upset

• türkçe'de üzgün anlamına gelen ingilizce kelime.
  ayrıca da şiddetle tavsiye ettiğim bir blue sky roadster şarkısı.
• russian red şarkısı.
  
  http://www.youtube.com/watch?v=0jmnc4cu-sc
  
  sözleri şöyle, noktaları doldurun;
  
  love me, just a little bit
  i am about to like you anyway
  love me, well i am twenty three
  all my flesh to fold down as soon as it hits.
  
  break me then
  fake me everywhere
  well i stayed
  for you before we were friends
  
  my love it still great but i can not remain
  on this chair anymore without taking a chance
  to believe in your eyes under the .... that you say
  this is almost a cry for you almost a bet
  occasionally, i am very upset
  occasionally, you are playing this game
  
  my love is still great but i can remain
  on this chair anymore with out taking a chance
  to believe in your eyes under the .... that you say
  this is almost a cry for you almost a bet
  occasionally, i am playing this game
  occasionally, you are very upset
• ing. rencide etmek
• ingilizce'de bir spor müsabakasında herkesçe favori gösterilen oyuncu veya takımın pek şans verilmeyen rakibine sürpriz bir şekilde yenilmesi için de kullanılır.
• ingilizcede "bozulan mide" için kullanılan kelime de budur.
• uçaklarda, kontrol kaybına ve devamında kazaya sebebiyet verecek şekilde, durum açılarının, açısal hızların ve uçuş hızının uçuş zarfının dışına çıkması durumudur. faa nın bu durumları detaylı olarak tanımladığı ve oluşması halinde uygulanması gereken protokolleri anlattığı airplane upset recovery training aid isimli bir dökümanı bulunmaktadır. ayrıca başta nasa olmak üzere bu durumları otonom sistemler ile çözmeye yönelik çalışanlar da mevcuttur (bkz: ben)^*.
• bir ucagin guvenli ucus icin tasarlandigi sinirlar disinda (hiz siniri gibi) bir olmasi duruma da denir. bkz: http://www.boeing.com/…ero_03/textonly/fo01txt.html
• sinirlenme ve hatta hayal kırıklığına uğrayarak sinirlenme.