• 1978, 1979 izmir'de; 1984, 1985'de lahey'de (den haag), 1987'de ise amsterdam'da yapılan bir müzik festivali.
  • ilerici gençler derneği ege bölge komitesi ve izmir şubesi desteğinde yapılan festivalin 5 kişilik düzenleme komitesinin üçü müzisyen idi:
    (bkz: şanar yurdatapan)
    (bkz: cem karaca)
    (bkz: timur selçuk)

    kırmızı karanfil müzik festivali komitesinin başkanı mı kimdi? aradan çok zaman geçti ama galiba bu girdiyi yazan kişiydi.
  • simgesi kırmızı karanfil idi.
  • 1970'li yıllardaki benzeri etkinliklerden ciddi anlamda farklılıkları olan festivaldi.

    1. o dönem için doğal sayılan seyirci kargaşası, izleyici kavgaları yoktu, olmaması için önlemler alınmıştı. bu nedenle de dışarıda ne yazık ki yanyana gelemeyen, gelince kavga çıkan igd'liler, maocular, dev yolcular, salonda birlikte oturup bir anlamda kuzu kuzu müzik dinlemişlerdi.
    2. yine o dönem için olağan sayılan slogan yarışması, çatışması ve kavgası yoktu. sloganlar festival sorumlularının ve güvenliği sağlayan görevlilerin denetiminde atılıyordu. etkinliğin sahibi ilerici gençler derneği ege bölge sekreterliği idi ama kırmızı karanfil müzik festivali komitesi ismi öndeydi. sloganları komite saptamıştı ama bunlar igd'nin tüm sloganlarından daha azdı ve daha geniş bir kitleye seslenme potansiyeli olanlar özenle seçilmişti: (bkz: nötron bombasına hayır) (bkz: barış dostluk dayanışma) (bkz: faşizme karşı omuz omuza)
    3. festival komitesinde dönemin en ünlü müzisyenleri yer alıyordu; ki bu sanatçılar da kendi aralarında tam bir politik birliktelik düşünülerek seçilmemişti, farklı görüşlerin güzel ve uyumlu bir cephesi söz konusuydu: (bkz: şanar yurdatapan) (bkz: timur selçuk) (bkz: cem karaca)
    4. müzisyenlerin neredeyse çoğunluğu izmir'e komite tarafından uçakla getirtilmişti ki bu, o dönem için de çok olağan değildi; ayrıca dönemin izmir'indeki en iyi ikinci oteli (birincisi efes oteli idi) sayılan karaca otel'de kalmaları sağlanmıştı.
    5. etkinlik daha başından itibaren devamı gelecek biçimde başlatılmıştı. nitekim 2 kez ülke içinde 3 kez de ülke dışında yapıldı.
    6. festival, katılım açısından dönemin en yığınsal sanat etkinliği oldu; birincisine (fuar eski çin pavyonu) 5.000, ikincisine (ekici över) 8.000 kişi katıldı.
    7. festival yerellikle küreselliği birleştirecek biçimde daha başından planlanmıştı. ilk festivalin ana sloganı nötron bombasına hayır biçimindeydi ve bu girişim o dönemde barışçı dünya halklarının usa karşıtı tutumuyla paraleldi. amerika birleşik devletleri o dönemde temiz bomba tanımıyla, binaları değil sadece insanları öldürüyor diyerek böylesi bir nötron bombası yapımına girişmişti. büyük karşı çıkışlar nedeniyle de devamını getiremedi.
    8. festival ikinci yılı, birleşmiş milletler'in 1979 yılını dünya çocuk yılı ilan etmesi nedeniyle bu konuya ayrılmıştı.
    9. festivalin üçüncüsü kasım 1980'de ve uluslararası bir kimlikte yapılacaktı. dış katılım için yunanistan'dan maria dimitriadis, ddr'den de bir müzik grubu gelecekti. ancak 12 eylül ile gelen "bir aksilik" bir çok şey gibi buna da engel olmuştu.
    10. festival komitesi, müzisyenlerden bir ricada bulunmuş, birinci etkinlikten sanatçıların para almamasını istemiş, ikincisinde emeklerinin karşılığının tam olarak ödeneceği belirtilmişti. tüm sanatçılar buna uydular. çünkü düzgün bir salon, nezih bir konser ortamı, slogan kargaşası ve çatışması olmadan söylenecek şarkılar, güzel ara sunuşlar, sarkmayan bir program, sahnede iyi mikrofonlar ve sahne hoparlörlerinin varlığı, soundchek olanağı, uçak biletleri, iyi bir otelde kalmak ve güzel amaçlara destek veriyor olma duygusu onlara ilk sefer için yeterli gelmişti. nitekim komite tüm sözünde durmuş, bu ortamları eksiksiz oluşturmuştu. ikinci festivalde ise sanatçılar ek olarak istedikleri paraları da almışlardı üstelik.
    11. değişik nedenlerle başarılamayan tek nokta olmuştu. müzisyenler o yılın hedefine yönelik olarak birer yeni bestelerini etkinlik sırasında icra edecek, bu icralar kaydedilerek gelecek yıl için bir uzun çalar plak yapılacaktı. birinci yıl bu bestelerin oluşturulması başarılamamış, ikinci yıl ise kaydedilenlerin plağa dönüşümü olamamıştı.
    12. timur selçuk, cem karaca, melike demirağ, ünol büyükgönenç, sadık gürbüz, sümeyra, güzin ile baha katılımcı müzisyenlerden bir kaçıydı.

