• konuşana kadar, ağlama (ağlarmış gibi bağırma) dereceleri farklı olmak üzere, ilerde her türkün sahip olacağı çocuktur. o yüzden fazla laf etmeyin. yok benim müthiş sabrım var veya çocuğu her türlü ortamda ve zamandan bağımsız oyalayabilirim diyorsanız bilemem.
    siz çocuğun o an istediğini yapmasanız bile, o ağlama-bağırma sırasında çocuğa pasif ödüllendirme olabilecek hiç bir harekette de bulunmamalısınız.
    ayrıca doğru zamanda çocuğun ağlamasına cevap veremezseniz çocukta güven duygusu sarsılıyor. kolay değil o iş öyle.
  • anasından, babasından ötürü ağlayan, sömürebileceği iki ebeveyne sahip olan ve istediğini ağlayarak yaptırabildiğini öğrenmiş çocuktur. ağlayan çocuğun istediğini yapıp yüz verirseniz devam eder. kedi de öyle, köpek de. azcık gözlemleyin.

    bizim zıpıra masadan yemek verirsek hep istiyordu. sonra bunu azalttık. doğrudan yemek vermek yerine mama kabına koymaya başladık. şimdi ise sevdiği bir şey değilse koklayıp bırakıyor. çocuk da böyle. istiyor diye yaparsan arkası gelir. ama ağlayarak istediğinde yapmazsan o yöntemin işe yaramadığını öğrenir ve bir daha istediği şey için ağlama yöntemini kullanmaz.
  • çocukken ben de bu taktiği uygulardım, bir süre ağlayarak istediğimi yaptırabildim ama bir süre sonra ebeveynlerim bu numarayı yememeye başladı ben de bir daha ağlamadım farklı taktikler denedim sürekli. bir ara sürekli ödül almaya oynadım, sofra kurup, kaldırmaya bile yardım ettim her gün, 5-7 yaşlarındayken, evde ne iş varsa koşturuyordum ve bu sayede isteyipte aldıramadığım hiçbir şey kalmamıştı. en güzel taktik buydu görev yaparak ebeveynlerin gözüne girince her şeyi hak eden çocuk oluyorsun.çocukken istediğini yaptırmak için herkes taktikler uygular.
  • ailesinin!!! işin kolayına kaçarak yetiştirdiği çocuktur.

    etrafımızda şımarık ve "herkesin merkezi ben olmalıyım" egosuyla dolaşan her birey, çocukken ailesi bu zihniyette olduğu için böyledir.
  • ciddi bir sorundur. eğer aile bu konuda taviz veriyor ve çocuk bunu koz olarak kullanmayı alışkanlık haline getiriyorsa çocukta davranış bozukluğu olarak yer eder. özellikle okul hayatında sıkıntı çekerler. benmerkezci olma, empati kuramama hatta anksiyete gibi durumlar ortaya çıkar. kesinlikle üzerine gidilmelidir.
  • kesinlikle her isteği yerine getirilmemesi gereken çocuk tipidir çocuğa hayatta her istediğimizi her zaman elde edemeyebileceğimiz vurgulanmalıdır yani welcome reel world bro denmelidir bir bakıma zor bir süreçtir vicdani bakımdan ancak atlanacak bu süreç ile gerçekten ileri yaşam dönemlerinde birey vahşi doğa şartlarında gerçek anlamda ayakları üzerinde durabilecektir kimseden bir beklentisi olmaksızın
  • bizim ailede işe yaramaz. çünkü rahmetli ananemin "bırakın çocuk ağlasın. ciğerleri güçlenir." öğüdü var.
  • https://www.facebook.com/…865427061067/?pnref=story
    demek ki sadece türklerde olmuyormuş.
    kim ne derse desin, bu işin çözümünü en iyi bulmuş olandır türk milleti. ne her ağladığında istediğini yapar, ne de odasına kapatıp zarıl zarıl ağlayarak geçmesini bekler. bulduğu çözümü siz de biliyorsunuz birbirimizi kandırmanın alemi yok :)
  • en sevmediğim insan tiplerindendir. evlât olsa sevilmez.
  • ıstedigini aglayarak yaptirmaya calisan is arkadasindan daha az sinir bozucu olan cocuktur.
hesabın var mı? giriş yap