• bişeyler yerken ve ağzınızda bişeyler varken hapşurma ihtiyacı duyarsanız iğrenç bi durumdur ok yaydan çıkmıştır artık ve "haeepşieaaapfhhh" sesleri eşliğinde ağzındaki yemek parçalarının dışarıya doğru saçılmasını engellemek amaçlı hareketimiz burnumuzdan ağzımızın kenarlarından ilginç salgıların çıkmasına sebebiyet verir ... etrafa dağılan yemek parçacıklarını toparlamakta iğrençtir ... peçete falan buluncaya kadar rezil olursunuz ... allah kimseyi bu duruma düşürmesin **
  • karsinizda oturan kisinin ustune itinayla kusmaya benzer bi eylemde bulunmak
  • berbatlık katsayısı yenen şeye göre değişir pek tabi.
    deneyimlerim gösterdi ki, ağızda bulunduğu sırada hapşırmanın en kötü olduğu yiyecekler simit, pilav, leblebi tozu, ve bisküvidir. insanlıktan çıkıyorum böyle olduğunda. en kötü deneyimimi ağız dolusu leblebi tozu ile, üstelik işyeri ortamındayken yaşadım. diyeceksiniz ki ofis ortamında leblebi tozu yemek caiz midir? valla gözüm nasıl karardıysa artık, gelirken resmen yolumu değiştirip kuruyemişçiye gittim ve leblebi tozunu aldım. filmlerde kurbanın salak gibi katilin avucuna düşmesi gibi bir şeydi yani. ekip arkadaşlarım "olmaz olsun böyle ekip ruhu" diyerek benden uzaklaştılar. dakikalar geçti, hala havada süzülen leblebi tozu partiküllerini görebiliyorum.
  • birkaç salise içinde ağızda ne varsa çiğnemeden yutmaya çalışırken bir yandan da peçeteye davranmaktır.

    (bkz: zor dostum zor)
  • iğrenç bir durum. her şey parça parça saçılır avuç içine; avcunu ağzına götürmediysen de önüne, sofraya, karşındaki kişiye (öğk!) vb...
  • insan hayatı bir tür hata olmalı.
    (bkz: arthur schopenhauer)
  • demin başıma gelen üzücü hadise.
  • iğrenç olduğunun tekrar hatırlanması gerektiği eylem. işin kötüsü, engel de olamıyorsunuz.
hesabın var mı? giriş yap