• cats müzikalindeki bi karakter, aynı zamanda bu karakteri anlatan şarkının ismi. macavity çok korkulan, azılı suçlu, sarman bi kedidir.
  • sözleri için (bkz: macavity the mistery cat)
  • midisi için
    (bkz: www.hamienet.com/midi2679.html)
  • felisgillerin en alavereci, en dalavereci üyesi.
    her haltı yer ama asla iz bırakmaz, dişi kediler için tam bir "bad boy" travmasıdır.
    ince uzun, küçük gözlü, toz-pas içinde, hayatın sillesini yemiş ama kendisine duble patiyle cevap vermiş gururlu kedi.

    (bkz: the napoleon of crime)
  • secircilerin arasında belirip "nıhaahhah" şeklinde kötü gülüşü yapan kedidir. "töbe estafurllahh!" diye tepkiler almıştır.
  • işbu entry kedi olan değil, yazar olanına atfedilmiştir.

    sözlükte mütecessis olduğum bazı başlıklarda entryleri okurken, "ben bunu ne zaman yazdım ya!" diye soruyorum kendime. sonra bir bakıyorum, başka bir yazarın ismi yazılı entrynin altında. bu yazar işte o hemüslûb hissettiğim bir avuç sözlük yazarından biri.

    konu anlamında seçici olduğu anlaşılan bu ehl-i dil yazarın yazılarını -yazdığı zamanlar- okumak günümü rûşen, yüzümü mütebessim etmeye yetiyor.

    daha çok yazmasını dilerim.
  • thomas stern eliot'ın old possum's book of practical cats adlı kitabında yer alan macavity the mystery cat adlı şiirinde geçen kedi karakterinin adı. şiir şurada. genellikle andrew lloyd webber'in kitabı uyarladığı cats müzikaliyle bilinir.

    macavity ile ilk tanışmam lisansta aldığım ingiliz edebiyatı dersinde olmuştu. bilenler bilir, yirminci yüzyılın ilk yarısı ingiliz edebiyatına genellikle dönemin siyasi atmosferi, sosyo-kültürel dönüşümler, dünya savaşlarının toplum üzerindeki yıkıcı etkisi, vatanı için canını vermiş askerlere ağıtlar, dinden yüzünü tabiat ve rasyonaliteye çevirme gibi temalar hakimdir.* muhakkak ingilizler için çok önemlidir de bu mevzular beni hiç sarmadı ve şiirleri okuyup incelerken çok sıkılıyordum. böyle bir ruh hali içindeyken t.s. eliot'ın macavity the mystery cat şiiri eğlenceli ve muzip tarafıyla beni yakaladı. macavity mahallenin yaramaz ve hınzır çocuğu gibiydi; ardında iz bırakmayarak oluşturduğu gizem de cabası. üstüne müzikalde macavity'nin anlatıldığı sahneleri izleyince daha da sevimli bulmuştum: tık ve tık. ancak maalesef müzikaldeki macavity hiç o kadar sevimli değil. o nedenle onun linkini paylaşmıyorum*. aslında macavity müzikaldeki gibi kötü ve ürkünç bir karakter değil, gizemli ve yaramaz sadece.

    hayatın akışı içinde düzen ve kurallar zaruri ve güzel elbette. ancak düzen de bazen çok sıkıcı oluyor. arada tekdüzeliği ve kendimizi varlığına inandırdığımız pembe dünyaları bozan şeyler de gerekli değil mi? şiirde yasaları ve düzeni korumaya çalışan koca koca devlet adamlarının macavity karşısındaki şaşkınlığı ve çaresizliği çok hoş. dışişleri, donanma ve istihbarata kadar varmış ünü; karıştırmış hepsinin işlerini ve peşine koşmuş.

    kısacası, kusursuzluğu yakalamaya çalışan insanoğluna varlığıyla acziyetini hatırlatan bir kedidir, macavity.
  • bir takım ortak dertleri paylaştığımız hemşirem. sözlüğün bana en güzel armağanlarından, gönlü pek güzel yazar.

    bir gün oturup bakla ayıklayacağımızı bu esnada da emirgan tarafında falan huzurevi bakacağımızı ümit ediyorum.* sonrasında ne stres kalacak ne bi’ şey..

    kendisini t. s. eliot sevmesinden ötürü ayrıca severim.
hesabın var mı? giriş yap