• piç ali bir gün babasını porno izlerken yakalamış.
    -baba bunlar ne yapıyorlar? demiş. babası ise
    -şakalaşıyorlar oğlum. cevabını vermiş. bunun üzerine bizim ali
    -şaka maka iyi sikişiyorlar, demiş :)
  • not : +18'dir.

    adamın biri motosiklet almış. satıcı adama bir kutu vazelin hediye ederek "yağmurlu havalarda bunu metallere sür, pas yapmaz" demiş. adam motorunu göstermek üzere kız arkadaşına gitmiş. akşama doğru kız "gel seni bize götürüp ailem ile tanıştırayım, hem de akşam yemeği yeriz." demiş. hemen arkasındanda bir hatırlatmada bulunmuş. "yalnız dikkat et bizim evde yemek yerken kimse konuşmaz. konuşan olursa o bütün bulaşıkları yıkar..." adam 4 kişinin bulaşığından ne olacak diye düşünürken eve girdiklerinde bir de ne görsün dağ taş her yer bulaşık... uulan bir konuşursak yandık demiş... yemek yerken aklına "ben şimdi bu kızın elini tutsam kimse bir şey diyemez." fikri gelmiş. kızın elini tutmuş, kimseden çıt yok. bir de öpeyim demiş, öpmüş gene çıt yok.. ulan ben bununla bu işi burada pişireyim demiş. herkesin gözü önünde kızla yatmış ama gene çıt yok.. adam iyice pişkinliğe vurup yahu bunun anası da güzelmiş deyip onunla da yatmış. gene çıt yok. tam bu sırada dışarıda gök gürleyip yağmur yağmaya başlamış. bizimki motoru paslanmasın diye aldığı vazelini cebinden çıkardığı anda kızın babası bağırarak ayağa fırlamış.

    - "tamam tamam koy onu yerine bulaşıkları ben yıkarım"
  • bazı fıkraların artık aranmasına bile gerek yok. mesela vazelin kelimesini görünce anlaşılıyor hangi fıkra olduğu. hatta bir fıkrada geçtiği gibi bazı fıkralara numara verip gülecek kadar aşinayız artık.
  • bu zamana kadar bir sürü karadenizliden çok fıkranın hasını dinledim hiçbiri güldüremedi
  • 1676 fikra tek tek okunamayacigindan guzellerinin tekrarlanmasini faydali goruyorum.

    o degil de su ayni fikra zaten yazilmiscilar sizin gibi kac entry var baslikta farkinda misiniz?
  • temel bir gün fatmanin yanina gitmis. heyecanli bir sesle " ula fatma aksam evde kimse yok bize gel" demis. fatmada "olur" cevabini vermis.
    neyse aksam olmuş fatma eve gitmis. kapiyi calmis. calmis evde kimse yok
  • hitler asılacakmış son isteğini sormuşlar;

    beni yahudi yapın demiş,

    neden demişler ;

    hitler bu durur mu yapıştırmış cevabı;

    1 yahudi daha ölür ( smoke weed everyday )
  • fadime çöp var mıdır? varmış istemez dedi kapıyı kapattı.
  • >tyrone,

    >none of his classmates liked him because of his stupidity and clumsiness, especially his teacher, who was always yelling at him, "you're driving me mad, tyrone."

    >one day tyrone's mom came to school to check on how he was doing. the teacher told his mom honestly, that her son was simply a disaster, getting very low marks, and that she had never had she seen such a stupid boy in her entire teaching career. the mom was shocked at the feedback and withdrew her son from school and moved out of detroit , relocating to cleveland .

    >25 years later, the teacher was diagnosed with an almost incurable cardiac disease. all the doctors strongly advised her to have heart surgery, which only one surgeon at the cleveland clinic could perform. left with no other options, the teacher decided to have the operation, which was successful.

    >when she opened her eyes after the surgery she saw a handsome young doctor smiling down at her. she wanted to thank him, but could not talk. her face started to turn blue, she raised her hand, trying to tell him something but quickly died. the doctor was shocked, wondering what went wrong so suddenly. then he turned around and saw our friend tyrone, a janitor in the clinic, who had unplugged the life-support equipment in order to connect his vacuum cleaner.

    >don't tell me you thought tyrone had become a heart-surgeon.
  • tahir.

    onu hiçbir sınıf arkadaşı sevmiyordu. çünkü aptal ve bön bir çocuktu. özellikle öğretmeni "beni delirtiyorsun" diye hep kızıyordu tahir'e.

    bir gün tahir'in annesi okula geldi. öğretmeni ile görüştü. öğretmen dürüstçe "çocuğunuz aptal bir çocuk, notları da düşük, hayatımda bunun kadar aptal bir öğrenci görmedim" dedi. annesi çok şaşırdı, tahir'i okuldan aldı ve kayseri'ye taşındılar.

    aradan 25 yıl geçti. öğretmen de kayseri'ye tayin olmuştu. bir gün öğretmen ağır bir kalp krizi geçirdi. bütün doktorlar ameliyat olması gerektiğini söylediler. bu zor bir ameliyattı ve kayseri'de ameliyatı yapabilecek tek bir cerrah vardı.

    öğretmen ameliyat oldu. gözünü açtığında karşısında yakışıklı cerrah ona gülümsüyordu. öğretmen tam teşekkür edecekti ki suratı morarmaya başladı. bir şey söylemek için elini kaldırdı ama söyleyemeden küt diye öldü. doktor şaşırdı. ne olduğunu anlamaya çalışırken bir baktı ki o da ne? tahir, solunum cihazının fişini çekip elektrik süpürgesini takmış.

    cerrahın tahir çıkacağını sandınız di mi? komik olmayın.

    ------------

    yazarın notu: ben sadece çevirdim.
hesabın var mı? giriş yap