l'appartement
-
attents-toi à c'que je me traîne
a tes pieds, laura, j'ai constaté que même
un silence de toi, pouvait pousser mon rire à mourir
attends-moi, toi tu es la reine
des sommets, l'orage sévit dans les plaines
tu ne m'entends pas, je suis parasité malgré moi
elle a su, simplement
enfermer mon coeur dans son appartement
avec ou sans toi, j'ai quelques problèmes
tu t'en fous, laura, j'suis désolé quand même
si tu vas par-là, ça me convient aussi dépose-moi
encore une fois, c'est d'en bas que j'appelle
elle se penche parfois de son nid d'hirondelle
daigne me recevoir, ne me laisse pas de place pour m'asseoir
elle a su, simplement
changer les clefs de son coeur
et de l'appartement
attends-toi à c'que je me traîne
a tes pieds, laura, en attendant je sais
que le jour viendra, où je pourrai en mourir de rire
sözlü, albümün yavaş ama digerleri gibi sahane şarkılarından... -
cep telefonu reklami olabilecek bir film. filmde insanlarin basina gelen hemen her sey cep telefonu sahibi olmakla ya da facebook hesabi sahibi olmakla cozulebilecek problemler. ornegin bu flm insanlarin hayatina cep telefonlari girdikten sonraki bir tarihte gecemezdi.
-
noir desir dinlendikçe dinlenesi şarkılarından.
-
arka pencere var, aşk üzerine kısa bir film var, külkedisi var, varoğlu var. almadovar çekseydi; melodrama çevirirdi ve gözyaşlarımızı bitti mi sandın derdik filmden epey sonra bile. (hisli adamım ben ama ağlayamıyorum gerçi filmlere, yanımda ağlamalar olursa gerçekçi taklit yaparım). biraz daha soğuk, pilot kameradan ve rasyonel bir bakış getiriyor ilişkilere. kurgu ve içerik açısından da, auster böyle bişey yazabilmeliydi aslında. sonunu çok sevdim; tahmin edilebilirlik başarısı açısından witness for the prosecution'ın ardına ekledim. hani rıdvan dilmen'in barcelona'ya koysan sırıtmaz lafı vardır ya; imdb top 250'ye-özellikle the princess bride fecaatinin yerine- koysan çatır çatır oynar. listeyi de aslanlar gibi temsil eder bu apartıman dost.
-
elle a su, simplement / enfermer mon coeur dans son appartement dizeleriyle akıllara takılan özlü bir noir desir parçası.
(bkz: bir sevgiliye hediye edilebilecek en iyi şarkı) -
yönetmenin hitchcock'a saygı duruşu olarak yaptığı ve içerisinde vertigo başta olmak üzere hitchcock filmlerine sayısız gönderme bulunan film.
-
özetini anlatırken bile insanın başını döndürmeyi başaran filmdir. kurgu, karakterler , mekanlar ,oyuncular o kadar güzel oturmuş ki , insan izlerken hangisinin tadını çıkaracağına karar veremiyor.
-
bir kadına yazılabilecek en güzel şarkı.
-
o kadar güzel şarkıdır ki... ara sıra aklıma düşüp, zihnimi esir alır.
iniş çıkışlar, melodinin sakinliği, anlamasam da sözleri...
bu kadar güzel olmasının bir açıklaması olmalı ama henüz bulamadım. -
cok guzel bir filmdir kendileri, ic ice gecmis kurgusu, fransiz filmlerinin dillere destan tesaduf halkalari ve iyi diyaloglariyla, filmi yapip onumuze koyanlarin zekalarina saglik dedirten bir mimouni filmi.
izledikten ve uzerinden simdi hatirlamayacaginiz, saymak icin zihninizi yormak istemediginiz bir zaman gectikten sonra, paris'e kar düserken bi bankin uzerinde sirti size donuk bir adam hatirlarsiniz,beyninize, bir cift kirmizi yuksek topuk papuc(otuzdokuz numaraydi sanirim) ve uzun dar bir apartmanin yuvarlak atli karinca merdivenleri yerlesir kalir.kielowski filmlerinin kokusunu salar bazen, koklayıp ohh dersiniz.
tek kelimeyle guzeldir*
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap