• hayatta başına ne gelirse gelsin hep ileriye bakan, bir virüsün dayanıklılığına sahip kadın türü. nostalji ve geçmişe takılıp kalmak onun gözünde zaman ve enerji kaybıdır. geçmişin adı geçmişse bunun bir sebebi vardır.

    bir de kırmızıya bayılır. özellikle de ateş kırmızısına. ona birşey alacaksanız kırmızı seçin. pişman olmazsınız.
  • bir topluluğa girdiğinizde; heyecanlı heyecanlı el kol hareketleriyle konuşan, ama herkesin keyifle dinlediği, bir kadın varsa büyük olasılık koç burcu kadınıdır. şık giyinirler, giyim tarzıyla hemen dikkat çekerler. pazardan alınmış 10 tl lık bir elbise ünlü bir moda tasarımcısının son parçası gibidir koç kadınında. zeki, hazır cevap,güçlü kadınlardır onlar. sevdikleri zaman sonsuz özveride bulunurlar. kıskançtırlar. aldatılmak bir sonu hazırlayabilir koç kadını için....
  • (bkz: inatçı)
  • zordur ama güzeldir:

    kendisine benzeyen insanlarla iyi anlaşır fakat ikili ilişki söz konusuysa aynı burçtan
    kesinlikle uzak durması gerekir. inatçıdır, sabırsızdır, duygusaldır, fevridir..
    saman alevi gibi sinirlenip, o hızla sakinleşir. neşelidir, konuşkandır, samimidir.
    fazla dürüsttür. anlayana, çözebilene kolay ve iyi bir sevgili olur. ama basite indirgenirse
    didişir durur ya da yeter der gider. kimsenin yoluna girmez.. bencildir, seçicidir, zevklidir.
    gözüne batan, kendisine ters gelen herşeyi, karşısında ki kim olursa olsun çekinmeden pat pat söyler.
    dobradır. sonunu, ilerisini düşünmez. yargılamaz, yargılanmayı da sevmez. kendi doğrularına
    büyük önem verir. birileri için değişmez, işine geldiği gibi davranır çoğu zaman.

    "önce ben" der. aşık etmeyi başarabilene, güzel bir aşk kadını olur. severse her anlamda belli eder,
    sevmezse de her anlamda belli eder, yalan söyleme yeteneği yoktur. sadıktır, ihaneti affetmez.
    ukaladır zaman zaman ama ukala insana gelemez. melankoliktir bazen. dibine iner depresif zamanlarında..
    sanatla ilgilidir. ruhu git- gellerle doludur. her hissi yoğun ve uçlarda yaşar, bunu da yansıtır, gizlemez.
    eğlencelidir, enerjisi, anlatacakları, keyfi hiç bitmez..
  • bildiğin yalancı.
  • zararlı çıkacağını bilse dahi burnunun dikine giden kadın.
  • inatçıdır ama açıktır nettir..burnunun dikine gider kendi bildiği yoldan zor şaşar..karşısındaki tam tersini düşünse de karşısındaki insanları dinler..algısı, empati yeteneği yüksek, zeki kadındır..şüphecidir..aşk kadınıdır..çoğu insan zor olduğunu düşünse de aslında kendisine giden yollar bellidir..
  • yay burcu erkeği için ideal sevgilidir.beraber eğlenir coşar gezer tozarlar.hem dost hem de sevgili olabilirler.
  • bir türlü anlam veremediğim bayanların ortak buluşma noktası.

    arkadaş ortamında bulunan birkaç bayanın yanı sıra, ortanca dayımın hanımı, 2 senemi verdiğim son kız arkadaşım ve son iş yerimden çıkmama kadar varan olaylar silsilesinin baş kahramanının ortak noktalarıdır.

    buraya kadar her şey güzel de, hadi genellemeleri de geç, şu 3 bayan için konuşmak gerekirse,

    bu kadar illet, çirkef bayanlara hiçbir zaman denk gelmedim.

    iş arkadaşım için konuşuyorum;
    --- spoiler ---

    - daha yeni girmiştim işe, onunla aynı işi yapacağız, allah ı var, ilk zamanlarda yardımcı olmaya çalışmıştı, ki ofiste birisi muhasebeci, birisi kaliteci( o da koç burcuydu ama delikanlı kızdı) birisi de dış ticaretçi olmak üzere 3 tane bayanla her gün kavgalı, sürekli bir ağız dalaşı.. beni bununla yemeğe postalamalar, kendi aralarına almamalar, sürekli bilgisayar tepesindeyken laf sokmalar filan, ''aman diyodum, işine gücüne bak, kimseyle dalaşma, borcun harcın varmış, bak işine biz muhabbet ederiz'' neyse önce kaliteci çıktı, sonra dış ticaret sorumlusu bayan, aradan da 5-6 ay geçti tabi, ben de olayı kaptım, patron karı yalakalığını sevdiği için benimle çok içli dışlı olmuyor, oğlu genel müdür beni tutmaya başladı, bu kerkenez de arkasından türlü türlü işler çeviren, bana bile kendisini şikayet eden, ''onun kuyusunu kazıcam'' diyen ''ki tam bir yılandır'' muhasebeci müsvettesiyle yakınlaştı bu sefer, bana terslenmeler, laf sokmalar.. hata yapıyor, ''aman bak şurayı yanlış yapmışsın'' hata yapıyorum, bir tek çay servisine gelen ablalar duymuyor, böyle böyle genel müdürün odasına gidecek kıvama kadar geldik. o da nasıl oldu,

