• itü odtü değildir!

    şu üniversitelerin odtü olaylarını kınama ile ilgili başlığını gördüğümde, nihayet göte göt demeyi öğrendik diye sevindim. sindirilmeye karşı birlik olunabiliyormuş diye düşündüm. başlığı açtım, hızlıca daha okumadan kendi okulumu aradım içinde , heh dedim, asırlardır çağdaş olan okulumda taşın altına elini koymuş. tabii içeriğe girince hiç de bekledğim gibi olmadı. başlığı götümden anlamışım.
  • taksim gezi parkı hareketini başlatan üniversitedir. ilk günlerde gezi parkındaki insanların çoğunluğu taşkışladaki itülülerdi.

    (bkz: kırmızı elbiseli kadın)
  • kız-erkek dağılımı ilginç boyutlarda olan üniversite. öyle ki tahminen bir erkeğe beş erkek düşmektedir.
  • bu üniversitenin inşaat mühendisliği bölümünden mezunum. üniversiteden yeni mezun olduğum dönemde 1-2 ay kafa dinledikten sonra iş arama sitelerindeki tecrübe istemeyen pozisyonlara başvurmaya başladım. ilk gittiğim iş görüşmelerinden birinde odaya girdim. patron'a elimdeki cv'yi uzattım. 2 dakika göz gezdirdikten sonra gülümsedi, "ben seni alırım ya." dedi. ben içimden nasıl yaa? derken "gerekli evrakları tamamlayıp pazartesi gel işe başla" dedi. duraksadım, "e önce çalışma şartlarını, maaşı öğrenseydim." dedim. mülakatın devamında soruları ben sordum resmen. hayatımdaki en ilginç iş görüşmesi oldu. neyse konuştuk falan, kendisi de itü mezunuymuş, pazartesi günü başladım o şirkette çalışmaya.

    itü'den mezun olmanın bu şekil bir etkisi vardır. çünkü mülakkatta karşında oturan kişi bilir ki parası olanın değil, kafası olanın kazanabileceği bir üniversitedir itü. üniversiteyi kazanan kişiler belirli kapesitenin üzerinde olduğundan sınav soruları da buna göre sorulur. bu, öğrencileri kıçlarını devirip yatmaktansa çalışmaya sevkeder. dersi geçebilmek için sınıf ortalamasının üzerinde olmak gerekir. kimi derslerden sınıfın yarısından çoğu kalır, ki bu öğrencilerin çoğu itü yerine vakıf üniversitesinde okusalar kitap açmadan derece yapabilecek kişilerdir. vakıf üniversitelerine burslu yerleşen öğrencilerde bu durumu görüyoruz zaten. bu yüzden vakıf üniversiteleri isterse dünyadaki en iyi profesörleri getirsinler, özellikle mühendislik alanında itü'nün önüne geçemezler. bir patron kendi şirketinde parayla mezun olan birisini değil, kafası çalışan birisini tercih eder.

    bunun haricinde kendi bölümüm olan inşaatta fakültede elini sallasan profesöre çarpar. vize, final sınavlarına çalışırken yapamadığım soruları rastgele bir hocanın odasına girip anlattırmışlığım vardır çok defa. laboratuvarları güzeldir, özellikle çok güzel bir hidrolik binası vardır. mezun olduktan sonra gördüğüm kadarıyla bizde dersi geçmek için zorunlu olan ödevler başka üniversite mezunlarının bitirme projelerinden daha kapsamlıdır.

    yıllar sonra gelen edit: bu entry zamanında itü'yü barajı geçen herkesin girebildiği paralı üniversitelerle kıyaslayanlara yazılmıştır. entry başlığın en beğenilen entryleri arasına girince sonradan okuyanlar durduk yere paralı üniversiteleri bokluyorum zannetmesin diye not düşeyim dedim.
  • "teknik " üniversitedir. esas amacı "mühendis yetiştirmek"tir. karşılaştırıldığı vakıf üniversitelerinin esas amacı "para kazanmak "tır.

    türkiye'nin mühendis yetiştiren en köklü ve önemli üniversitesidir. odtü'yü kuran kişilerin çoğu bu üniversitenin mezunudurlar. kime sorarsanız sorun, özellikle istanbul'da olmak üzere, "teknik üniversite " dediğinizde akla gelen üniversitedir.

