• tiyatro ve sinema, genelde erkekler icin tasarlanmi$ sanatlardir. genelde bir aktorun kendini kanitlayabilecegi, uygun, duzgun roller bulmasi bir aktrise oranla cok daha kolaydir. ornegin, leonardo dicaprio bir yilda iki cok ba$arili rolde gorunebilirken* *, aktrislerin bu $ansi bulmasi, adlari meryl streep bile olsa cok azdir. bunun konu darligina paralel ve hatta seri bicimde bagli bir diger sebebi de kadinlarin kendilerini gosterebilecekleri ya$ araliginin genelde erkeklere gore daha kisitli olmasidir. sonucta, aktrisler inanilmayacak kadar ba$arili oyunculuga sahiplerse birkac yilda bir gercekten cok iyi bir filmde ba$rol oynayabilirler; ancak bu aktrislerin de adlarinin meryl streep, dame judy dench, helen mirren, emma thompson, emma watson $eklinde ba$layip giden cok kisa bir liste olu$turmasi, ornegin degeri tarti$ilmaz oyuncu maggie smith'in sadece harry potter'da kendine yer bulabilmesi, dame judy dench'in james bond'un patronu olmaktan bikip usanmamasi durumu aciklar herhalde.

    i$te marvin's room(1996), bu $artlar altinda oncelikle bir aykiri tiyatro eseri, sonra da aykiri bir film olarak kar$imiza cikiyor. hem piyes, hem yine yazari scott mcpherson'in bizzat yazdigi film senaryosu, bir "kadin filmi"ni veriyor bizlere. ana karakterler kadin, anlatilan oyku gundelik hayatta, insani gozya$larina bogacak bir ak$amustu pembe dizisi kivamindan cok uzak, ana karakterlerin dunyayi algilama bicimleri kadinca, hatta erkekler (robert de niro'nun doktor wally'si, leonardo dicaprio'nun hank'i) kadinlarin ili$kilerinin boyutlarini, karakterlerinin derinliklerini gosterebilme amacli aksesuarlar olarak kar$imiza cikiyor. i$te sirf bu yuzden bile marvin's room cok onemli bir yapit, hem tiyatroda hem sinemada. ustelik, ornegin breaking the waves'den cok daha rahat izleyebiliyorsunuz bunu. sanirim bu filmin bana hatirlattigi ve e$deger iyilikteki film, kiyaslanmasi ve birlikte siniflandirilmasi gereken film yani, the winter guest(1997) olmali. emma thompson ve annesi rolundeki phyllida law (ve marvin's room'daki dicaprio'nun bir cins kar$iligi olarak sean biggerstaff) bu filmdeki meryl streep - diane keaton ikilisine denk bir oyun ve oyunculuk icindeler.

    ote yandan, yani bir "kadin filmi" olmasinin yanisira, marvin's room bir de inanilmaz, mukemmellik seviyesinde oyunculuklari gozumuzun onune seriyor ki "tadindan yenmez bir oyunculuk $oleni" tanimlamasi az bile gelebilir. meryl streep, diane keaton, ruth teyze rolundeki gwen verdon mukemmel bir sinerji icinde inanilmaz bir oyunculuk sergiliyorlar. o kadar ki bunlarin "gibi yaptiklarini" unutup bir reality tv olayi izliyormu$casina odaklanabiliyor filme izleyici. robert de niro ve ikinci cok ciddi rolundeki leonardo dicaprio'nun da son derece ba$arili oyunculuklari filmi gercekten cok, cok onemli bir oyunculuk gosterisine ceviriyor. bu arada, dicaprio'nun ciddi rollerinde son yillarda iyice ortaya cikan alninin ortasinin kiri$masi eyleminin de ta o zamandan beri var oldugunu gormek de ilginc bir detay oldu.

    bir de, marvin's room filmini marvin's room oyunundan ayiran en onemli ozellik, bizatihi marvin'in kendidir: oyunda marvin'i asla gormeyiz, arka planda, sahne arkasinda biryerlerde arada biri oflar inler, arada da tavana aynadan marvin eglensin diye yansitilan i$iklarin oyununu goruruz. filmde ise, marvin, epeyce gorunen, yaninda, onunde olaylarin aktigi bir karakterdir. basit gibi gorunse de filmi daha gercekci, daha varit* kilan bir detay bu da.
  • aile toplumun en kucuk yapitasidir. ilkokul 3, hayat bilgisi dersi. aile toplumun yapitasi ise toplu yasam seviyesinin dustugu, bireyselligin one ciktigi, bu dusus uzun suredir devam etmesine ragmen aile kavrami, onem (yani nitelik) ve yasamda kapladigi alan (yani nicelik) olarak kuculse de nasil ayakta kalabiliyor ? iste film bu soruya cevap veriyor, aileyi aile yapan fabrika ayari kan bagi mi yoksa zamanla kurulan sosyal baglar mi ? bizim meshur sevgi emek isterimize kadar ilerleyebilecek, aileyi aile yapanin yani fertlerinin gunahlarinin af edilmesini saglayan kan bagidir ama sevilir kilan emektir diyecek, seyredenlere de dedirtecek bir filmdir diye dusunuyorum. gerisi spoilerin icinde.