    artık öyle bir olmuşuz ki, yanyana aynı masada pc tepesinde aynı işi yapıyoruz, tek telefonu ortak kullanıyoruz, bana laf sokup sokup duruyor, yeni kaliteci abi '' aman ilker uyma, genel müdür bile o ne kadar tecrübeli olsa da seni seviyor, aklında başka planlar var'' diyor, yanyana konuşmayıp, birbirimize mail gönderiyoruz, muhasebeci buna veriyor gazı, ofisten çıktığım zaman, arkamdan boru gibi dedikodular, mahsus aniden giriyorum ofise, ''bir şey unutmuş gibi'' muhasebecinin yanından hemen kalkıp yerine geçiyor, en son cuma günü cuma namazından önce o gün söylendi söylendi, sabır dedim, erkekler cumaya gidiyoruz, o gün de ''anlaşın kavga etmeyin tandanslı'' bir hutbe vardı, ''la'' dedim, ''niye kavga edelim, namazdan sonra konuşurum, insan gibi geçinelim diye'' namazdan geldik, bir müşterinin kalite sorunu için fotoğraf çekip malzemeleri, lot numarasını filan göndereceğim, çektim fotoğrafları, oturdum bilgisayara usb kablosunu takacağım, anam demez mi ters ters ''sen çalışmıyorsun da, bütün gün pinekliyorsun da, sen misin diyen, kabloyu yere bir çarptım, suçlu oldum tabii, kudurdu da kudurdu, genel müdür geldi, ikiniz de odaya diye, ki orada da, adam benden büyük evli barklı hem de müdür deyip başımı öne eğdim sustum, ''sen busun işte, müdür gelince susarsın'' dedi dangalak. o da bir şey değil, cumadan önce boy boy laf soktun dediğimde, gözümün içine baka baka ''yemin ederim bir şey demeyişi'' zaten içten ''senle boy ölçüşülmez kızım'' dememe sebep oldu, bir ay sonra da işi bıraktım.

    arada takıldığım çok sevdiğim bir abim var, geçtiğimiz cuma görüştüm, ''muhasebeci ile yine birbirine girdiler'' dedi. garip bir gülümseme geldi içime; eski borçları için, kocasından habersiz bileziklerini bozdurup, onların yerine sahtelerini yerine koyabilen bir insanmış, yine muhasebeci sokuşturmuştu lafı. yalnız burada hangisi daha yılan onu çözemedim. *
    --- spoiler ---

    --- spoiler ---

    bir diğeri ise, yaklaşık 17 senelik yengem. yengem eyvallah, dayımın hanımıysa saygımız ondan gelir, ama diğer yengemden, diğer dayımdan, çocuklarına; annemi geç, anneanneme, rahmetli en küçük dayımdan, yine sineği bile incitemeyecek, neredeyse 30 senelik hayatımda, bırak elin kızına, anneanneme ya da anneme bir yamuğunu görmediğim, dedeme kadar herkesle kavgalı bir insan. bir de, her bokta kendisi haklıymış ezikmiş gibi tutunduğu o halet i ruhiye yok mu. en son kavgamız da pazar günü oldu, lanet olsun altlı üstlü oturuyoruz, ve oturduğumuz muhitte otopark büyük bir sorun, bizim evin önüne dayım park ediyor, biz de nereye bulursak artık; dayım da haftasonları genelde anneanneme gider, ya da arabası orada durmaz, babam da dayım gelene kadar arabayı oraya çeker, sonra da başka yere alır.
    pazar günü yine dayım yoktu piyasada, babam da öyle bir turlamış, evin önüne çekti arabayı, dayım geldiğinde de, başka bir yere çekeceğini adım gibi biliyorum, ki ben de asla sıkıntı olmasın diye, hep başka yere çekiyordum; giriş kapısı açıldı, dayım girdi arkasından da yengem, ben de yukarıda sigara içiyorum, ama nasıl kavga kıyamet kopuyor, dayıma, ''şerefsiz, pısırık, başkası çekse hemen bağırırsın, bunlara geldi mi ses yok diyor. dayım da aynı burcun erkek versiyonu, ama kavga esnasındayken sabrı taşana kadar tanıdığım en sakin insanlardan birisidir, ki kendimi de ona çok benzetirim; eğer ki uzarsa da, beşbin beygir gücüne ulaşır, yakar yıkar.. benzeri için (bkz: aslan burcu erkeği) dayım hala orta yolu bulmaya çalışıyor, ama çok pardon, defalarca aile eşrafında da denk geldiğim, mahalle karısı ağzını kendisine yakıştıran yengem de,
    - ananın .mına kadar yolun var! dedi. iki tane de kızları var, ergenlik çağında. sonra, annem dayımı çağırdı, söylendi, tam ben çıkarken tartıştılar filan, benim de dersim vardı, akşam havadisleri babamdan aldım, merdivenlerden annemle takışmış, mahalle kavgası gibi olmuş..
    --- spoiler ---

