marianne moore
-
1887-1972 yılları arasında yaşamış olan modern amerikan şairi. sanıldığı gibi imgeci* bir şair değildir. şiirsel bir anlatımdan çok düzyazınsal* anlatımı tercih etmiştir. az ve öz kelime kullanımı, sade direkt ve sakin anlatımı ve pound* gibi idiogram ve juxtaposition kullanımıyla tanınır. şiirlerinde tek kıtada teknik açıdan bir duygu bütünlüğü yoktur, anlam sürekli olarak diğer kıtaya kayar. alıntı* yapar ve gerekçesi de kelimeler üstünde hak iddia etmek istememesidir**. kendini hayalgücünün * edebiyatçısı şeklinde tanımlamıştır*.
-
denizlili bishop, moore'a yazdığı davetiyede şu noktaya sıkça değinmiş:
"...on this fine morning,
please come flying..."
(bkz: yetiş bacım) -
"ted'in* şiir kitabı --- the hawk in the rain --- harper's ilk basım ödülünü, hem de şu jüriyle kazandı: w. h. auden, stephen spender ve marianne moore!" sylvia plath - the journals of sylvia plath
[bütün kibrimle, beni (ted'in* ingiltere'nin ve bütün sömürgelerinin şairi olacağı üzere 'amerika'nın kadın şairi' yapmaya yetecek mısraları yazdığımı sanıyorum. rakiplerim kim? geçmişte - sappho, elizabeth barrett browning, christina rossetti, amy lowell, emily dickinson, edna st. vincent millay - hepsi ölü. şimdiyse edith sitwell ve marianne moore, yaşlanan devler ve şiir melekleri. phyllis mcginley liste dışı - hafif şiir: kendini sattı*. daha çok: may swenson, isabella gardner ve en yakın rakip, adrienne cecil rich - ki o da bu sekiz şiirle gölgede kalacak: istekliyim ben, içim içime sığmıyor, yeteneğimden eminim, sadece bunu öğrenmek ve öğretmek istiyorum -] agy
"(...) benim geleceği gören melekelerim özgürlüğüne çoktan kavuştu ve sabırsızca ber şeyi yazmak ve marianne moore, wallace stevens gibi isimleri okumak için çekiştiriyor, dengemi bozuyorlar - bir anda umursamamaya başlıyorum - "the wasteland*" nasıl giderse gitsin - ben çoktan başka bir aleme geçmişim bile - ya da iki alem arasındayım; biri ölü, diğeri doğmak için ölüyor." agy
"büyük bir hayranlık duyarak elizabeth bishop okuyorum. onun bu hoş özgünlüğüne, asla sabit değil, aksine akıcı, vaftiz annesi marianne moore'dan çok daha ağız sulandırıcı oluşuna hayranım." agy -
la fontaine masallarını fransızcadan ingilizceye çeviren amerikalı şair. bu konuda ezra pound'dan destek görmüştür.
devrinin parlak yazarlarını ağırlayan the dial dergisinin editörlüğünü yapmıştır. şiirlerinde hayvanlara müracaat etmiş bunun için de sık sık new york * hayvanat bahçesine gidip gözlemlerde bulunmuştur. tabiat temalı şiirlerinde çocukluğunu bir dönem pensilvanya'nın carlisle şehrinde geçirmesi ve ressamlığa ilgi duymuş olması etkilidir denebilir. -
to an intramural rat
you make me think of many men
once met, to be forgot again
or merely resurrected
in a parenthesis of wit
that found them hastening through it
too brisk to be inspected. -
"ihmaller tesadüf değildir" demiş kişi.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap