• kendini "ben veli'nin oğluyum" diye tanımlar.
  • beni güzel hatırla
    bunlar son satırlar
    farzet ki bir rüyaydım esip geçtim hayatından
    yada bir yağmr sel oldum sokağında
    sonra toprak çekti suyu kaybolup gittim
    beklide bir rüyaydım
    senin için..
    uyandın ve ben bittim
    beni güzel hatırla
    çünkü sevdim seni ben her şeyini
    sana sırdaş oldum dost oldum koynumda ağladın
    yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini
    beni üzdün kınamadım
    alışıktım vefasızlığa el oldun aldırmadım
    beni güzel hatırla
    sayfalarca mektup bıraktım sana
    şiirler yazdım her gece
    çoğunu okutmadım
    sakladım günahını sevabını içimde
    sessizce gittim senden öncekiler gibi sende anlamadın
    beni güzel hatırla
    sana unutulmaz geceler bıraktım
    sana en yorgun sabahlar
    gülüşümü gözlerimi sonra sesimi bıraktım
    en güzel şiirleri okudum gözlerine baka baka
    söylenmemiş merhabalar sakladım her köşeye
    vedalar bıraktım duraklarda
    ne arasan bir sevdanın içinde
    fazlasıyla bıraktım ardımda
    beni güzel hatırla
    dizlerimde uyuduğunu düşün
    saçını okşadığımı üşüyen ellerini ısıttığımı
    mutlu olduğun anları getir gözünün önüne
    anlından öptüğüm dakikaları
    birazdan kapını çalan kişi olabileceğini düşün
    şaşırtmayı severim biliyorsun
    bu da sana son sürprizim olsun
    şimdi seninle yaşanan günleri ateşe veriyorum
    beni güzel hatırla
    gidiyorum

    (bkz: beni güzel hatırla)

    edit:bu şiir için okan savcı'nın da adı geçiyormuş.
  • pervasızca hayatını kaybeden ve türk edebiyatında devrim denilebilcek yenilikler yapmaya çalışan usta şairlerimizden..
  • siirleri ile beni ilk etkileyen sairdir kendileri. okul kutuphanesinden butun siirleri adli kitabini almistim ve geri vermemistim. hatta yaninda kankalari melih cevdet anday ve oktay rifat'in kitaplarini da indiragandi yapmistim. simdi bir arkadasimdalar. ben orhan veli'den gectim, iyi bir baslangicti.
  • zannımca en özgün türk şairlerden biridir.

    genelde şiirleri pek sevmeyen biri olarak bir gün müşfik kenterin tek kişilik oyununa gitmiştim. oyun orhan veli kanık'ın hayat hikayesini anlatıyordu. müşfik kenter'in o müthiş ses tonuyla neredeyse orhan veli'nin bütün şiirlerini dinlemiş olarak oyundan çıktığımda her yerimde orhan veli vardı artık. geçmişte türkçe derslerinde işlediğimiz o sıkıcı, anlaması zor ve soğuk şiirlerden ibaret kafamdaki şiir kavramı tamamiyle değişmişti. artık hep orhan veli düşünüyordum. hatta oyundan çıktıktan sonra babamla girdiğim bakkalda bile oyundan bahsettim. orda da oyundan henüz çıkmış sigara alan bi kadın da orhan veli'nin sigara kutusunun üstüne bile şiir yazdığını söyledi. o an orhan veli saplantı oldu bende. ertesi gün okuldaki ilk işim de kütüphaneden orhan veli bütün şiirleri kitabını yürütmek oldu. tabi bu sadece yirmiden fazla kitaptan birisi. diğerlerini burda anlatmayayim. sonra ben o kitabı o gece sabaha kadar okudum. her şiire aşık oldum diyebilirim. ilk kez bir şiire güldüm, bir şiire hüzünlendim. diğer şiirler gibi kafiye, hece ölçüsü, aruz kasmıyordu hiçbiri. hepsi olması gerektiği gibi sadece duyguyu anlatmak istiyordu. o geceden sonra orhan veli'nin hayatını araştırmayı kendime görev bildim. edebiyattan bu konuyla ilgili dönem ödevi aldım. günlerce çalıştım. en güzel şiirlerini, hayatının en çarpıcı yerlerini sevimli bir şekilde derledim. sınıfa dönem ödevini sunucağım gün çok heyecanlı ve mutluydum. çünkü herkes tanıyıcaktı orhan veli'yi. o gün hoca gelmedi. ilk kez ders boş diye çok üzüldüğümü hatırlıyorum. sanırım bir daha da o ödevi sunma şansım yoktu. tabi herkes mutlu, eğleniyor.birkaç arkadaş bi köşede bir araya gelmiş her birinin elinde birer telefon bir topluluk oldukları halde birbiriyle alakasız bir şekilde mesajlaşıyorlar. gittim onların yanına. her dakika telefon elinde mesajlaşan tiplerden hoşlanmadığım için ters laflar ettim.sonra kavga çıktı. benim hala sinirim geçmemişken yine bir arkadaş geldi; "noldu lan? niye sinirlisin?" dedi.ben onunla da kavga ettim. sonra yine başka bir arkadaş korkarak bana bakıyordu. ona da laf attım. beni en çok anlayan insanlardan birisi geldi yanıma. onu da azarladım. sonrasında okuldan kaçtım artisliğine. gittim evde ağladım. ergenim ya o sıralar. ama sonra geçti buhranlarım. ertesi gün barıştık hepsiyle. orhan da duruyo işte kütüphanede(evdeki). ama şiirleri belli aralıklarla içimden tekrarlarım. hepsi de hala çok güzeldir. çabalamaz ama vurur.

    her zaman, fakat, bilhassa
    beni sevmediğini
    anladığım zamanlarda
    görmek isterim seni de
    annemin kucağından
    seyrettiğim insanlar gibi,
    küçüklüğümde...
  • şiiri düz yazı misali okuyan şairimiz.(garip akımının özelliğidir)
    http://www.kultur.gov.tr/…an_veli_guzel_havalar.mp3
  • sevdiğim insanlara
    kızabilirdim,
    eğer sevmek bana
    mahzun durmayı
    öğretmeseydi

    dizelerinin sahibi şair. kimseye kızamamak benim için bir çeşit aptallıksa da en azından orhan veli'yle paylaştığım bir aptallık olması beni teselli ediyor.
  • korkum, onun da facebook insanları tarafından keşfedilip hergün 3526564545 kişi tarafından şuursuzca şiirlerinin paylaşılması.
  • bilmem ki nasıl anlatsam
    nasıl, nasıl size derdimi
    bir dert ki yürekler acısı
    bir dert ki düşman başına
    gönül yarası desem
    değil
    ekmek parası desem
    değil
    bir dert ki
    dayanılır şey değil

    ekmek parası ve gönül yarasının ötesini, görülemeyeni görüp hayatta kalmış ve bunu anlatabilmiş bir yalvaç, ülkemin şiirini olması gerektiği yere getirmiş, yaşadığı yıllarda ortalığı kasıp kavurmaya başlayan varoluşçuluğu ve ondan çok önceleri avrupanın kalbinde atmaya başlamış romantizmi eşsiz bir biçimde ifade etmiş bir modern zaman peygamberi.
  • bu memleketi yıllar önce çözmüş güzel adam.

    "denizlerimiz var, güneş içinde;
    ağaçlarımız var, yaprak içinde;
    sabah akşam gider gider geliriz,
    denizlerimizle ağaçlarımız arasında,
    yokluk içinde"*
hesabın var mı? giriş yap