• bok at izi kalsın mantığı ile herkesin iftira attığı usta yönetmen.
  • tecavüzcü.

    bu adamı filtre olarak kullanabilirsiniz; her kim bu adamı sevip savunuyorsa o kişiyi direkt hayatınızdan çıkarın asla bir daha görüşmeyin.
  • fransız oscarı olarak da değerlendirilen; bu seneki cesar ödüllerine katılmayacak olan yönetmen. yönetmenin filmi an officer and a spy ise bazı tepkilere rağmen adaylıklar almıştı.

    --- spoiler ---

    polanski said he was skipping the ceremony in order to protect his team as well as his wife and children, who “have been made to suffer injuries and affronts.”

    last month, polanski took home the best director prize at france’s lumières awards, where “an officer and a spy” racked up five nominations. he didn’t attend that ceremony, either, instead sending along an assistant director to accept the prize.

    --- spoiler ---
  • bu seneki césar ödülleri'nde j'accuse filmiyle "en iyi yönetmen"i kazanmış, bunun akabinde oyuncu adèle haenel " bravo pedofili ! " nidalarıyla salonu terk etmiştir.
  • yukarıda çok iyi denmiş, "koskoca salonda sadece 1 [aslında 2!] kişi tarafından protesto edildi" diye. hakikaten öyle. koskoca salondan sadece adele'le yönetmeni çıktı (yönetmeniydi yanılmıyorsam). diğerleri niye oturdu, niye kimse tepki göstermiyor, niye bu denli sindirmişler bunu? yahu bu adam niye tutuklanmıyor, niye cezasını çekmiyor, fransa nasıl bir ülke? abd'ye adımını atsa anında hapse atılacak, memleketine de gidemiyor, başka ülkelerden de tutuklanma kararı çıkmıştı, hatta yanılmıyorsam yıllar yıllar evvel isveç'te mi ne tutuklanıp hapse atılmıştı. tabii o zamanlarda henüz kadın hareketi metoo yoktu, o yüzden sevdiğimiz pek çok isim, polanski'nin ne denli büyük bir sinemacı olduğunun altını kalın kalın çizip salıverilmesi gerektiğini söylemişti. kim miydi onlar? herkesti neredeyse. natalie portman'dan martin scorsese'ye, fatih akın'a, wong kar wai'ye, woody allen'a dek pek çok isim... ne oldu? salıverdiler. sonra adam hop fransa'ya gitti, bir daha da oradan çıkmadı. ya bu adam onca genç kızı taciz etmiş birisi. tutuklanmıyorsa yalnızlaştırılmalı. hayır, film çekememeli, ödül alamamalı.

    eskiden ben de sanatla sanatçıyı ayırmak lazım derdim, ama hayır. bu şahıs bundan sonra yalnızlaştırılmalı, film falan çekememeli, en azından cezasını bu şekilde çekmeliyken halen ödül heveslisi oyuncular onun filminde rol alıyor, halen film yapabiliyor, yetmiyor herif çıkıp "ben bu denli ağır şekilde protesto edilirken nasıl törene katılabilirim ki?" diye çemkirebiliyor. ya sen küçücük çocukları tecavüz etmiş birisin, halen nasıl konuşabiliyorsun? tabii ki törenlere katılmayacaksın. sana 12 adaylık verip bir de en büyük ödüllerle seni taltif edenlere de yazıklar olsun. bi yerde sanatla sanatçı ayrılmamalı. çok zor bir konu olduğunun ben de farkındayım, sanatın ne suçu falan var denecek doğal olarak. "ortada güçlü bir film varsa ödül almamalı mı?" bence şu noktada almamalı, görmezden gelinmeli, hiçbir "güçlü" / "başyapıt" film bir çocuktan mühim değil. akademi'nin (oscar) polanski'yi şutlaması ne kadar doğru bir karar olduysa cesar akademisi'nin polanski'nin filmine rekor adaylık vermesi bir o kadar yanlıştı. tekrar yazıyım, hiçbir şey çocuklardan mühim değil. madem cezasını çekmiyor, görmezden gelinmeli. öte yandan şu fransızlara da bak. koca salondan tepki gösteren kişi sayısı sadece 2!

    bu arada, polanski'nin tecavüz ettiği kadının tweetlerini okuduydum. adele'i eleştiriyor. kendisinin üzerinden prim kastığını, şov yaptığını falan söylüyor. "benim onayımı almadan yapıyor bunu" diyor. bu konunun kapanmasını istiyor ama polanski ölmeden kapanmayacak. kadını da anlamak lazım. hayatına devam etmeye çalışırken sürekli o travma hatırlatılıyor. 37 yıl geçmiş tecavüzün üzerinden, polanski'yi affettiğini söylemişti, ama bunu söylemesinin nedeni artık bu olayı hatırlamak istememesi, travmayı atlatma isteği, ama olmuyor, hep bir şekilde karşısına çıkıyor. adele'i bu yüzden eleştirdi. velhasıl karmaşık bir konu ama çok basit bir tarafı var: polanski artık el üstünde tutulmamalı ya.
  • sevdiğim bir yönetmen, sinema tarihine geçmiş işleri ile büyüklüğünü de kanıtlamış bir isim ama bu tip insanlara karşı alınması gereken tavır* belli. şu pankartta yazdığı gibi: eğer polanski 13 yaşındaki kızınıza tecavüz etmiş olsaydı, insanla sanatını birbirinden ayırır mıydınız?
  • pedofil ve tecavüzcü. sanatını, yönetmenliğini, filmlerini sikeyim. pedofil ve tecavüzcü.
  • sübyancı pezevenk.

    kariyerinde başarılı olanların suç işleme hakkı varmış gibi davranılan ayrıcalıklı şahıs.

    sevmiyoruz efenim kendilerini.
  • yeryüzünün en büyük suçlarından birini işlemiş, bunun cezasını çekmemiş, sektörün desteğiyle 'gücünü' kullanmaya devam eden bir mahluk. kendisiyle ve toplumla yüzleşme cesaretini gösterememeye devam ettikçe ne kendisine ne de sinemasına saygı duyarım, istediği kadar sinema dehası olsun. içimi rahatlatan tek husus bu kişi öldükten sonra sadece ünlü yönetmen olarak değil tecavüzcü yönetmen olarak da anılacaktır.
  • kendisi çıktığı tv programında genç kızlara veya kendi deyimiyle genç kadınlara duyduğu ilgisini çok rahat bir şekilde ifade etmiş sinemacıdır. filmleri ise zaten çok da istisnai değildir.

    https://www.ina.fr/video/i19316767
hesabın var mı? giriş yap