• boğaz a dikkat ve spor.
  • spor yapıp metabolizmayı hızlandırmalı, ve diyet yaparak daha az kalori almalı. öncesinde tabi ki mümkünse dahiliye muayenesi. dahiliye sonrası diyetisyen takibi.
  • şeker,pirinç,beyaz unlu gıdalar,makarna. baba çıkar şunları hayatından veyahut azalt olabildiğince. gerisi hikaye.
  • boy 1.84, kilo 129.7 kilogram dan 103 kilograma düşen birisi olarak kendi uyguladigim yöntemlerdir.

    - irade sahibi olmak.
    - şekeri bırakın, şekersizde aynı hayat yaşanıyor.
    - ekmek miktarını olabildiği kadar azaltmak, hatta tamamiyle bırakmak.
    - spora gitme imkanıniz varsa kesinlikle spora başlamak.
    - günde en az 2.5 litre su tüketmek.
    - leptin hormonu nedir ve nasıl çalışır bunu okumak, uygulamak.
    - intermittent fastingi uygulamak.

    öğlen yemek yemiyorum, sadece sabahları ve akşamları. yediklerime dikkat etmiyorum, zaten istesemde edemem. kredi yurtlar kurumunda kalıp boyle bir sey yapma lüksüne sahip değilim. arkadaşlar ile mangal yapmaya, cağ kebabı yemeye aklınıza gelen her türlü yemeli organizyona devam ediyorum. düzenli spor ile akşam 8 den sonra hiçbir şey yememeye özen gösterdiğim, şekeri bırakıp ekmeği azalttigim için kilo vermeye devam ediyorum. su miktarını artirabildigim kadar artırıyorum, su içmekte insana kilo vermede çok yardımcı oluyor. spora başladıktan 2 ay sonra bel çevresi 117 cm den 106.5 cm ye düştü.
  • nasıl vereceğini bilip de bunu bir türlü uygulayamayanlar için tavsiyler:

    1- öncelikle (bkz: kilo vermek için gerekli motivasyon kaynağı) herkesin huyu suyu farklı kendinizi nasıl motive edeceğiniz size kalmış. sigara bırakmak gibi bir şey bu siz tam karar vermezseniz süreciniz pazartesi başlar çarşamba son bulur.

    2- bu süreçte kendinize aşırı zor bir yöntem bulmayın. yani insan istedikten sonra her şeyi başarır mottosu ile gaza gelmeyin. siz çok düzenli ve disiplinli bir insan olsaydınız zaten kilo almazdınız. örneğin biraz uzak ama çok iyi bir spor salonundansa daha yakın ve kolay gidebileceğiniz bir spor salonunu tercih edin. örneğin ben spor salonumu değiştirdim ve yeni spor salonum mahhalle arası bir yer olduğu için spor ayakkabılarımı orada bırakıyor olmak bile beni spora daha da alıştırdı. her gün spor ayakkabılarımı taşımak külfet geliyordu ve bu kadar basit ve küçük bir şey bile spora gitmeyi daha da kolaylaştırdı. ne işinize ne evinize yakın spor salonu olmayabilir, çevrede spor yapabileceğiniz bir park da olmayabilir. bu durumda evde yapabileceğiniz sporları araştırın. kolayca gidemeyeceğiniz bir spor salonuna yazılıp iş tepmosu ve ev işleri arasında bir külfet haline getirmeyin bu süreci

    3-buzluğunuzu acil durum yiyecekleri ile doldurun. köfte, tavuk,hindi, dondurulmuş taze fasülye, dondurulmuş ıspanak vs. buzdolabınızda mutlaka yoğurt ve salatalık malzeme bulunsun. eve geldiniz çok yorgun ve çok açsınız. şu an çok motive olduğunuz için asla yasaklı yiyecek yemem gibi düşünüyor olabilirsiniz. ancak açlık insana cinayet bile işlettirir bir çikolatalı kekin inanın hiç lafı olmaz.

    4-adet dönemindesiniz ve tatlı krizi geldi. ne olursa olsun o tatlıyı yiyeceksiniz. kafaya koydunuz. yiyin. ama yemeden önce şekeri yüksek bir meyve yiyin. örneğin kuru incir ya da muz. onu yedikten sonra hala daha kararlıysanız o tatlıyı yemeye yiyin ama muhtemelen iradenize daha iyi hakim olabileceksiniz.

