28 entry daha
  • 1979 yapımı orijinal versiyonu ve 2005 yılında çekilen yeniden çevrimini izlemiş biri olarak her ikisini de genel hatlarıyla iyi bulduğum filmdir. gerçek bir hikayeye dayanmaktadır şeklinde lanse edilmiş film, bu sayede geniş izleyici kitlelerine ulaşmıştır.
    tabii 79 yılı hadisenin gerçekleştiği zaman dilimine uyması bakımından çok daha etkileyici. bir de ilkinin lalo schifrin imzalı tema müzikleri olağanüstü güzeldir. özellikle the ax

    filmin asıl çıkış noktası olan defeo ailesinin evin oğlu eroin ve lsd kullanıcısı ve daha sonra antisosyal kişilik bozukluğundan mustarip olduğu belirlenen ronald tarafından komple öldürülmesi üzerine kuruludur. ronald gaipten sesler duyduğunu ifade etmiştir. gayet tabii ki bu sesleri duymasının nedeni lsd yüklemesine bağlıdır.
    13 kasım 1974 tarihinde cinayetleri işlediği gece yine ailesini öldürmesi gerektiğine dair bir komut alır ve uygular. cinnet halindeki ronald tüm aileyi tüfekle vurarak öldürür. bu kan donduran çoklu cinayet çok büyük bir sansasyon yaratır. ronald tutuklandıktan sonra duyduğu seslerin içeriğine ilişkin bilgiler de bir şekilde basına yansır ve olayın detaylarını herkes öğrenir.

    ve aradan yaklaşık bir yıl geçer, cinayetin işlendiği eve taşınan lutz ailesi de, bir süre sonra aynı facianın kıyısından döndüklerini beyan ederler. lutz'ların jay anson adlı bir yazara aktardığı anekdotlarının bir kitaba dönüşme süreci başlar. kitap 1977 eylülünde satışa sunulduktan sonra çok satar. bunu farketmekte gecikmeyen prodüktörler malzemeyi değerlendirmek üzere harekete geçerler ve senaryolaştırma işlemlerinin tamamlanmasının ardından 1979 yılında ilk film vizyona girer, iyi bir gişe elde eder. zaman içinde aynı anatema ile başka filmler de çekilir. öyle ki, amityville'de defeo ailesinin trajedisi çeşitli senaryo oynamaları, ekleme ve çıkarmalarla toplamda 11 filmin konusu olur. ayrıca film içindeki, gerçek olayla ilgisi olmayan pek çok fantastik unsur korku, gerilim, giz faktörlerini güçlendirmek için kitabı kaleme alan yazar tarafından kurgulanmıştı. böylece yazarın marifetiyle genişletilen hikaye, bir aile faciasının zemin hazırladığı gerçek bir mit halini aldı.

    buradan hareketle, ev, lanetli ilan edilmişti bu sebeple çok fazla kişinin de mercek altına aldığı bir yapıydı. dolayısıyla lutz ailesinin yaşadıklarını iddia ettikleri deneyime yönelik anlatımlardaki tutarsızlıklar da kimilerinin dikkatinden kaçmadı.
    şöyle ki,
    geçen süre zarfında sözkonusu eve pek çok aile yerleşmişti ve lutz çiftinin bildirdikleri gibi sorunlarla karşılaşmadıklarını belirtmişlerdi. evde yıllarca problemsiz, huzurlu bir biçimde kalan insanların verdiği bu ifadeler dikkate değerdir. şayet ev gerçekten doğaüstü varlıkların istila ettiği bir ev olsaydı ve bu kötücül varlıklar bay lutz'u da kontrollerine almış, yönlendirmiş olsaydı, luzt'un da ronald defeo gibi ailesini katletmesi gerekirdi. eve yerleşen diğer insanlar da öyle. ancak evde tek bir cinayetle sonuçlanan vaka yaşanmıştı ve o da defeo ailesi katliamıydı. işte bay lutz'un da işittiğini söylediği "öldür onları" komutu da aslında -lsd'nin etkisiyle- sadece ronald'ın zihninde çınlayan sanrısal bir sesti ve o bunu yerine getirdi. luzt'lar ise burunları bile kanamadan evden kurtulmuştu. çünkü, esasen evde fantom, şeytan, kötü ruh vb. gibi paranormal faaliyetlere neden olan varlıklar mevcut değildi. lutz çifti, filmde yansıtılan senaryodan çok farklı olarak gerçekte defeo cinayetinden menfaat devşirme derdinde, çıkar peşine düşmüş artniyetli kimselerdi ve amaçlarına da ulaştılar. üstelik lutz çiftinin basın mensuplarına pek röportaj verme taraftarı olmayan çekimser yaklaşımları ve sırf jay anson ile sıkı işbirliği içinde olmaları, medya elemanı kişiler arasında şüphe uyandırdı ve yalancı olduklarına dair yaygın bir görüşe neden oldu.

    özetle, çiftin asılsız ifadelerini işleyen yazarın ve lutzl'arın defeo ailesinin trajedisini istismar ettiği açık ve net.
7 entry daha
hesabın var mı? giriş yap