• büyük dinlerin halâ taraftar bulma nedeni.
  • kimi eleştirmenlere göre çağımızdaki toplum hastalıklarının asıl kaynağıdır postmodernizm. kırmak, parçalamak, yok etmek, bir şeyi olabildiğince aslından uzaklaşmaktır maksat.
    ama öte yandan, değişime, gelişime, yeni fikirlere karşı koymak ne mümkündür. sıradışılık, geleneksel olana karşı çıkmak cesaret gerektiren şeylerdir, tabi akılcılık, bilimsellik ve estetik öğelerden kopmadığı sürece.
  • çökmektedir.
  • postmodernizmin politik doğruculuk olduğunu bugün öğrendim. 2-3 kere okudum acaba yanlış mı anladım diye. ardıl entryler de epey tuhaf argümanlar içeriyor. toplu bir troll kalkışması olabilir sözlükte. şimdi mesai bitimine az kaldı, herbir saçmalığa cevap verecek olursam işler kalacak. en iyisi derrida'ya orospu çocuğu diyen kim varsa anasını zikerim diyerek entry'mi bitireyim.

    (bkz: sonra uğraşıcam ben sizle)
  • akademik dünyanın en büyük kanserlerindendir. bilime düşmandırlar. daha 1-2 gün önce neden çok aşağılık bir sistem olduğunu yazmıştım.
    (bkz: bilim savaşları)

    bu düşüncedekiler gerçekleri kabul etmezler ve verileri yalan olarak görürler. mesela oecd gibi bir kurumdan veri alıp kullanır ve postmodern düşüncenin savunduklarını eleştirirseniz, oecd kapitalist bir yapı, onun verilerine güven olmaz derler. kendi argümanları ise gerçekliğe değil, kafalarında kurdukları saçma düşüncelere dayanır. mesela darwin'in doğal seleksiyonunu öjenik olarak görüyorlar. bunu duyduktan sonra tartışmayı kesmiştim mesela.

    yukarıda bahsedildiği gibi hem büyük kurumlara baskı yapıyorlar ancak en kötüsü akademinin içinde kanser gibi yayılıyorlar. hastalıklı düşüncelerini yeni öğrencilere aşılayıp, kendileri gibi düşünmeyen ve bilimsel yolda ilerlemek isteyenleri dışlıyorlar. işin en kötü yanı ise her konuda sanki o konunun uzmanıymış gibi konuşmaları. mesela nobel ödüllü bir bilimadamını, nobel aldığı konuda eleştirecek öğrencilere sahip.

    avrupa uygarlığı çok acılı süreçlerden geçti. önce kilise denen zorba kurumun baskısından kurtuldu. sonrasında benim her dediğim doğrudur, buna uymayanları asarım diyen kralların baskısından kurtuldu. sonrasında faşizm ve komünizm gibi tehlikeler atlatıldı ama şimdi hepsinden daha tehlikeli bir durumla karşı karşıya. özgürlüğe, bilime ve mantığa karşı yürütülen bir hareket gayet ivmeli bir şekilde ilerliyor. henüz doğal bilimlere bulaşmamış olmaları çok büyük şansımız ama sosyal bilimler alanında ve özellikle felsefe alanında kanseri yaymış durumdalar.
  • aslında marksizmi bitiren düşünce akımı olmasına rağmen nasıl solcular tarafından tutulan bir akım olur anlamıyorum. bilen aydınlatsın.
  • kavramın çıkış noktası ikinci dünya savaşı sonrası sovyet ilerleyişini durdurmaktır. gayet açık ve net!

    binaen işçilerin örgütlü mücadelesiyle kazanılan bağımsızlık, özgürlük, eşitlik gibi kavramların emperyalist blok tarafından içinin boşaltılması bu postmodernizm akımıyla gerçekleştirildi.

    peki bu süreç nasıl mı ilerledi? bilimsel ilerleme ve sınıf mücadelesi modern hayatın inşasını sağladı. özellikle 19. yy boyunca sanatsal üretim, edebiyat, sağlık, eğitim... vb insanlığın evrimi boyunca çözülemeyen bir çok sorun sovyetler birliği'nde çözülmüştü. postmodernizm işte tam da bu noktada ortaya çıktı. basit kavramsal anlamıyla bundan sonra ne olacak? ve elde edilen kazanımların içini boşaltan sözde eleştiri zırvaları...

    tarihin sonunun geldiğine dair fikir beyanları, küreselleşme adı altında ülke bağımsızlıklarının ortadan kaldırılarak sömürgeciliğe postmodern yön çizilmesi, ilerleyişin önündeki sözde çevreci greenpeace zırvasının doğuşu da postmodern akımın yansımasıdır.

    sonuç olarak; sözde vaatlerin hiç biri gerçekleşmedi. dünya daha özgür daha barışçıl bir yer olmaktan çok uzak. dünya barışının sigortası olan sscb yıkıldıktan sonra bakınız orta doğu, afganistan, pakistan, yugoslavya, libya... dünya kan havuzuna boğuldu. bugün hala afrika'da çocuklar açlık tehlikesinde ve insanın insanı sömürmesi katmerlenerek devam ediyor.

    postmodernizme en büyük eleştiriyi getirenler ortodoks marksistler olduğu gibi yine bu zırvaya meşru zemini sağlayanlar liberal solculardır. liboşluk bu ülkede para ediyor. akp'yi başımıza bela edenler sivilleşme narası atan postmodernci liboşlardı. tüm bunları göz ardı edip sosyalistlere küfredenler ya cahil ya da artniyetlidirler. biz cahil olmalarını diliyoruz.
  • aydınlanmacıların ağlayışlarını okudukça içten içe güldüğüm düşünce akım(ları)ıdır.

    gençler çoğulculuk, rölativistlik faşistlikse sizin aydınlanmacı tekçiliğiniz ne oluyor acaba? dünyayı içinde yaşadığımız cehenneme çeviren aydınlanmacı hümanist düşünce değil mi? postmodernizmi hor görmeyin.

    postmodernizme karşı bütün hakaretler ve aşağılamalar aslında postmodern düşünceyle başa çıkamamanın neticesidir.

    ek: postmodernizm için "akım" kelimesi sıklıkla kullanılmaktadır. çokbilmişlik yapmayın ergenler.

    bir bakış açısı
hesabın var mı? giriş yap