• 2012 yılının temmuzunda tanıştım ben mondial'le. tanışmaz olaydım. lanet olsun o güne...

    bu sene içerisinden hayatımda ilk defa tatile yurt dışına çıktım ve italya'ya gittim ayıptır söylemesi. roma'da 1 günlük vespa kiralama deneyimini yaşayınca motor zehri kanıma girdi ve istanbul'a döner dönmez bir motosiklet almanın planlarını yapmaya başladım. pek çok markayı ve modeli kabaca araştırdım ve fiyatı ile tipini makul bulduğum için bir mondial 150 znx motor aldım. o zamandan itibaren de tabiri caizse hayatımın içine sıçıldı.

    motoru aldığımda plakası ruhsatı falan çıkmamıştı haliyle ve ben o haliyle teslim aldım bayiden. ruhsat işlemleri bir kaç gün sürecekti ve ben o arada işyerimin orda bir süre biner, pratik yaparım diye düşündüm. bu kısmı çok uzatmak istemiyorum; motorun ruhsatı için beklediğim 4-5 günlük sürede 3 kere çalışmayarak arıza verdi. her seferinde aldığım bayiyi aradım ve bir servis aracıyla motoru alıp tamir edip geri bıraktılar. bu arızaların ise montajdan kaynaklı, basit şeyler olduğunu, herkesin başına gelebileceğini söylediler. benzin hortumu katlanması, sigorta gevşekliği vs. gibi...

    motorumun plakası çıkıp da arızaları da hallolunca ben roma'daki hevesime yeniden kapılıp yollara attım kendimi. 20-30 km uzaklıktaki yerlere kısa sürüşler yapmaya başladım. ilk bikaç yüz km sıkıntı çıkmadı ancak sonra bi gün otobanda giderken aniden gaz kesilmeye başladı. motor, filmlerdeki benzini biten otomobiller gibi pat pat şeklinde sesler çıkararak, kesik kesik ilerliyordu. o şekilde kendimi servise kadar attım. gene sorun etmedim ve arıza halledildi hesapta. bikaç parça değişti vs.

    ben tekrar heveslenip üstüne atlayıp gezmeye başladım ancak anlayacağınız üzere bu yolculukların hepsinde hevesim kursağımda kaldı nerdeyse. bir seferinde motorun freni boşalmaya başladı. düşünsenize otoyolda 80-90 km hızla ilerliyorsunuz ve frene bastığınızda tutmuyor! allahtan bikaç pompalamayla düzeldi de ölüm riski yaşamadım. biraz panik birisi olsaydım çok daha kötü sonuçlar olabilirdi.

    başka bir gün ön frenden ve egzostan tuhaf sesler gelmeye başladı. gene aynı servise götürdüm ve motoru bıraktım. henüz daha 1000 km dahi olmamışken balatalar ölmüştü. ahahhahahaha evet komik di mi? garantiden değişti bu. egzos işi ise hiç de basit diildi!

    ustanın söylediğine göre tekerlek mili eğriydi ve bu balans yaparak bilya dağıtmıştı. bilya dağılması da işi daha da bozarak egzosu patlatmıştı. garantiden kooomple değişti bu parçalar ama ne yazık ki sıkıntı bitmedi.

    özetle şu an hatırlayamadığım sayıda seferde yolda kaldım ben mondial'le. bu motoru ben 0 (sıfır) km aldım ve daha 4000 km'ye dahi ulaşamadım. şu an motorumun marşı tekliyor (zaman zaman çalışmıyor), arka freni halen zaman zaman boşalıyor ve sanırım varyatöründen tuhaf sesler geliyor.

    yarın gene servise bırakıcam ve artık geri almak istemediğimi söyliycem. ne yaparlarsa yapsınlar ve bana geri vermesinler bu motoru artık. daha da tamir ettik al derlerse servisin kapısının önünde üstüne benzin döküp yakmayı planlıyorum. gerçekten mondial markası benim motor hevesimi çok kırdı. arkadaş ortamlarında alay konusu olmama sebebiyet verdi.