    --- spoiler ---
    ailenin tum fertleri arasinda kan bagi olmaz. anne ile cocuklari arasinda olur, baba ile cocuklari arasinda olur ama anne-baba arasinda olmaz. anne, babadan mutesekkil ailelere o yuzden aile demeyiz, sadece cift deriz. cocuk oldugu anda aile kavrami ortaya cikar ve gundemin bas kosesine oturur.

    annenin cocuklarla, babanin cocuklarla iliskisi birbirlerinden farkli dinamiklerde seyreder. ortak noktalari olsa da annenin gorevi ve oynadigi rol babadan farklidir. anne ile kurulan diyaloglar ve yasanan veya yasanabilecekler de babaninkilerden farklidir. anne, baba arasinda farkliliklar vardir. farkli ailelerdeki anneler arasinda da farkliliklar vardir. tek ortak gercek cocugun cogunlukla annenin, biraz da babanin, eline hamur seklinde geldigi ve annenin, biraz da babanin, bu hamuru yogurdugudur. bu nedenle cocuk kendi hayatindan duydugu memnuniyetsizligi ailesine yansitabilir, cunku onu yoguran onlardir, begenmedigi onu o yapan ailesidir.

    filmimizde hem hank, hem de meryl streep bu memnuniyetsizligi nesil farkiyla yasadilar ve ailelerine sert tepkiler gostererek yasattilar. meryl cocugunun memnuniyetsizliginden dogan tepkilere ciddi sekilde maruz kaldi. fakat meryl'den once oglu fark etti, yoguran elin aslinda gunahsiz oldugunu ve tek gercek olan seyin yoguranin beklentisizce kendisinin iyiligini istedigini ve sonunda halasinin yaninda kalmak icin dondu. hank dunyada herkesin cikarci oldugunu ve kendisinden bir seyler istedigini dusunuyordu, fakat geldigi noktada 10'dan az senesi kalmis halasi ve ailesinin beklentisizligine ikna olmustu. ve onunla beraber meryl de fark etti, yasamak istedigim hayat bu degil dedidigi anda oglu halasinin evine, hasta halasina, buyukanne, buyukbabasina bakmak icin geri donunce elin gunahsizligi fark etti.

    cocuklar ve ebebeynler karsi karsiya kalmak ve birbirlerini anlayamamak ve birbirlerini yipratmak durumundalar. ailenin tanimi geregi bu kacinilmaz. arkadasi dediginiz hicbir kimse diger bir baska kimseyi dogumundan olumune kadar yaninda kalmayi gonulden arzulamiyor, arzulayamiyor. aile fertleri icinse durum farkli, kan bagi olanlar arasinda durum farkli. bu acidan bakinca kadinlarin neden sperm bankasindan cocuk yapmaya kalktiklari anlasilabilir belki veya sirf cocuk yapma amaciyla nasil evlendikleri. esle kurulan iliski, cocuklarla kurulan iliskinin yaninda cok zayif ve hatta son derece gecici, sanki bir parfum gibi ucup gidici.

    aile dedigimiz bu yapi cok da saglikli degil ama saglikli olmasi da gerekmiyor. saglikli iliski daha az gorustugunuz ve daha az catisma yasabileceginiz kisiler arasinda olmali, ornegin kosedeki gazete bayii amca gibi. gazetenin ekinin vermeyi unutmazsa tamamdir. peynir alirken bile tezgahtarla daha zorlu bir iliski icinde bulunuyoruz. arada kotu cikiyor peynir. esnaftan bir tek gazete bayii her zaman, herkese ayni hizmeti vermekte ve sorun yasatmamakta. cocugun musteri gibi hizmet aldigi ve kisiligini ve algisini olusturan anne-baba ikilisiyle catismalar yasamasi ve memnuniyetsizligi kacinilmaz gibi.

    konu dagilmakta, sonuc olarak aile zor ve sorunlu bir yapi, aileyi bir arada tutan tek guc annelerin sonsuz affedici olmalari ve cocuklarin filmimizde gordugumuz gibi kendilerinin yoguran elin yanlis da yapsa dogru da yapsa gunahsiz oldugunu nihayetinde gormeleri.

