• taleworlds'ün yeni oyunu olacak gibi duruyor, mount and blade'in hikaye katılmış hali olacakmış ve tahminlerime göre harita modu olmayacak, sadece kendi karakterimizle takılcaz.
  • yeni mount and blade oyunu. screenshotlarda bir adet yeniçeri falan var.
  • mount and blade warband efsanesinden sonra beni tekrar heyecanlandırmış oyun.
  • her mount and blade oyunu gibi başında saatler gerçirmemize sebep olacağı kesin bu oyunun. tanıtım videosuna bakılırsa herkesin ortak isteği olan grafiklerin geliştirilmesi bu sürümde yapılmış gibi gözüküyor. oyun brirazdan çıkarsa da sanırım çıkış tarihi ertelenmeden çıkmış nadir oyunlardan birisi olacak.
    birde her sürümü tam ders çalışılması gereken dönemde çıktığından da yapımcıları bolca küfür yiyor olabilir *
  • "mount & blade çağ atlıyor

    bugüne kadar ülkemizde video oyunu yapmaya cesaret eden gözü kara bir çok insan çıktı. bu insanların hayat verdiği oyunların hepsi de türkiye'de emekleyen sektörümüz için kilometre taşları olmuşlardır. oyun yapımcıları arasında ayrı bir yeri bulunan armağan yavuz ve taleworlds ekibinin el emeği göz nuru oyunları mount & blade, son yıllarda dünya çapında yakaladığı başarılar ve aldığı ödüllerle bir pırlanta gibi göz alıyor. neyse ki medahar-ı iftiharımız taleworlds entertainment bu başarılarla yetinmiyor ve seriye “with fire and sword” yada türkiye’de yayınlanacak versiyonuyla “ateş ve kılıç” adında yeni bir oyun ekliyor.

    aslında yeni oyunu tamamen yerli ürünümüz olarak adlandırmak pek doğru olmaz. tamamen taleworlds'ün grafik ve fizik motorunu kullanacak olan oyunun yapımında üç farklı geliştirici ekip çalışıyor. studio sich, snowberry connection ve taleworlds entertainment'ın ortak yapımı olan oyunun dağıtımcılığını ise polonya'da cd project (the witcher), avrupa ve ülkemizde de paradox interactive üstlenecek. oyun, polonyalı yazar henryk sienkiewicz'in 1884'te yazdığı üçlemenin ilk kitabını esas alan hikâyesiyle 5 ırkı karşımıza çıkaracak. polonya, kazaklar, rusya, isveç ve osmanlı'nın egemenliğinde bulunan kırım hanlığı gibi gerçek millet ve halkların bulunduğu oyunda önceki oyunlarda olduğu gibi taraf tutabilecek veya başına buyruk bir güç olarak önümüze gelen herkesle düşman olabileceğiz. yine de romanı okuyanlar dilerlerse sienkiewicz'in yazdıklarını baştan yaşayabilecekleri bir hikaye akışı ile karşılaşacaklar. açık dünya haritası ve birden fazla oyun sonu ile kendi hikayenizi yazmak da sizin elinizde, orijinal esere bağlı kalmak da.

    sıradan bir köylü olarak başlayacağımız oyunda halktan ve yerel liderlerden alacağımız görevleri yerine getirerek hem para kazanacağız, hem nam salacağız. zamanla köyler, şehirler fethedebilecek; derebeylerine, krallara meydan okuyabileceğiz. oyun haritası gerçek dünya haritası olduğundan kapsadığı alan içerisindeki bütün önemli şehirleri gezebileceğiz. üstelik bu şehirler önceki oyunlar gibi birbirinin aynı mekânlardan değil. hepsi içinde bulunduğu toprakların kültürüne uygun mimarilere sahip sokak ve yapılardan oluşacak. önceki oyunlardaki gibi her gittiğimiz yerin aynı olması gibi bir durum söz konusu değil.