    bana sorunlu motosiklet satan bu insanların yanına bunu bırakmamaya karar verdim ben de. sesimi duyurabileceğim her yerden duyurucam ve insanları bu markaya yanaşmaması konusunda ikna edicem. ekşi teker grubundaki yüzlerce motorcu arkadaşıma da bu yönde tavsiye vermelerini önericem.

    allahlarından bulsunlar...
  • tofaş'ın motosiklet camiasındaki karşılığıdır. yani nasıl bir tofaşk varsa bir mondialşk de vardır. mesela bende 125 kt'si var mondial'in. 6 senedir her türlü cefama katlanıyor. bana mısın demedi. yeri gelir bir kros olur, keçi gibi zıplar hoplar çamurda, dağda taşta; yeri gelir ceylan gibi süzülür asfaltta. görenlerin hayret, şaşkınlık ve gıpta ile baktığı bir markadır.
  • bu yaz beni istanbul'dan kuşadası'na kadar sırtında götürüp geri getiren, adam gibi kullanınca fazla sorun çıkarmayan, hali vakti daha fazlasına yetmeyenler için ideal bir başlangıç motosikletidir.
  • 3.5 litre benzin ile 190 km yol gittiğim motosikletimin markası.

    edit: 97 cc, cub.

    edit 2: kendisi 100ukh modeli ve 25000 km'ye yaklaştı! motoruna anahtar değmedi.

    yukarıdaki veriler şehir içi trafiği çok olmayan yollarda, ortalama 40-50 km hızla, tek kişi + ara sıra arka çantadaki 20+ kg yük ile test edilmiştir. yollar genellikle düz idi.

    kısaca altınızdakinin kısa mesafelerde güzel bir 2 nokta arası aracı olduğunu düşünüp, bakımlarını aksatmazsanız, yağını 1000 km'de bir değiştirirseniz, çok fazla zorlamazsanız (75 km hızın üzerine çıkmayın) bu ufaklık da sizi üzmez, her yere getirir götürür, kolay kolay arıza vermez. minnacık bir hava soğutmalı motoru var, çok sıcak havalarda uzun yol yapacaksanız da 50-60 km'de bir 10-15 dakika dinlendirirseniz motor şişmez, sıkıntı yaşatmaz.
  • parçaları çin halk cumhuriyeti'nde üretilen, türkiye'de montajı yapılan motosiklet markası. motorları çin halk cumhuriyeti şirketleri olan huanan ve lifan'dan tedarik eder. sağlam bir kar geçirip türkiye halklarına satar. yine de hayatında motosiklet kullanmamış adamların "aman abi çin malıysa çöpe at" tarzı laflarını dikkate almayın. bakımını adam gibi yapar, adam gibi binerseniz gönül rahatlığıyla binebilirsiniz bu motorlara. özellikle cup tarzında ihtiyacı fazlasıyla karşılayan motorlar getirmektedirler. benzerleri için:

    (bkz: kuba)
    (bkz: motoran)
    (bkz: kanuni)
    (bkz: belderia)
    (bkz: kadırga)
    (bkz: yuki)
    (bkz: asya motor)
    (bkz: çelik motor)
  • http://www.ugur.com.tr/mondial/ adresinden modellerine ve tavsiye edilen satış rakamlarına ulaşılabilicek yeni motosiklet markamız. ilk etapta uğur derin dondurucu bayilerine bayilik verilecekmiş ayrıca martın ortasında motosikletler satışa sunulacak...
  • şimdi size neden mondial dahil olmak üzere çin menşeili motosiklet almamanız gerektiğini açıklayacağım. keşke benzer mantıklı bir açıklamayı ben motosikletimi almadan önce internette yazan olsaydı. herkesin ağzında "çabuk dökülüyor" lafından başka bir şey duymayınca "tabii, motora özen göstermezseniz dökülür aq" diyerek gittim 1 adet mondial revival 50 cc aldım. 3 aydır sahibim kendisine. kullanmadığım zamanlarda branda ile korudum ilk haftadan itibaren. rodajını itina ile yaptım ki 50 cc motor için ilk 150 km 30 ile gidilmesi demek bu da. ve evet yaptım. peki gelelim 3 aylık kullanım sonucu vukuatlara?