    5-yalan söyleyin. yalan söylemek bir yetişkinlik davranışıdır. iş yerinde tatlı dağıtıyor birisi. ben diyetteyim deyip geri çevirmeyin. çünkü hiç kimse bunu bir sebep olarak görmüyor ısrar ediyor ve bir sürü saçma sapan diyaloga giriyorsunuz. bana dokunuyor de, şekerim var de. bunlar kuvvetli sebepler. ya da davettesiniz canım sen hiç şundan yemedin yesene ya çok güzel yaptım. aman sakın diyetteyim demeyin. ev sahibi uğraşmış özenmiş sizin için bir şeyler hazırlamış tabii ki yemenizi ister. deyin ki " aa canım yemez olur muyum yedim ben ondan çok güzel olmuş nasıl yaptın" zaten diyette olduğunuzu da kimseye söylemeyin. gerek yok.

    6-kaçamak yapmayın. iradeniz sağlamken kaçamak yapmayın. her ne kadar monoton bir hayatımız olduğunu düşünsek de zorunlu olarak diyetimizi bozacağımız veya sporu aksatacağımız zamanlar zaten gelecek. sizin veya yakınınızın bir hastalığı olur, bir kutlama olur, şehir dışından arkadaşınız gelir ya da bir gün gözünüz döner vs. hazır iradeniz sağlamken pazar günleri off ilan ediyorum ya da bir tane çikolatadan bir şey olmaz diye düşünürseniz hem o muhteşem tatları hatırlamış olursunuz hem de emeğinize yazık olur.

    7- battı balık yan gitmesin. tatile gittiniz. hayvan gibi yediniz. tatil bitti bir suçluluk duygusu. sakın tatil dönüşü bir hafta daha salmayın. o haftalar hiç bitmez yoksa. insan rehavete çok çabuk kapılır. spor yapmak temiz beslenmek insana mutlu hissettiriyor eyvallah da yemenin içmenin yan gelip yatmanın keyfi de başka. bu keyfe kendinizi kaptırma riskini mutlaka hatırlayın ve hemen tartıya çıkın. günahınız sevabınız neymiş bir bakın ve vakit geçmeden temponuza devam edin.

    8- ayrıntılarla boğulmayın baştan ne yapacağınıza karar verin ve onu uygulayın. sonradan ekmek yemiyorum ama acaba yemek mi gerekir ya da spor salonunda spor yapıyorum ama açık havada spor yapmak daha iyiymiş gibi şeyleri araştırmayın. sanki iki hafta önce gece 12'de kokoreç yiyen, tatlıları götüren, böreklere gömülen, kanepeye götünü deviren siz değilsiniz de şimdi ekmeğin içindeki zırttırıpırt vitaminini dert ediyorsun. (bir anda çirkinleşip ikinci tekile geçtim :)) her doktor değişik bir şey diyor hangi doktorun dediğinin doğru olduğunu anlamak için deney yapacak halimiz yok. hangisini dinlersen dinle diyet+spor ile zaten kilo vereceksin.

    9- lafı gelmişken sana en uygun olan diyeti seç 3 öğün de yesen 6 öğün de yesen o kilo verilecek. günde 6 öğün yemek yemek sana uygun bir şey olmayabilir. ya da zaten sık sık yiyen bir insansındır 3 öğün yemek yemek uygun olmayabilir. ya da bazı günler ara öğün yapmak istersin bazı günler aklına bile gelmez. biri birinden daha iyi diye bir şey yok. her halükarda sağlıksız beslendiğin dönemden daha sağlıklı olacaksın. yani senin düzenin aynı kalıp yediğin şeyler değişirse hayat daha kolay olur. zaten çok kolay bir şey değil başladığın süreç bir de düzeni değiştirip daha da zorlaştırmaya gerek yok.
  • akşam yemek yemeyin 15.00 da yemeyi kesin
  • çıkarun arabayu hayatınuzdan.
  • günde en az 2 litre su için. sabah kahvaltısında istediğiniz kadar ekmek yiyin. öğle ve akşam sadece yemekle karnınızı doyurun ekmek yok. akşam 19'dan sonra bir şey yemeyin. tatlıyı hayatınızdan çıkarın onun yerine muz ve çilek gibi tatlı meyveler yiyebilirsiniz. her gün açık havada hızlı tempoda 20 dakikadan başlayarak yürüyün zamanla 1 saate kadar hafif tempoda koşmaya başlayın. arabanız varsa satın. çıkabildiğiniz kadar merdiven çıkın ve inin. asansörü artık yorulduğunuz zaman kullanın. yürüyüş yapmak yaşam tarzınız olsun.
  • spor şart. ister salona yazılın ister aksam sabah yürüyüş yapın ama hareket edin. icki kullanımını azaltin hatta bırakın ve en onemlisi seker ve un kullanımını azaltın. yemekleri ekmeksiz yiyin. ben yakin zamanda 12 kilo verdim. ise yarar bu soylediklerimi yaparsaniz
  • zor olan kilo vermek değil, tekrar kilo almamak. sadece 1 ay un, şeker, meşrubatı kesin, haftada 4 gün 30-45 dk aralığında spor yapın. öyle güzel kilo verdiğinizi göreceksiniz ki. kilo vermek işte bu kadar basit. çözüm, çok derinlerdeki bir sır değil.