    köyler ve şehirlerdeki kişiselleştirmelere biz de katkıda bulunabileceğiz. elimize geçen şehirlere yeni binalar kurup bu binaların avantajlarından faydalanabileceğiz. mesela üniversite kurup daha fazla ve daha tecrübeli askerler üretebilecek, demir ocakları kurup daha kaliteli silahlar edinebilecek, banka kurup borç alabileceğiz. oyunun ekonomi sistemine değişik bir hava katacak olan bankalar, başımıza bela da olabilecek. eğer bütün ekonomik yaşamınızı banka kredilerine bağlar ve ödeyemezseniz büyük ihtimalle çuvallayacaksınız demektir. çünkü bankalar borcunu ödemeyenlerin başına ödül koyacaklar. uzun müddet borcunuzu ödemezseniz ödül avcılarından paçanızı kurtaramayabilirsiniz.

    editör'den
    şehirleri istediğimiz gibi kalkındırabileceğimiz gibi yanımızdaki birlikleri de geliştirebileceğiz. zamanla askerlerimize daha iyi zırhlar, daha güçlü silahlar verebilecek ve savaşa başlamadan avantaj yakalamaya çalışacağız

    kalradya topraklarından gerçek dünyaya geçişimizi oyunun sunacağı en büyük yenilik olacağını düşündüyseniz, daha iyi bir haber verelim: artık baruta sahibiz. yeni oyunun adındaki “fire” kelimesini bu baruta borçluyuz. 16. yüzyılı anlatan hikayesiyle ateşli silahlara geçiş dönemini yansıtan oyunda ok, yay ve kundaklı yay gibi menzilli silahların yanında tabanca ve tüfek gibi ateşli silahlara da sahip olacağız. hatta ilk dönem el bombaları bile emrimize amade olacak. bu silahlar sayesinde atlı birliklerin yayalara karşı olan ezici üstünlükleri bir nebze olsun azaltılacak. üzerinize doğru hızla gelen bir atlıyı iyi bir atışla tek mermide yere sermek mümkün olabilecek. yay veya taş kullanmaktan daha zevkli ve tatminkar olacağı da şüphesiz. yalnız ateşli silah kullanmanın oyunu çok kolaylaştıracağını da düşünmeyin. esas alınan dönem için çok genç bir teknolojinin ürünü olduklarından silahların nişan alma sistemleri zor ve tekrar doldurma süreleri uzun olacak. yani diyelim üzerinize gelen atlıyı ilk seferde vurup düşüremediniz. siz silahı tekrar doldurup hazır olana kadar muhtemelen kılıcı böğrünüze yiyeceksiniz. bu yüzden hem yakın mesafe silahlarını hem de uzun menzilli silahları efektif bir şekilde kullanmak zorunda kalacaksınız.

    aslında üyesi bulunduğunuz milletler de silah seçiminizi ve savaşma tarzınızı etkileyecek. oyundaki her ırkın kendine has üstünlükleri ve zayıflıkları olacak. mesela kırım hanlığı at binmede ve yay kullanmada hünerliyken ruslar mızrak, kargı gibi silahları daha rahat kullanabilecek, isveçli askerler de ağır zırhlar içinde daha rahat hareket eden ve bombaları daha etkili kullanabilen bir güç olacaklar.

    savaşlardan söz etmişken biraz da şehir kuşatmalarından bahsedelim. artık şehir kuşatmaları sadece merdiven duvara dayanana kadar ok atmaktan ve vakti gelince de surlara tırmanıp içeridekileri kesmekten ibaret değil. kuşatmalar sırasında içeriden bir muhafıza rüşvet verip gece kapıyı açmasını isteyebilir, şehrin su kaynağını zehirleyip düşmanın direncini kırabilir veya surları havaya uçurup açılan gedikten askerlerimizi içeri sızdırabiliriz. anlaşılan yeni oyunda her açıdan daha bir taktiksel derinliğe sahip olacağız.

    bu tür oyunlar için büyük bir yenilik sayılmaz ama, oyun içindeki diplomasi öğelerine bir de evlilik eklenmiş durumda. fakat önceki oyundan farklı olarak bu defa evliliğin oyuna olan etkisi daha büyük. istersek herhangi biriyle bir aşk evliliği ya da siyasi gücü olan birinin kızıyla sırf çıkar amaçlı bir evlilik gerçekleştirebileceğiz. ittifak kurmanın en basit yolu evlilik olacağa benziyor.

