• kimsenin hatırlamadığı anlattığınızda size nerenden uyduruyorsun bakışlarının yapışmasına sebep olan eski dizilerdir.
  • örnek vermek gerekirse, üzerinden mavi fiber optik tadında ışıklar saçan, robot mu program mı neydi o hatırlamadığım ama araba ile şehrin içinde son sürat makas atarak gidebilen (bu hızda kimse de onları göremez yakalayamazdı) ve dizinin baş kahramanını da arabanın bir o camına bir bu camına yapıştırarak gidilmesi gereken yere ulaştıran bir varlığın olduğu bir dizi vardı. (ben de unutmuşum) bunlar zaman içindeki bazı yanlışları mı düzeltirlerdi ne öyle bir görevleri vardı.

    ek: yıllar sonra gelen güzel düzeltme. kafka'nın inanılmaz katkısı ile bu dizinin adının automan olduğunu öğrenmiş oldum.*

    merak edenler için görüntülerini de buldum
    http://www.youtube.com/watch?v=oqb1zd9w8_c
  • bir de vakti zamanında kardeşi otobanda son sürat giderken kaza yapıp ölmüş olan bir abimiz vardı geceleri kamyoneti ile otabana çıkardı, kamyonetin arkasına zıpkına benzer bir aparat taktırmıştı hız limitini geçen arabalara bu zıpkın ile ateş eder, ve kamyonete halatlarla bağlı olan zıpkın hedefe girince kancaları açılıp hızlı giden arabayı yavaşlatır ya da durdururdu... bazen hasteneye doğumyapmak üzere eşini yetiştirmeye çalışan abileri bu yöntemle durdurur feci dayak yerdi.

    daha çok var böyle...
  • ya ben kendimce çok odaklanmıştım ya da birçok insana hakikaten sıradan gelen
    tequila and bonetti vardı mesela, değil sadece türkiye'de amerika'da bile pek rağbet görmedi yanılmıyorsam,
    ama gayet keyifli ve makul idi o zamanlarda.
  • (bkz: neydi ya)
  • (bkz: aziz ahmet)
  • temcit pilavına döndürülmeyerek hak ettikleri saygıyı gören dizilerdir. friends mesela, tamam digiturk anladık, hangi araya koysan izleniyor, ama sen de bi insaf et be! halbuki eskiden ona göre ayarlardık ders çalışma saatlerini, dışarı çıkma saatlerini. sırf o kısacık bölüm için, rachel, monica, chandler, ross, joey, phoebe için, onları kaçırmayalım diye kurulurduk dakikalar öncesinden televizyonun başına. şimdi günde bilmem kaç kere ya comedymax ya mymax de hababam de babam oynuyor, oynamasın kardeşim, sıkmasın işte insanları. unutulsun biraz. damakta kalan çikolata tadı gibi olsun, çok yenildiği için dişte çürük yapmasın.

    ama insanların damaklarında gerçekten nefis fındıklı lindt çikolata gibi kalan ikinci bahar ve süper baba vardır. şener şen i ne zaman görsem, aklıma ulaşı korumak için kurşunun önüne atladığı sahne gelir, fırlayışı, bakışı...ne zaman düp düp dürürüp sesini duysam "bana bir masal anlat baba" dese yeni türkü, süper baba fikret gelir aklıma. tam olması gereken yerdeler benim gözümde, günlük hayatta nadiren de olsa anektodlar verdiğim ama göre göre de beni baydırmamış diziler. çocukluk anılarım...
  • (bkz: as if)
  • (bkz: beyaz gölge)*
hesabın var mı? giriş yap