    bence başlık daha çok "kilo almamak isteyenlere tavsiyeler" konsepti ile ilerlemeli. çünkü bence gerçek meydan okuma durumu bu. youtube'da tonlarca "şu kadar ayda şu kadar kilo verdim" challengeları mevcut. ben bu videoları izlediğimde, "acaba bu videoyu çektikten sonraki halleri ne?" diye düşünüyorum. yanlış anlaşılmasın, bu videolardaki insanların motivasyonu takdir edilesi. ama esas saygıyı, bunu sürdürülebilir hale getirenler hak ediyor. pek çok kez güzel şekilde kilolar verip, hep fail olmuş biri olarak ben de sürdürülebilirlik konusunda oldukça eksik olduğumu hissediyorum. bu konuda tavsiyelere açığım. fakat her başarısızlıkta bazı dersler çıkarıyorum. en azından benim başarısızlık nedenlerimden birkaçını sıralayabilirim.

    1. "kola, meşrubat içmiyorum. suyun dışında yemek yerken en azından ara sıra meyveli soda içsem zararı olmaz." düşüncesi. o meyveli soda 1-2 başlıyor, sonra bir bakıyorsunuz buzdolabınız 2-3 paket 6'lı (muzlu, çilekli, limonlu) sodalarla dolmuş. zayıflama trendimi ciddi anlamda sekteye uğratan önemli bir etken buydu.

    2. o cheat meal dedikleri nane var ya, o lanet olası şey. işte ondan mümkün mertebe uzak durun. böyle bir girişimde bulunduysanız, en azından benim gibi üst üste 2 gün cheat meal olayına girme gafletine sakın düşmeyin. dalgalı bir eğri düşünün, kilo vermede başarınızı yukarı doğru seyreden eğri gibi düşünün; işte o iki gün üst üste yediğiniz cheat meal günleri o eğrinin tepe noktasına geldiğinizi ve artık eğrinin aşağı yönlü ilerleyeceğini gösteren somut bir göstergedir.

    3. spor yapmayı kesmek veya azaltmak. spor yapmadan da zayıflayabilirsiniz, fakat spor, insana ekstra motivasyon veriyor; ayrıca vücudunuzdaki gelişimi gördükçe sağlıklı beslenme konusunda sizi sürekli baskılıyor. dolayısıyla zayıflamada sporu yardımcı bir faktör olarak kullanıyorsanız, sporu bırakmak veya azaltmak; kısa bir süre sonra sağlıklı beslenme konusunda baskılamanın bitmesine ve zayıflamada motive olma yönünden ciddi anlamda zorlanmalar yaşamaya başlamanıza sebebiyet veriyor.

    ufak tefek başka sebepler de vardır, fakat beni kilo verme trendinde başarısızlığa uğratan baş sebepler bunlardı. her seferinde yeni bir ders alıyorum. şu an yine kilo verme dönemindeyim. bambaşka bir sebeple başarısızlığa uğrarsam, bunu yeni bir deneyim olarak görürüm. fakat yukarıda yazdığım sebeplerle başarısızlık durumunda, bunu kendi basiretsizliğim olarak görürüm.
hesabın var mı? giriş yap