• antik yunanda sanatın güzelliğinin gerçekliğiyle doğru orantılı olması nedeni ile hayli gerçekçi yapılmış eser.

    adam tabiki de yılanla böyle boğuşmadı hatta ısırıldığında acıyla bağırdı ama asıl gerçek olan bu adamın onurlu bir şekilde yaşayıp onurlu bir şekilde öldüğüdür. bu yüzden eser gerçeği yansıtmaktadır.

    (bkz: aesthetics)
  • acoetes'in oğludur ve truva atını kente almamaları için hemşerilerini uyarmış troyalı rahiptir.
    tanrılar ise laocoön'un troya'yı yerle bir etme planını bozacak diye denizden 2 dev yılan gönderirler ve malesef rahip, 2 küçük oğlu bu yılanlar tarafından katledilir. hikayesi budur heykelin.

    heykelin sanatçısının müthiş canlandırma yeteneği ile olayı çok billur ve duygulandırıcı somutlaştırmıştır.

    http://www.thehistoryblog.com/…/2008/07/laocoon.jpg
  • aynı zamanda bir gotthold ephraim lessing kitabı. tam ingilizce adı "laocoon: an essay upon the limits of painting and poetry". saçma sapan konuşmayın, tabii ki türkçesi yok. hem neden olsun ki, alla alla...
  • vatikan müzesi'nde bulunan ve vergilius'un aeneis'inden bir bölümü anlatan dünyaca ünlü heykel.
  • gördüğüm heykeller arasında şahsımı en çok heyecanlandıran heykellerden biridir. dönemin heykelleriyle hemen hemen aynı tipolojik özelliklere sahip olsa da acının ve çaresizliğin yüze yansıması ve her şeyden bihaber olan çocukların bu cezaya ortak edilmesi tüyleri diken diken edecek cinstendir.
  • heykel benim gözümde tam bir şaheser. ona bakan hemen her insanda, hatta benim gibi suda yüzdürülmüş sağlam kütüklerde bile, acıma duygusu uyandırır. laocoon, halkını truva atına karşı uyarmakla oğlullarıyla birlikte kendi bedenine tanrıların öfkesini çekmiş. üstelik oğulları için elinden bir şey gelmeyişi nedeniyle, maddi acının içinde daha derin olarak çektiği manevi acıları hem bedenine hem de yüzüne yansıtmıştır. bedeni yılanlarla mücadele ederken kafası sol arkaya yatmış, yukarıya bakarak, sanki tanrılardan af dilercesine bir yüz ifadesi takınmıştır.

    heykeldeki büyük yılan laocoon'u ve küçük oğlunu sarmalamışken, daha büyük olan oğlunun ise sadece sağ koluna dolanmıştır. bedenine dolanan yılanlardan sıyrılmak için yaptığı hareketle büyük oğul, sanki hikâyenin devamında hayatta kalmayı başabilmiş bir hava veriyor. fakat iki bacağı ve iki kolu tamamen sarılan ve babasına doğru yatan küçük oğul için aynı umudu taşıdığı söylenemez.

    laocoön ve oğulları sürekli bir hareketin, acının, merhametin ve af dilemenin taşlaşmış hali gibi. binlerce yıldır, işlendiği bu mermerde hâlâ aynı duyguları verebiliyor. durağan bir nesnenin verebileceği en yüksek düzeyde duygu ve hareket bu eserde var.

    bu da günümüzdeki uyarlanışı. durağan haldeki fotoğraf karesinde, aynı, heykeldeki gibi vücut hareketlerinin devinimini, kasılmaları görebilirsiniz. bu âna baktıkça her zaman aklıma laocoön ve oğlulları geliyor.
  • el greco'nun yaptığı bir resimdir.
  • latin şairlerinin en büyüklerinden virgil'in roma vatanseverlik eseri aeneis, laocoön için bilinen en eski kaynaktır. burada laocoön, hemşerilerini yunanlıların ahşap atını şehre almamaları için uyaran truvalı bir din görevlisi olarak belirir. virgil'in aktardığına göre, laocoön poseidon'a bir boğa kurban ederken iki yılan denizden çıkar, onu ve oğullarının etrafını sararak öldürür. romalılar truvalıların soyundan geldiklerine inandıklarından laocoön'un onlar için özel bir anlamı vardı. laocoön ve oğulları hem roma'nın mitolojik ön tarihinden figürler hem de kötücül anlaşılmaz doğaüstü güçlere karşı mücadelede insan metanetinin simgeleriydi. ancak ilham için helenistik sanata dönen rodoslu üç heykeltıraş, hem teknik hem de duygusal açıdan aeneis'in vakar, itidal ve ciddiyetiyle pek uyumlu olmayan coşkulu bir sansasyonel dil kullanmışlardır.
  • --- spoiler ---

    ebenezer scrooge üç hayaletle yaşadıklarından, gününü gördükten sonra hayatta olduğunu fark edip sevinç ve heyecandan ne yapacağını bilmez haldeyken charles dickens kitapta şöyle bir benzetme yapmış:

    --- spoiler ---

    "tek nefeste hem gülüyor hem ağlıyor, uzun çoraplarıyla boğuşurken kusursuzca yılanlarla cebelleşen laocoön'ü andırıyordu." * ve olaylar gelişir.
hesabın var mı? giriş yap