• kadınlar çok uzaktadır. giysileri, "iyi geceler" kokuları
    ekmek koyarlar masaya yokluklarını duymayalım diye
    oysa o zaman suçlu hissederiz kendimizi. kalkarız sandalyemizden:
    "bugün çok yoruldum" deriz, ya da
    "dur, bırak lambayı ben yakayım."
    kibriti çaktığımız zaman, ağır ağır döner
    açıklanmaz bir özenle mutfağa doğru ilerleyerek. sırtı
    sayısız ölüyle yüklü bir acılar tepesidir küçücük,
    aileden ölüler, kendi ölüleri ve bizim ölülerimiz.

    adımların gıcırtısı duyulur eski tahta döşemelerde,
    tabakların ağladığı duyulur mutfak dolabında,
    sonra da sesi askerleri cepheye götüren trenin.

    kadınlar şiirinin şairidir, yannis ritsos.
  • bu adamın şiirlerini evvelden de az çok bilirdik de aslından okuyunca bir başka oluyor. hele ki kendi sesinden dinleyince: http://www.youtube.com/watch?v=4odftvqizto

    sırf bunun için yunanca öğrenmeye değer.
  • ataol behramoğlu çevirisi:

    barış

    çocuğun gördüğü düştür barış
    ananın gördüğü düştür barış
    ağaçlar altında söylenen sevda sözleridir barış

    akşam alacasında, gözlerinde ferah bir gülümseyişle döner ya baba
    elinde yemiş dolu bir sepet;
    ve serinlesin diye su, pencere önüne konmuş toprak testi gibi
    ter damlalarıyla alnında...
    barış budur işte.

    evrenin yüzündeki yara izleri kapandığı zaman
    ağaçlar dikildiğinde top mermilerinin açtığı çukurlara,
    yangının eritip tükettiği yüreklerde
    ilk tomurcukları belirdiği zaman umudun,
    ölüler rahatça uyuyabildiklerinde, kaygı duymaksızın artık,
    boşa akmadığını bilerek, kanlarının,
    barış budur işte.

    barış sıcak yemeklerden tüten kokudur akşamda
    yüreği korkuyla ürpertmediğinde sokaktaki ani fren sesi
    ve çalınan kapı, arkadaşlar demek olduğunda sadece.
    barış, açılan bir pencereden, ne zaman olursa olsun
    gökyüzünün dolmasıdır içeriye;
    gökyüzünün, renklerinden uzaklaşmış çanlarıyla
    bayram günlerini çalan gözlerimizde.
    barış budur işte.

    bir tas sıcak süttür barış ve uyanan bir çocuğun
    gözlerinin önüne tutulan kitaptır.
    başaklar uzanıp, ışık! ışık! - diye fısıldarlarken birbirlerine!
    ışık taşarken ufkun yalağından.
    barış budur işte.
    kitaplık yapıldığı zaman hapishaneler
    geceleyin kapı kapı dolaştığı zaman bir türkü
    ve dolunay, taptaze yüzünü gösterdiği zaman bir bulutun arkasından
    cumartesi akşamı berberden pırıl pırıl çıkan bir işçi;
    barış budur işte.

    geçen her gün yitirilmiş bir gün değil de
    bir kök olduğu zaman
    gecede sevincin yapraklarını canlandırmaya.
    geçen her gün kazanılmış bir gün olduğu zaman
    dürüst bir insanın deliksiz uykusunun ardı sıra.
    ve sonunda, hissettiğimiz zaman yeniden
    zamanın tüm köşe bucağında acıları kovmak için
    ışıktan çizmelerini çektiğini güneşin.
    barış budur işte.

    barış, ışın demetleridir yaz tarlalarında,
    iyilik alfabesidir o, dizlerinde şafağın.
    herkesin kardeşim demesidir birbirine, yarın yeni bir dünya
    kuracağız demesidir;
    ve kurmamızdır bu dünyayı türkülerle.
    barış budur işte.