    1) motor bir sabah durup dururken çalışmadı, zor bela çalıştırıp servise attım kendimi, sonuç?
    motorun montajını yaparlarken elektronik kablolardan birine vida saplamışlar. bu da komple elektronik tesisatı yakmış. 2 adet fren maneti müşürü, ateşleme taşağı(adı buymuş), değişti (50 tl). ben motoru ayak marşıyla çalıştırayım derken, orada 1 tl büyüklüğünde bir parçayı kırmışım. onun için de komple debriyaj tabağı değişmesi gerekiyormuş, değiştirmedim, iptal ettirdim, en kısa zaman değiştireceğim (110 tl).

    2) motorun aldığım günden itibaren kalkışı sırasında demir sürtme sesi geliyor, hala her gösterişimde normal deniyor.

    3) istanbul/beşiktaş'da oturuyorum, en yakın servis 18 km uzağımda. gi-de-mi-yo-rum. bıktım da ayrıca.

    4) az yakar diye umut ettiğim motor 100 km'de 3.5 litre benzin içiyor sağolsun.

    5) motoru teslim alırken, montajda sağ tarafın tırnaklarından birisini kırmışlar, ses yapıyor, il değiştirdiğim için gidemiyorum aldığım yere, burada yaptırmak istersem 100 tl.

    6) motor marştan sonra gaz vermeden çalışmıyor, başta ona da normal dendi, normallik değişmeyince sibop ayarı yapacağız dediler, biraz önce servisten çıktım, kısmetse yarın motoru bırakacağım, sibop ayarı yapılacak.

    üstte yazdıklarımın hepsinden ayrı, malzeme kalitesi diye birşeyle tanıştım. evet bildiğiniz aletin üzerindeki materyalin dayanıklılığı. mondial için bu 0'a yakın, her parça inanılmaz narin, dikkatle kullanmama rağmen başıma bunlar geldi. siz siz olun, kaliteden şaşmayın, bu 3 ayın bana maliyeti 300 tl. 3 ayda 300 lira gitti, bakalım daha ne kadar gidecek. aynı motorun peugeout versiyonu 5.000 tl, pahalı mı? evet, ancak 1 kere alırsınız, kafanız rahat eder, ya da honda, belki 2000 tl fazla ama, en azından uzun ömürlü. sizi servisle arkadaş etmeyecektir.
  • motosiklet bilgi ve becerinizi geliştirmeniz için 2.el almanız gereken motosiklet markası. sürekli bir yeri arıza verir, kayıştır, benzin hortumu, buji, akü, fren teli, krank, amortisör nasıl değişir, tamir edilir vs tecrübeniz olur. bir nevi staj gibi düşünün.
  • kullanımı çok kötü olan, dayanıksız ama ucuz motorsiklet.. scooter'larının ucuza yüksek cc ile satışı sonrası bol satış sağlamış ama kalitesiz olduğu için pek uzun sürmeyecek bir tanınmışlık elde etmiştir.. güzel görünümleri kadar, dayanıklı da olsalar belki bir marka olarak adlandırılabilirler..

    bir scooter'ında olası yaşanacak problemler:
    -koltuk altı gözünün kapağı bozulabilir
    -dikiz aynası çok kolay bozulabilir (vidası gevşiyor filan)
    -torpidosu anahtarsız da açılabilinir
    -yolcu arkalığı kırılabilinir

    üç kuruş daha çok verip, daha dayanıklı ürünler denenmelidir..
  • uğur derin dondurucu firmasının ithal çinden getirdiği fason motorlora koyduğu marka. modelleri 50 tt,125 mt, 150 zat, 110 ft, 125 kt, 150 ut ve 250 mct. çin işi olduğuna bakmayın, hepsi oldukça kalitelidir, piyasada yer alan diğer çin motorlarından daha kalitelidirler. özellikle 250 mct cruiser modeli ile 125 mt modeli fiyat/performans/kalite açısından beğeni kazanmıştır.
hesabın var mı? giriş yap