    kırmızı karanfil müzik festivali ülke tarihinde alçakgönüllü bir iz bırakarak, 12 eylül 1980'den sonra, macerasına hollanda'da devam etti.
  • ilhan irem ve edip akbayram'ın da katılmış olduğu festival.

    ilhan irem kendisini bu festivalin sınırları içinde pek görememekteydi. ancak mehmet ali aybar'ın kızı güllü aybar ile o dönemlerde arkadaşlık yaptığı için bizim ilgi alanımıza girmişti. davet ettik, kabul etti. ancak konseri sahne arkasından sırasını beklerken izledi ve biraz hayal kırıklığı yaşadı, kendini yine bu ortama yabancılamıştı. sahneye çıkınca: "çok üzgünüm... ne yazık ki benim şarkılarım bu geceye çok uymayacak... çünkü politik tonlar taşıyan hiç şarkım yok. ancak ben de geride kalmak istemiyorum... sizlere nazım hikmet'ten bir şiir okuyarak başlayacağım." dedi ve bir şiirden bir bölüm okudu elindeki aceleyle karalanmış kağıttan... sonra da şarkısına girdi... sazlıklardan havalanan ördekler.... seyirci memnundu.

    ismini anmayı unuttuğum edip akbayram'ı ise google'dan bir arama yaparken anımsadım. kırmızı karanfil müzik festivali yazıp arama yapınca -ki pek umutlu değildim, kimsenin bu festivali yazmış olduğunu düşünmemiştim ama yanılmıştım- gördüm ki gülgün karaoğlu adlı bir yazar kendi çocukluk anılarından söz ederken kırmızı karanfili ve festivali anlatmış.

    http://blog.milliyet.com.tr/…log.aspx?blogno=166519

    demek ki herkes anılarındaki kırmızı karanfil'i anlatsa, tablo bütünüyle ortaya çıkacak. ne güzel olurdu...
  • 3 kez yapıldığı hollanda'da kişilikli, kaliteli çizgisiyle belleklerde kalan festivale değişik zamanlarda katılan müzisyenlerden bazıları şöyleydi: şivan perwer, nizamettin arıç, tülay german, cem karaca ve kanaken, melike demirağ, tanar çatalpınar, talip özkan, tahsin incirci ve kreuzbergli dostlar, sümeyra,heval, yeni türkü, mustafa kandıralı, keçkeş, teo luwendie, lisbeth list, wouther swets.
  • erdem buri, sümeyra, cem karaca'dan sonra talip özkan'ı da yitiren; giderek daha çok öksüz ve yetim festival.

    talip özkan, 1985 yılında lahey'deki festivale katılmıştı... türkiyeliler ve hollandalılar tarafından çok alkışlanmıştı. ikinci kuşak türkiyeliler ve üstten bakan hollandalı kimi çevrelerin saz ile ilgili önyargılarını altüst etmişti. büyük müzisyendi... ülkemiz ona borçlu kaldı...
  • şivan perwer'i gözden düşürmeye çalışanlar var yine. 1985'de de denemişlerdi ama şivan giderek büyüdü: http://www.izmirizmir.net/…ri/yazi.php?yazi_no=1776
  • festival üzerine dışarıdan sürpriz gözlem: http://blog.milliyet.com.tr/…l-/blog/?blogno=166519
hesabın var mı? giriş yap