, kalabalık. ormana gidiyosun, orası bile kalabalık.

    kalabalığın da bi ayarı var kardeşim. aynı amaç uğruna bir araya gelen insanların oluşturduğu kalabalık o kadar sıkmıyor, hatta gayet güzel oluyor. maç olur, gezi parkı protestosu olur, eğlence olur vs anlarım. ama market kasasındaki sıranın kalabalığı nedir abi.
  • otobüslerin ücretsiz olmasıyla ortaya dem vurmuştur.
  • 2018 yılında kayıtlı nüfusu halihazırda 15 milyonu geçmiş istanbul'un her geçen gün artan ve her küçük artışın yarattığı etki daha da göze batan, rahatsız eden kalabalığıdır.

    son 10 yıldaki değişim anlatılmak istenirse, eskiden yaşanan iş çıkışı zamanı yani şehirde yaşayanların çoğunun binalardan sokaklara dökülüp evine gitmeye çalıştığı anlarda oluşan kalabalık şimdilerde gün ortasında dahi hissediliyor. şu anki iş çıkışı kalabalığı ise ancak yaşayanların anlayabileceği türden. yıllar geçtikçe toplu taşımalarda seyahat daha bunaltıcı ve geçmek bilmeyen bir hal alıyor. meydanlarda oluşan kalabalık ve gürültü insanın kendini değersiz hissetmesine ve caddelerde solukluğa -griliğe- neden oluyor. hizmet konusunda, sıralarda beklemeler ve sıkışıklıklar artıyor ve haliyle alınan hizmetin kalitesi düşüyor. örneğin, bir insanın kafeye gitme amacı dinlenmekten çok ne işi varsa alıp hemen çıkmakla sonuçlanıyor çünkü şehir içinde ne dinlenecek yeterli boş yer ne de sessizlik bulabilmek kolay. bunun yanı sıra çok fazla insana hizmet etmek zorunda kalan çalışanların tahammülü ve motivasyonu sıfıra yaklaşıyor. tebessüm ve nezaket yerini aceleye ve strese bırakıyor.

    tüm bu sıkıntıların sebebi olarak akla ilk gelenler hatalı şehir planlanması ve istanbul'un sırtına binen gelen göç miktarı. insanlar daha kaliteli hayat sürme hayaliyle istanbul'a geliyor ve sonradan farkına varıyorlar ki istanbul'da yaşam zor, pahalı ve bunaltıcı. ancak göçün geriye dönüşü mümkün olmuyor çünkü genellikle geldikleri yer bundan daha da iyi değil. zaten geldikleri yerin daha iyi olduğunu düşünenler hiç tereddüt etmeden geri kaçışın yollarını arıyor.
  • geçtiğimiz cumartesi günü kız arkadaşımla pandemide uzun süre (1 yılı aşkındır) korktuğumuz için gidemedigimiz beşiktaş'a gidelim dedik. çok bunalmistik artık. neyse efenim üsküdar'dan vapurla geçelim dedik ama allahım bu ne böyle bir kalabaliklik yok yani biliyorum o gün sınavda vardı ipini çıkaran genç çıktı sokağa e zaten millet pandemiden sıkıldı onlarda çıkmış suriyeli arapları, normal turistleri saymıyorum bile inanılmaz bir kalabalık vardı ben normaldede pandemiden önce beşiktaş üsküdar da hayatını geçiren biriydim ama boyle bir kalabalığı çok gördüğümü zannetmiyorum. kız arkadaşımla da artık bunu yavaştan yavaştan düşünüyoruz. belki gitmesi gerekenler başka birileri bu güzel şehirden( suriyeli katarlı araplardan bahsediyorum) ama sanırım biz gidicez evlilik olunca çünkü ikimizde istanbul'u seviyoruz ama suanki bu karmaşık istanbul'u istemiyoruz. bursa çanakkale balıkesir gibi şehirler var aklımızda bakalım ilerisi ne gösterir bize ama istanbul artık bunaltiyor.
  • hayata ilk defa gözlerimi açtığım eşsiz güzeliklere sahip türkiyenin en güzel şehirleri arasında olan istanbul şehri çoklu ticaret, liman, turizm, adli ve siyasi açılardan türkiyenin en önemli kenti konumunda fakat bu kadar kurumsal kurumun bir arada olduğu bir şehirin kalabalık olmaması beklenilmicek bir durum olarak görülmesi kulağa şaçma gelmektedir.
    .....

    haziran aylarının başında başlayan ve ağustosun sonuna kadar devam eden aşırı sıcak ve nemin yanı sıra; farklı kültürlerden insanlarında bir arada yaşadığı kalabalık bir şehir olmasından ötürü bazı günler artık dayanamıyorum havalarına girilebiliyor.
    istanbulun kalabalığı anadolunun en ücra köşelerinde yaşıyan ve hayatları yayla ve kasaba arasında geçen insanların bile bildiği bir konu.
    kalabalığın getirdiği sorunlar,aşırı göçler, çarpık kentleşme gibi sorunlara getirilmesi gereken nüfus politikaları ile çözülebilecek bir sorun olarak görüyorum.
hesabın var mı? giriş yap