yılmaz erdoğan

• bir dizi çekiyor bu adam. acaba olmak istediği adamı mı yoksa kendini mi oynuyor tam teşhis edemedim. fakat iki durum da bir erkek adına çok büyük talihsizlik.
  
  ergen bir erkektim ve teoman'ın 35 yaşındaki hali beni çılgına çevirirdi. sevgiden değil, nefretten. hani şey vardır, hasbelkader umumi helaya girmişsindir ve az önce helayı kullanan eşşoğlueşşek sifonu çekmeden çıkmıştır. adamın helada bıraktığı mirasla karşılaşınca yüzün hangi şekli alıyorsa ben de teoman yahut teoman'la ilgili herhangi bir şeye maruz kalınca yüzüm o şekli alıyordu.
  
  yıllarca yeminler ettim, adaklar adadım, 35 yaşına geldiğimde teoman olmak bir yana teoman'ı eser miktarda andırsam bile duşa girip ağzıma namluyu sokarak, beynimi fayanslara bir salvador dali eseri gibi yapıştıracaktım.
  
  sonra 30 yaşıma az kalmıştı, şaka maka giderek teomanlaşıyordum. etraftan eş dost kısık sesle "teomanlaşıyorsun bak dikkat et" diyerek beni samimiyetle uyarıyordu. bensiz toplanan dost meclislerinde benden hazzetmeyen birtakım zevat "haa o mu? o teomanlaştı ya. iyice teoman'a benzedi. olacak şey değil. adam teoman oldu çıktı resmen" kabilinden densizliklerle gıybetimi yaptılar. ikazları dikkate aldım, teomanlaşmamak için direndim, keşişler gibi dağ yollarına vurdum kendimi fakat muvaffak olamadım. 35 yaşına geldiğimde artık bir teoman'dım. bu acı gerçek canımı yaksa da yüzüğün gücü bastırılamıyordu amına koyim.
  
  şimdi 35 yaşımdan yılmaz erdoğan'ın 56 yaşındaki haline bakıyorum ve " ey alemlerin rabbi! o yaşa geldiğimde yılmaz erdoğan'a benzeyeceksem uzatma dünya sürgünümü benim" diyorum. azrail hemen şu an gelip orağı götüme montajlasın.
• insanın içini bayıyor.
• edebiyata olan yatkınlığı nedeniyle 90'ların politik atmosferinde kendine yer edinmiş ama zamanla bu edebiyat varlığını vıcık vıcık ajitasyon kaplı mikro memleket pornosuna çevirmiş bir adam. tüm yapıtlarında gereksiz bir dram, gereksiz ağdalı bir romantizm var. realizmin çok dışında olduğu için samimiyetini kaybetti. yaptığı her işte gişe kaygısı var ve bu inanılmaz göze batıyor.
  egosu nedeniyle karakteri de çok sevilmediğinden, sürekli değişen politik duruşu nedeniyle hiçbir yere ait biri diyemiyoruz. ne kürtler benimsiyor, ne islamcılar, ne türkler.
  
  bence kendini kanaat önderi sanıyor ama aslında çok ciddi bir özgüven problemi var.