    3 kuruşluk yerlerle kıyaslayarak ya da kendinizce küçümseyerek aklınızı rezil ediyorsunuz, itü 'yü değil.

    edit:düzeltme
  • "bir itülü bir kadın bir de gay ıssız adaya düşmüş.
    bir süre sonra kadın "şu gayı öldür de cinsel hayatımıza devam edelim" demeye başlamış.
    bir süre sonra da gay " şu kadını öldür de cinsel hayatımıza devam edelim" demiş.
    itülü ikisini de öldürüp cinsel hayatına devam etmiş" gibi bir fıkraya sahip üniversite
  • her kapindan girmeye lazim bir bilet
    aydinlik yuvasinda bu ne cehalet
    otomasyon dedikleri hepten rezalet
    odtü aya çikti nerdesin itü

    duy artik sesimizi yanlis yola sapmadan
    vazgeç artik su paraya tapmadan
    burslari vermezsin repo yapmadan
    hadi yine iyisin kardasin itü

    sözüm sana degil yöneten güce
    gitmesin bu verilen emekler hiçe
    bana sorsan giremezsin ilk üçe
    sana sorsak sen hep birdesin itü

    ögrenciye hicbirsey ögretmeyerek
    git ögren demekse eger ögretmek
    bunu babamda yapar sana ne gerek
    sabrimin bittigi yerdesin itü

    sonunda ben de oldum etüdün müptelasi
    kaç gece uyutmadi resim belasi
    dökülmüs isletmenin yine cilasi
    isler kesat galiba dardasin itü

    yeter artik kandirma karnimiz tok yalana
    verirsin kek hocayi kablo neti olana
    mafyamisin okulmusun askolsun anlayana
    kumar masasinda zardasin itü
  • iki gün önce beni arayan okul.

    "ramax bey perşembe günü saat 13'te lale hocadan ders almışsınız. bugün ders yapılmayacak. haber vermek için aradık." dediler.

    cevab veremedim. kapadım telefonu hüngür hüngür ağlamaya başladım. lisans hayatım boyunca kimse beni bu kadar önemsememişti.
  • her ne kadar üniversitelerin takım tutar gibi karşılaştırılmalarından nefret etsem de, listede kendisinden 2 sıra geride olan sabancıyla ve 11 sıra geride bulunan bilkentle karşılaştırılması neden hataymış anlamadığım kurum.

    ayrıca şu sıralar okulu sanırım bir müteahhit yönetiyor. ayda bir yeni kaldırım yapılırken, bahar dönemi harf notları açıklanmadan önce yaz okulu ders seçimleri yapılıyor, kontenjan yetersizliği yüzünden öğrenciler ders alabilmek için birbirini dolandırıyor, bazı hocalar desen ayrı alem.

    hiç mi iyi yönü yok derseniz. itü en çok kendi ayaklarınızın üstünde durmayı öğretiyor diyebilirim. mümkün olduğunca az hata yapmayı, sistemi iyi öğrenmeyi, başkalarını güvenmekten önce işi riske atmamayı, başarı istiyorsanız bunun anahtarının sadece sizde olduğunu öğretiyor. bunları yaparken de bütün hayat enerjinizi sömürüyor.

    özet: mezun oldum kurtuldum amk.
  • kız öğrenci oranı sanıldığından daha da düşük olan üniversite. hatta bu konu ne zaman açılsa, itü'deki bir 8 mart emekçi kadınlar günü etkinliğinde zorunlu nedenlerden ötürü (bkz: kız olmaması), davudi sesiyle "biiiiz emekçi kadınlar..." diye başlayan bildiriyi okuyan sakallı arkadaşım gelir aklıma.
hesabın var mı? giriş yap