• ingilizler müzik piyasasında hüküm sürdüyse bir nedeni de bu albümdür. şimdi piyasaya hakim olan karaktersiz ve kişiliksiz yapıtların aksine bu şahaeser1973'te ingiliz albüm listelerinde 3 numaraya, billboard'ta da 1974'te 70 numaraya kadar çıkmıştı. o dönemki prog gruplarının muhteşemliğinin yanında takdir edilmesi gereken bir diğer nokta, o dönemki dinleyici kitlesinin kalitesidir. insan gerçekten üzülüyor müzik piyasasının bugünkü haline, daha doğrusu 1980'lerin ortalarından itibarenki haline. insanların nasıl dönüştüğü, bu zevksizliğin nasıl geliştiğine dair önemli çalışmalar yapılmalı, irdelenmeli, çünkü kesinlikle normal bir gelişim ve değişim değildi bu.
  • 1973 çıkışlı müthis genesis albumu. phil collins keske hep davul çalsaydı dedirten eser.
  • ilk çıktığında dinlememiştim, hatta haberim dahi olmamıştı.
    csny dinlerdim, ne bileyim, the sweet, bay city rollers, hatta stylistics dinlerdim.
    pink floyd sindirirdim.
    selling england by the pound 10 yıl boyunca oradan oraya gezip öyle geldi önüme.
    o da, arkadaşımın idi. uzun süre ödünç kaldı bende.

    sonra gidip plağını aldım. plak iyice aşındıktan sonra cd de aldım, bir de kaset.

    müzik sonuçta.
    ama olması gerektiği gibi.
    çalması gerekenlerin hakkını vererek çaldığı, hayatını anlatır gibi söylediği "müzik".

    otuz küsür yıldır benim ruhuma gıda olan albüm.
  • ne kadar leziz bir albüm olduğunu dinleyene çoook sonra gösterecek bir albümdür selling england by the bound. albümdeki her nota ziplidir. önce kendilerini gizlerler. siz dinledikçe notaları extract eder ve her birinin ne kadar doğru bir sıralanış içerisinde olduğunu şaşkınlıkla fark edersiniz. her şey gösterişten uzaktır fakat büyüleyici olmaya da yeterlidir. okullarda falan ders diye okutulası bir albüm.
  • rock ölcü birimi
  • genesis albumu. meger prova kayitlari da yayinlanmis bunun: selling england by the session. evreler, tekrar tekrar, pek nazik munakasalar, olmadi bastan, surpriz "you really got me"*, ve de kuytuda, hasbinallah, genesis'in mogwai olarak portresi.
  • daha girişinde selling england by the pound sözünü duyana kadar önce bir afallatan ve bu söz ile insanın bütün tüylerini tiken tiken eden aşmış albüm. bencileyin gelmiş geçmiş en iyi albüm.

    peter gabriel'in sesi nasıl da akar selling england by the pound kısmına kadar. kaç kere başa alıp tekrar tekrar tekrar dinlemişimdir kimbilir.
  • bazı albümler giriş şarkısından ne olduğunu belli eder. o an sadece albümü dinlemeliyim diye düşünürsünüz. gerisi zaten gelir.1973 çok güzeldir. ve o yılın en güzellerinden biri de bu albümdür. enstrümanlar ayrı ayrı kapışır. ne kadar övsek azdır. damardır, candır, kandır.
  • 1973 progressive rock'ın altın çağı ise selling england by the pound bu çağın en önemli madenlerinden birisidir.
  • peter gabriel'li genesis'in tartışmasız en iyi albümü. gelmiş geçmiş en iyi prog albümlerinden biri, belki de en iyisi.
hesabın var mı? giriş yap