    mount and blade serisine warband oyunuyla giren multiplayer modu, with fire and sword'da daha yeni özelliklerle geri dönüyor. ilk yenilik olarak 7 yeni multiplayer haritasından bahsedebiliriz. ikinci ve en önemli multiplayer yeniliği ise kuşkusuz “komutan modu” olacaktır. bu yeni mod sayesinde artık tek başımıza değil, emrimizdeki ordu ile internetten gerçek rakiplere karşı savaşabileceğiz. aslında warband'de yalnızca tek kişilik oyunda değil multiplayerda da olması olması gereken bu mod with fire and sword ile bilgisayarlarımıza konuk olacak. olsun, sabırsızlanıyoruz.

    mount and blade gibi alternatif bir ortaçağ evrenini gerçek tarihe uyarlayacak olan with fire and sword yeni oyun mekanikleri, taktiksel ve diplomatik seçenekleri, kişiselleştirilebilir oyun yapısı, hikaye akışı ve multiplayer modu ile ana seriyi “hardcore” seviyesine bir adım daha yaklaştırıyor. yine bizi kendine mahkûm edecek bir yapımla karşı karşıyayız anlaşılan. eğer içinizde hala hiçbir mount and blade oyunu oynamamış varsa hemen ilk iki oyunu edinip kendini bu yeni yapıma hazırlamalıdır. oynayanlar oynamayanlara anlatsın, bencillik yapmasın."

    http://mb.playstore.com/…er-ates-ve-kilicla-geliyor

    playstore uzerinden kredi karti veya sms ile 14,90'a cdkeyini almak mumkun. tum taleworlds ekibini tebrik ediyorum. hayal gibi gelen seyleri gerceklestirmeye devam ediyorlar ve umarim boyle surdururler.
    cem sana ayrica selam ederim birader, elinize saglik hepinizin.
  • ne yazık ki büyük hayal kırıklığı yaratmış oyun. forumlarında bile bir hayli tepki var.
  • ulan destek olayım, bizden birileri yapmış, dünya geneli en çok satanlara girmiş diye hayatımdaki ilk orjinal oyunumu aldım (evet övünülecek birşey değil) ama hislerimi özet geçiyorum: hayalkırıklığı

    anadoluya ait bir devlet, istekler o yöndeki osmanlı devleti, eklenmesi için, oyunun o coğrafyada çok satmış olması gerekli sanırım.
  • warband'i uzun sure oynamayip ozleyip de buna baslayinca cok guzel oluyor. tabanca tufek ve el bonbasiyla oynamak gayet zevkli. tarihi arkaplan falan da oyunun havasini biraz degistiriyor. cok farkli ve gelismis bir oyun degil tamam ama zaten fiyati da asagi yukari herhangi bir oyunun ek paketi fiyatinda (steam'de $15 playstore'da 15 tl). 2 paket sigara parasi ve 2 paket sigaradan daha uzun sure sardiriyor kesinlikle (ruzgarda icicen ama). su sigara hesabina da girdik bu muhabbetin cikisi yok artik. fener de sampiyon mu oldu bisi oldu.
  • oyunu genel açıdan incelemek gerekirse bir önceki sürümü olan warband ile hem olumlu hem olumsuz yönde farkları olduğunu görebiliriz. önce olumsuzluklardan bahsedecek olursak mesela önceki oyunda mevcut olan kadın karakterler, evlenmek, aşk meşk olayları ve dolayısıyla kendi krallığını kurma fantezileri bu oyunda tamamen çıkartılmış. bence bu büyük bir eksiklik ki bir çok oyuncunun single player modunda oyunu oynama amaçları bir gün gelişip kendi krallıklarını kurma arzusuydu. bunu sikip atmışlar sağolsunlar. öte yandan bir diğer eksi yön de farkettiğim kadarıyla askerlerin talim yöntemiyle geliştirilememesi. yani önceki oyunlarda köylerden köylüleri topluyordunuz, gün gün, savaştan savaşa koştukça köylüler birer cengavere dönüşüyorlardı. bu oyunda ise illa ki hazır yetişmiş paralı askerleri alacaksınız ki bu askerler de haritanın dört bir köşesinde bulunan dört ayrı paralı asker yetiştirme ocağı gibi bir yerden temin edinilebiliyor. yani es kaza bir savaşta ordunuzun %80'i mefta oldu, yeni asker temin edene kadar cücük kadar ordunuz ile çapulculardan kaça kaça haritada dolaşmak zorunda kalıyorsunuz. ya bu askerlerin temin edilme yerleri fazla olmalıydı, ya da eski sistem devam etmeliydi bence.