    ölüm çok az yer tuttuğu için yüreklerde
    mutluluğu gösterdiğinde güven dolu parmağı yolların
    şair ve proleter eşitlikle çekebildiği gün içlerine
    büyük karanfilini alacakaranlığın...
    barış budur işte.

    barış sımsıkı kenetlenmiş elleridir insanların
    sıcacık bir ekmektir o, masası üstünde dünyanın.
    barış, bir annenin gülümseyişinden başka bir şey değildir.

    ve toprakta derin izler açan sabanların
    tek bir sözcüktür yazdıkları:
    barış
    ve bir tren ilerler geleceğe doğru
    kayarak benim dizelerimin rayları üzerinden
    buğdayla ve güllerle yüklü bir tren.
    bu tren, barıştır işte.

    kardeşler, barış içinde ancak
    derin derin soluk alır evren.
    tüm evren, taşıyarak tüm düşlerini.
    kardeşler, uzatın ellerinizi.
    barış budur işte.

    yannis rıtsos
  • yunan şiirinin en usta isimlerinden biridir. 1909'da manomvasia'da doğmuştur. genç yaşta vereme tutulup çeşitli senatoryumlarda yatmak zorunda kalmış, daha sonra iyileşmiştir. ileri düşünceleri sebebiyle sürgün yemiş, hapis yatmıştır. yunan şiirine çok büyük katkıları olmuştur.

    louis aragon onun için, "ritsos'u selamlamayı, onun günümüzün en büyük ve en özgün şairlerinden biri olduğunu yüksek sesle duyurmayı bilmemiz gerekir." demiştir.

    ''biliyorsun, ölüm diye bir şey yok, diyor adam kadına.
    biliyorum, evet, artık öldüğüme göre, diyor kadın.
    iki gömleğin de ütülendi, çekmecede,
    sadece küçük bir gül benim özlediğim.''
  • "evrenin yüzündeki yara izleri kapandığı zaman
    ağaçlar dikildiğinde top mermilerinin açtığı çukurlara,
    yangının eritip tükettiği yüreklerde
    ilk tomurcukları belirdiği zaman umudun,
    ölüler rahatça uyuyabildiklerinde, kaygı duymaksızın artık,
    boşa akmadığını bilerek, kanlarının,
    barış budur işte."
  • "pencere dedim
    değildi
    bütün pencereler
    sana açılıyorlar."
    ("umarsız penelope ve başka şiirler"den)
  • belki bir gün

    sana bu pembe bulutları göstermek istiyorum gecede.
    ama görmüyorsun. gece olmuş -insan neyi görebilir ki?

    artık senin gözlerinle görmekten öte bir seçeneğim yok,
    diyor,
    demek ki yalnız değilim, yalnız değilsin. gerçekten de
    bir şey yok sana gösterdiğim yerde.

    sadece bir araya gelmiş yıldızlar, yorgun,
    bir kır eğlencesinden kamyonla dönen insanlar gibi,
    hayal kırıklığına uğramış, aç, hiç biri türkü söylemeyen,
    terli avuçlarında ezik yaban çiçekleri.

    ama ben direteceğim, diyor, görmekte ve sana göstermekte
    çünkü sen görmezsen, sanki ben de görmemiş olacağım-
    hiç değilse senin gözlerinle görmemekte direteceğim-
    ve belki bir gün buluşacağız başka yönlerden gelip.

    yannis ritsos
  • *boyun eğmeyen ülke
    * alışkanlıklar da değişir

    güzel şiirleri olan karşı kıyıdan bir meltem.
  • dört pencere, göğün ve denizin
    uyaklı dörtlüklerini asıyorlar odalara.
    yapayalnız bir gelincik
    öğle vakti on ikiyi gösteren bir nöbetçi
    yazın bileğinde. ve böylece güneşin
    parmaklarına takıldığını hissediyorsun
    saçlarının, ışıkta ve rüzgarda seni özgür kılan.

    (bkz: yaz)
hesabın var mı? giriş yap