    sonuç mu, babam yine diğer mahalleye çekiyor, eskisi gibi; o kavga olmasaydı da olacağı gibi.

    şimdi sorarım, bu kadar kavgayla, o kendisine yakıştırdığı dille, nereye vardı ki, insanları germekten başka. en küçük dayımın suratına bile bakmayan bu kadın, dayım şehit düştüğü zaman, salya sümük ağladı, işteki o lanet kadının müdürün odasında ağladığı, ''ben birşey demedim'' dediği gibi...

    üçüncü ve son olan, kız arkadaşım olanı, en buhranlısı, sadece son iki ay yaşadığımı yazsam o bile yeter,

    - laftan anlamaz, ''tamam aşkım'' dersin yüz kere tekrarlattırır, size inanmaz, güvenmez; kendisi aynı boku ya da daha kötüsünü yer, yalan söyler; yarım saat önce seni çok seviyorum diye attığı mesajdan yarım saat sonra, ağzınıza sıçar sıçar, küfreder, sonra da bir bok olmamış gibi, ertesi gün günaydın sevgilim deyip, bozuk atınca da ''ne oldu ne yaptım ben'' der.

    ayrılmaya çalıştım yukarıdakı yaşananların benzerleri ışığında, ama nasıl bir beladır ki, seviyordum yine de, bir de işimi de bırakıp, evle de papaz olunca da, dedim '' iş bulayım kısmetse devam ederiz'' bu iki aylık süreçte yemediğim küfürler, terslenmediğim dakikalar kalmadı, bir gece ''seni seviyorum'', diğer gece ''allah belanı versin, bilmemne çocuğu'', sonraki gün ''söz veriyorum, bir daha yazmayacağım''.. tabii ki ya iki gün, ya da üç gün, sonra tam gaz devam.

    bir de, ''ben kimseyle konuşmuyorum, etmiyorum'' dememe rağmen, beni tıynetsiz orospu çocuğu olarak bellemesine rağmen, kendisinin yediği naneler (gözümle gördüm, inkar etti) ''beni unutamayıp da, başkasında huzuru arayıp, beni unutmak istemesindenmiş''. böyle şey mi olur lan dediğimde de, ''beni gördün o zaman niye çekip almadın'' diyor, ''sen bana öğlen elagözlüm diye mesaj atıyorsun, akşam seni herifle sarmaş dolaş görüyorum, o zaman demek ki başkasını bulmuşsun, allah mesut etsin'' diyorum, ''sen de başka orospularda teselliyi bulursun'' diyor, ve ben hala kimseyle konuşmamış olmama, o kadar küfre rağmen, hala ve hala temiz duygularla seviyorum.

    velhasıl kelam, tek diyeceğim, tabii ki 3 kişiden 5 kişiden genelleme olmaz, ama anlaşılması neredeyse imkansız, genelde kendisini haklı gören, kendi doğruları çerçevesinde ilerleyen bu kişileri allah ıslah etsin; en garibi de, tamam ya da anlaştık deyip, ertesi güne bile kalmadan, temcit pilavı gibi, ortada fol yokken yumurta yokken, tekrar olayın kaynaması, bipolar desen, ya da huzurdan huzursuzluk desen eyvallah, ama karşındaki de insan be gülüm !
  • neşeli, cıvıl cıvıl, konuşkan, sıcakkanlı, sevecen, zeki, eğlenceli, hiperaktiftirler kendileri. çok küçük şeylerden mutlu olabildikleri gibi, çok küçük şeyleri büyütüp kendilerini kahredebilirler. log tutma mekanizmaları kesinlikle çok gelişmiş hatunlardır. kendilerine yapılan iyiliği de kötülüğü de asla unutmazlar. bazen çok sabırsız ve inatçı olabilirler ama genelde uyumludurlar. hırslıdırlar ve isteyip de yapamayacakları şey yoktur kanımca. kesinlikle kıskançtırlar, şüphecilikte de master degree olabilirler. sevdiceğimin burcu olmasından dolayı çok severim kendilerini.
hesabın var mı? giriş yap