• neden korkmayalım ?

    aldığım önlemler ,

    1. evi alırken mühendis arkadaşımdan depreme karşı dayanıklılığını kontrol ettirdim.
    2. evin yakınında deprem anında çadır kurabileceğim , arabayı götürebileceğim yeri belirledim.
    3. olağanüstü hal durumunda toplanma yerine ne kadar sürede gidebileceğimi hesapladım , ( evet beylikdüzü'nde böyle bir yer var )
    4. evimde sağlık kutusu mevcut
    5. deprem çantası mevcut
    6. deprem anında saklayabileceğimiz yeri belirledik ( masanın altı )

    manyak değilim , 1999 da etrafı komple yıkılan bir evde depremi saniye saniye yaşadım , sonrasındaki tüm depremleri yaşadım , korkuyorum .
  • üniversite'de, ingiliz bir öğretim görevlisinin dersindeyken yangın alarmı çaldı ve öğretmen neredeyse askeri bir disiplin ile zaman katbetmeden sınıftaki tüm öğrencileri binanın dışına yönlendirdi. 15-20 dakika sonra ciddi bir durum olmadığı anlaşılınca sınıfa döndük.
    çok geçmeden alarm tekrar çaldı ve öğretmen aynı ciddiyetle sınıfı boşalttı. koridorda türk öğretim görevlilerinin şakalarına ve korkak imalarına maruz kalmış, hatta bir süre dalga konusu olmuştu.

    bu konuyu görünce bu olaylardan sonra ingiliz öğretim görevlisinin sözü geldi aklıma: "temkinli olmayı korkaklık sanıyorlar, oysa böylesi durumlarda cesaretli gözükmeye çalışmak ahmaklıktır".

    ne yazık ki çok ahmağız
  • geçim derdi şu an deprem derdinden daha önemli olduğundan herkes şu an ekonomisinden korkuyor. zaten depremden korksak bile elimizden ne gelir, toplanma alanlarının dibindeki binaları mı yıkalım?
  • 17 ağustos 1999 depremi’nde resmi rakamlara göre 17 480 vatandaşımız hayatını kaybetti. bunlardan depremin direk etkisi ile ölen kişi sayısı sizce kaçtır ?

    cevap; 1(bir). o da açılan fay hattına düşen bir güvenlik görevlisi. geri kalan bütün canlar ya güvenli yapılarda yaşamadığı için ya da doğru hareket tarzlarını bilmediği için ebediyete intikal etti. bu ne demek, önlenebilir sebeplerle yitirdiğimiz 17 439 kişi var. aslında kurtulabilecek kişi sayısı bu. o da resmi rakamlara göre.

    onbinlerce kişiye deprem bilinçlendirme semineri verdim. söze hep yapınızın sağlamlığını kontrol ettirdiniz mi diye başlarım. olumlu cevap neredeyse %0,1. sözlükte bu başlığı okuyanlar arasında da bu oran benzerdir diye düşünüyorum.

    ülkemizin %98 i deprem riski altında yaşıyorken, insanlarımız yapılması gerekenleri hala bilmiyor, anlatanları önemsemiyor, yapılması gerekenleri zul buluyor. evet yapılması gereken, birey olarak çok etki edemeyeceğimiz makro tedbirler, uygulamalar var. ama bizim de kendi yaşam alanımızı düzenlememiz gerek. değişimi kendi hayatımızdan başlatmamız lazım.

    unutmayın deprem anından önce çakacağınız bir çivi, öğreneceğiniz bir bilgi deprem anında sizi hayatta tutacak. o an onu yaptıysanız hayattasınız yapmadıysanız değilsiniz. 0 ya da 1.

    yıllardır önemsemediğimiz bu konu başımıza geldiğinde yakınmamak için, sevdiklerimizi kaybetmemek için lütfen bilinçlenelim.
  • ne zaman geleceği belli olmayan depremden önce geçim kaygısı yaşadıklarındır. fizyolojik ihtiyaçlarını ve güvenliklerini zar zor karşılayan insanlar hayat telaşından ölüm getirecek şeyleri düşünür mü ?
  • istanbul da daha önce yaşanan 2 taşaklı deprem kaynaklı olsa gerek.
  • ne yapsınlar hergün ağlasınlar mı? ayrıca depremde ölme oranı yüksek değildir 17 agustosta 17 480 kişi öldü nufusa göre çok düşük bir rakam fazla korkmaya gerek yok
  • cahillikten
  • korkunun ecele faydasının olmadığı ve deprem riskinin çoğu yer için geçerli olması
  • cahil cesareti
hesabın var mı? giriş yap