sigmund freud

• psikanaliz yöntemini bulmuştur ve hala günümüzde kullanılmaktadır. oidipus kompleksi gibi dönemde çok tartışılan fikri ortaya atmış , ciddi eleştiriler almıştır. ayrıca rüyaları psikoloji ilkelerine göre yorumlamaya çalışmış ve bununla ilgili kitap yazmıştır.
  yahudi kökenli olması dolayısıyla , nazilerin viyana'ya girmesi üzerine 1938’de, ingiltere’ye kaçtı. bir yıl sonra orada hayatını kaybetti.
• "vaktiyle annesinin memesinden sütünü iştahla emen bir çocuk, birkaç yıl sonra süte antipati duymaya başlayabilir. süt ya da sütle karışık içeceği ince bir tabakayla kaplıysa (deriye benzer) bu antipati tiksinmeye kadar varabilir. bu ince tabakanın, zamanında coşkuyla istek duyulan anne göğsünün hatırlatıcı olduğunu varsaymak yanlış olmaz. ve tabii, sütten kesilmenin travmatik deneyimi de araya girer"
  
  bu pasajı yazan kişi.
  
  şimdi soruyorum eeeey freud! kaymaklı süte serpiştirilmiş tarçın da çiller midir?
• sözlükte iyice kezbana çevrilen nörolog, yazar. "bir insana vazgeçilmez olduğunu hissettirirseniz, ilk vazgeçeceği insan siz olursunuz". yok ebenin amı. bi kere o zaman facebook yoktu.
• (bkz: çocuklar duymasın sinan bey)
• psikanaliz kitapları kesinlikle psikoloji hakkında bilgi sahibi kişilerce okunması gereken kafa yakan insanı allak bullak eden kitaplardir. şayet okuduktan sonra kişi kendi analizini yapmaya kalkarsa hayattan koparabilir. hz.muhammed müslümanlar için ne kadar önemliyse freud da psikanaliz ve psikiyatri için o denli önemlidir.
  (dinciler saldirmasin olm kötü bişey demedik)
• cinselliğin ihtiyaç olduğunu ilk savunan en delikanlı abimiz
• "sanat sanat için midir yoksa toplum için midir?" diye bir soru yöneltilmiş olunsaydı eğer, muhakkak size: "sanat seks içindir." diyecek adamdı.
• cinsellik üzerine adlı kitabında ilginç ifadeler yer almaktadır
  
  " insan denilen varlık, kadın ve erkek olarak iki parçaya bölünmüştür; o zamandan beri aşk yoluyla birleşmeye çalışmaktadır"
  
  "hipnotik telkin dönüklüğü (eşcinselliği) yok edebilir; eğer dönüklük doğuştan gelseydi bu sonuç pek şaşırtıcı görünürdü"
  
  "asıl üreme organlarının birleşmesi ile sınırlanmış cinsel amaçla uzlaşmayan fazla değer verme, bedenin öbür bölümlerini de cinsel amaçlar haline getirir"
  
  "güzel bir kızın dudaklarını hararetle öpen bir kimse, kızın diş fırçasını kullanmaktan tiksinti duyar; oysa kendini hiç iğrendirmeyen kendi ağzının genç kızınkinden daha iç açıcı olduğunu sanmasının yeri yoktur"
  
  "fetiş ihtiyacı değişmez bir şekil aldığı ve normal amacın yerine geçtiği ya da fetiş belli bir kişiden koptuğu ve cinselliğin tek nesnesi olduğu andan beri patolojik bir durum var demektir."
  
  "uygarlıkla birlikte gelişen bedeni gizleme alışkanlığı, cinsel merakı uyanık tutar ve kişi onun saklı bölümlerini ortaya çıkararak cinsel nesneyi tamamlamak ister"
  
  "mazoşizmin, özneye geri dönen bir sadizmden başka bir şey olmadığı ortaya çıkarılmıştır."
  
  "cinsel içe tıkmaya iç etkenler gibi dış etkenler de gelip eklenir. bunlar özgürlüğün kısıtlanması, normal bir cinsel nesneye erişme olanaksızlığı, cinsel birleşmeye bağlanan tehlikeler algısı v.b dır ki böylece, eğer olmasalardı normal kalacak olan kimselerde sapıklığı belirlerler"
• history channel'a göre doktor kontrolünde yapılan ötenazi ile 83 yaşında ölen doktor.
  
  (bkz: civilization and ıts discontents)
  (bkz: the psychopathology of everyday life)
  (bkz: the ego and the ıd)
  (bkz: beyond the pleasure principle)
  (bkz: five lectures on psycho-analysis)
• psikanalizin kurucusudur. insan doğasının iyiliği kötülüğü konusunda einstein'le konuşmaları vardır. kendisi insan doğasının kötü olduğuna inanır. düşünceleriyle einstein'i etkilemiştir. insan doğası hakkındaki bu düşüncelerinin sebebinin 2. dünya savaşı'na denk gelmesi olduğunu düşünüyorum.
  
  bir dönem kokain kullanmıştır. bunun yararlı olabileceğini düşünmüştür ancak aksine bağımlılık yapıp zararlı olduğunu öğrenince kokaini bırakmış onun yerine pipo kullanmaya başlamıştır. yaşlandığında dilinde ur oluşmuştur. bir süre sonra çürük koktuğunu hissetmiş ve ötenazi yoluyla hayatına son vermiştir.