    filmimizde meryl'in esinden ayrilmasina sebep esinin ve meryl'in cok sevdigini ogrendigimiz esinin cocuklarina fiziksel siddet uygulamasiydi. oglu annesine olan tum tepkisine ragmen annesinin kendisini korumak icin bu bilgiyi bugune kadar kendisinden sakladigini ve bu sebepten sevdigi esinden ayrildigini ve bu yuzden hayatini yoluna koyamadigini ve onu birbirlerine cozulmez baglarla dolanmis balik oltalari gibi bircok duyguyla beraber sevdigini duydu. herhalde inandi ki gunahsiz ele, hatta ellere geri dondu diye dusunuyoruz.

    --- spoiler ---
  • çocukluğumda televizyondan videoya kaydetim sık sık izlediğim filmdi kendisi leonardo dicaprio sebebiyle. fakat şimdi şimdi düşününce duygusal açıdan ne kadar mükemmel bir film olduğunu keşfediyorum. o zamanlar leo'nun gözü, saçı, kaşı, gülüşü derdim şimdi ise meryl streep'in bir mimiği, diane keaton'ın bir ifadesi çekiyor bu filme. ayrıca ergenlik döneminin simgesini taşıyan bir filmdir kanımca. hank'in yapmış olduğu dikkat çekme davranışlarını çoğumuz farklı dönemlerde sergilemişizdir. insan açıklaması zor bir şekilde o tepkileri ve sebebini anlayabiliyor.

    izlenmesi gereken fakat çok ihmal edilen bir film olduğunu düşünmekteyim.
  • hasta ve bakıma muhtaç bir baba ve biri sorumluluğu üstlenip ailesinin yanında kalmış diğeri ise çeşitli nedenlerin ardına sığınarak uzaklara gitmiş iki kız kardeş ekseninde hastalıkları ve aile bağlarını sorgulayan film.

    diane keaton ve meryl streep'in karakterleriyle bütünleşerek usta oyunculuklarını konuşturdukları filmde özellikle de bessie'nin kızkardeşine haklı olarak tepki gösterdiği, gidişini sorguladığı ve başındaki peruğu sıyırdığı sahneler çarpar seyirciyi. ortada bir hasta ve bakımı varken yalnız bırakılan ve sorumluluğu tek başına üstlenmek zorunda kalan kişilerin buruk hislerle seyrettikleri filmlerdendir ayrıca.
  • robert de niro doktor rolundedir.diane keaton losemi oldugunu ogrenir.olaylar gelisir!
    1996 yapimi cok iyi bir dram.
  • bireyselliğin öne çıktığı, sosyal ilişkilerin, aile bağlarının önemini yitirdiği günümüz insanına karşı oldukça vurucu gelecek bir dramdır.
    özellikle aile bağlarının abesliğini sorguladığım ve kimse kimseye bakmak zorunda değil herkes kendi yaşamından mesuldür şeklinde direttiğim şu günlerde (bkz: o işler pek öyle olmuyor aslında) dedirten, karmaşık duygulara sebebiyet veren ve aile sevgisinin insandaki bağımsızlık isteğini bile domine edebileceğini gösteren filmdir.
    nihayetinde kişinin "öyle bi durumda ben de bakarım abi ayıbediyosun." demesi kaçınılmazdır.
  • tanım: jerry zaks yapımı 1996 tarihli amerikan drama filmi. tavsiye ederim.
    konusu:
    hasta babasına bakan bessy ve ailesinden uzakta yaşayan lee'nin tekrardan biraraya gelmesinin hikayesi. bessy lösemi olduğu için ilik nakline ihtiyacı vardır ve bu 20 yıldır görüşmediği kardeşi lee'yi çağırmasına sebep olur.

    --- spoiler ---
    hank'in aslında iyi bir kişi olmasına rağmen annesi lee'nin ona kötü davranması ile agresif, şiddet eğilimli biri olmasının hatta evini yakıp akıl hastanesine kapatılmasının ardından teyzesiyle kurduğu iyi ilişkiler ile zaman içinde değişmesi gösteriyor ki insanın karakteri çevresiyle doğrudan ilgilidir.
    --- spoiler ---
  • lee(meryl streep)in ufak oğlanın kırıntı dökmemek için cipsleri ağzına sıkıştırdığı sahne ile hatırlanan film.
  • drake 'in en beğendim musikilerinden biridir. altyapısı çok sağlam bu şarkının. bu dallama ara sıra güzel işler yapıyor.

    (bkz: passionfruit)
    (bkz: don't matter to me)
    (bkz: one dance)
hesabın var mı? giriş yap