    tam bu noktada oyunun asıl amacı olan ateşli silahlar konusuna bir paragraf açmak istiyorum. tamam çok başarılı bir yaklaşım, ateşli silahlar da iyidir güzeldir ama sizce de biraz dengesiz değil mi bu silahlar. warband'de oynarken hemen hemen denk sayıda orduları hatta ve hatta sizden sayıca fazla olan orduları da bir şekilde zorlansanız da kılıçtan geçirebiliyordunuz ama oyunun bu sürümünde hakikatten tüfek icat oldu mertlik bozuldu durumu var. 30 kişi ile 20 kişiye saldırıyorum, yaldır yaldır hücüm ederken çat kafama headshot yiyorurum oturuyorum göt üstüne. yani savaşmak acayip derecede zorlaşmış, düşman maşallah horozlu,çakmaklı tüfek değil de dürbünlü sniper kullanıyor sanki. dolayısıyla savaşlarda esir düşmekten bir türlü oyuna ısınamadım. varsa kurşunlardan kaçmanın neovari bir yöntemi ben de bilmek isterim.

    diğer bir nokta olan oyundaki krallıklar bir çok kullanıcıya dert olmuş ki çoğu kişi memnun değil ülkelerin isimlerinden. arkadaş önceki oyunlarda osmanlı mı vardı, türkler mi vardı ki şimdi osmanlı yok diye çemkiriyorsunuz. önceki oyun calradia denen sikimsonik fantastik bir dünyada geçerken kimse umursamıyordu krallıkları da şimdi oraya isveç konulmuş da niye osmanlı yokmuş diye bağırmanın alemi yok bence. eğer gerçek dünya haritasını kullanacaklardıysa yapabilecekleri pek fazla alternatif yoktu ülkelerin seçiminde. siz de kabul edersiniz ki o dönemde osmanlının toprakları fazlasıyla geniş ve oyuna bunu yerleştirmeye çalışsalar ya ölçeklendirmede ya da güç dengeleri konusunda bir dengesizlik oluşurdu. bence osmanlının dahil edilmemesinin sebebi budur. ha dersiniz ki isveç ne ayak, ben de derim ki paradox kendisine kıyak geçmiş. öte yandan zaten o tarihlerde avrupa coğrafyasına bakacak olursanız belki seçilebilecek ülkeler fransa, avusturya, lehistan, fransa, polonya, rusya olabilirdi ki bu da yine inanılmaz büyük bir coğrafyaya ve ölçeklendirmeye ihtiyaç duyardı. oyunun altyapısı kaldırmaz bu kadar geniş haritayı. neyse sözün özü, ülkelere çok da takılmamak lazım yani, alınan zevke bakalım. zaten adamlar kırım hanlığı adı altında bariz osmanlı figürleri işlemişler lan, onunla yetiniverin şimdilik.

    konuyu çok fazla uzattık toparlamak gerekirse, adından da anlaşılacağı üzere ateşli silahlar dışında pek fazla yenilik vaadetmeyen, hatta bazı güzellikleri de ortadan kaldıran yeni bir oyunla karşı karşıyayız. sanırım paradox&taleworlds ikilisi oyunun sp modundan çok mp modunu düşünerek böyle bir oyun çıkartmış zira mp oyunlarda ateşli silahlar oldukça kullanışlı olabilir. bana soracak olursanız warband'e devam edin derim, ama yine de siz bilirsiniz tabi...
  • eğer elinizde warband varsa almanıza gerek yok. sadece harita değişmiş kalan her şey aynı... insan düşünür oyunu piyasaya sürmeden önce ne yaptım ben, öncekine göre ne ilerleme kaydettim vs... talewords anlaşılan o ki sadece oyunu piyasaya sürmeyi iş bilmiş. benzeri 18 wheels serisinde vardı aynı oyuna iki özellik ekleyip piyasaya sürüyordu şirket. bunlar da aynı yolda ilerliyorlar...
hesabın var mı? giriş yap