• rahmetli kerem yilmazerin dinlendirici sesi ve guven veren tipiyle oynadigi kerim abi karakterini cok severdim bu filmi ilk kez izledigim cocukluk yillarimdan beri.

    gerek musfik tipi ve ses tonu, gerekse ofisindeki bagimsiz is yapisina ozenip oyle biri olmak isterdim hep. ha hic oyle finans minans isleriyle alakali bir isim olmadi ama hala ozenirim kerim abi karakterinin tarzina ara sira.

    ayrica bu kerim abi filmin bir yerinde voliyi vuruyor ama pek dikkat eden olmamis;

    https://youtu.be/xfn2pgmdyxw?t=2235

    -kerim abi filmin ortalarina dogru telefondaki adami sefik'e "eminonu garanti'de 300 bin mark'imiz var ya, cekin onu altina yatirin" diye talimat veriyor.
    birkac gun sonra suluman bey gazete okurken "aha altin yine firlamis parayi vuran vurdu" diyor. filmin cekildigi tarihteki ortalama mark kuruyla 300 bin mark 100 milyon lira ediyor. bu para altina cevirilip altin firlayinca yuzde onbes civari kar getiriyor. yani kerim abi bir kac gun icinde sadece bir banka hesabindaki yatirimindan 15 milyon lira kar ediyor. ki kerim abi gibi bir piyasa kurdunun tek bir yatirimi olmadigini varsayarsak kim bilir aylik ne geliri vardir,

    - ustelik butun bunlar olurken yoksuldan avanta cay (hem de buyuk bardak) iciyor,

    -suluman beyin tekerine comak sokup mal sahiplerini "tam iki milyon lira" dolandirdigi icin yoksulu kendi tarafina cekmeye calisiyor,

    -yoksul'u gaza getirmek icin fifti fifti (yuzde elli yuzde elli) ortaklik teklif edip is ciddiye binince yuzde 20'ye baglamaya calisiyor,

    -bunlari yaparken hala avanta cay iciyor (hem de buyuk bardak),

    -sonunda -kendi gelirine gore cerez parasi olsa da- cay ocaginin sahibi oluyor, yani o yatirimi da kolayca karli hale getiriyor.

    kisacasi filmin kotu adami suluman bey gibi gozukse de asil tehlike kerim abi. cunku suluman bey acikca kaba saba ve kucuk hesaplar pesinde kosan tipik sark kurnazi bir karakterken, kerim abi radar alti takilip, onemsiz biriymis gibi gozukup, herkesin yuzune gulup, perde arkasindan devasa servet yapan salon adami . valla simdi dusundum de illuminati'nin basindaki adam bile olabilir, yuzunde maske sirtinda pelerinle seks ayinlerine de katiliyordur kesin. oyle ugursuz, oyle tekinsiz, oyle pislik serefsiz bir tip yani. bulucam oglum seni! kime artislik yapiyosun lan sen? adam misin ulan it! (haydaaaa! adami ovecem diye basladigim entry karakolda bitti, niye boyle oldu ben de anlamadim).
  • çoğu kemal sunal filmlerinden farklıdır bu film. dönem iktidarının tüm yurt üzerindeki etkisi ve toplumun genel sosyal yapısı sadece bir işhanında bütün gerçekliğiyle işlenmiştir. öte yandan yönetmen zeki ökten'in yardımcı asistanlığını yapan zeki abimizin* ilk sinema deneyimi olmasından kelli ayrı bir önemlidir bu film. hatta yönetmen, asistanını sadece kamera arkası işlerinde kullanmamış bunun yanında da kadraja sokmuş hem de diyaloglu olarak. film çok dikkatli izlendiğinde görülecektir ki, akşamları hanı kapatan kemal sunal' a iyi akşam dilekleri sunanlar arasında zeki demirkubuz'un gayet toy hali mevcut. izlerken, filmin asistanı olduğunu bilmeden görmüştüm ki sonra araştırdığımda asistan olarak yer aldığını öğrenmem ve daha sonra birkaç defa daha izlememle iyice kanaat getirdim o olduğuna. şahsen sadece bu ayrıntı için bile görülmeye değer güzel film.
  • bütün oyuncuların mükemmele yakın oyunculuk sergiledikleri bu türk filminde dönemin arabesk ve taverna müzikleri sahnelere göre çok iyi uyarlanmıştır.

    kızlar konfeksiyonda çalıp oynarken:michael zeger band'den "let's all chant"
    yoksul* konfeksiyona gidip leyla*nın gelip gelmediğini kontrol ederken fonda "kırk yılda bir yar sevdim onu da eller aldı", "nerde kaldın gelmedin"
    bir kız yoksuldan makas alırken "i love you i love you; do you love me yes i do",
    yeni çaycı handa hız denemesi yapıp yoksul ona bakıp patronluğun keyfini çıkarırken "saçlarını dağıtırsın, deli deli gönlüm deli",
    yoksul, çay yok bok için derken, "aldanma çocuksu mahsun yüzüne " (diğer adıyla "gidecek bir gün") çalar mesela.

    (son şarkıya dikkat çektiği için hawker'a teşekkürler.)

    filmin can alan repliği:
    sülüman bey: aferim lan. yavaş yavaş tam istediğim adam oluyon.
    yoksul: sen biraz daha bekle, görecen adamın n'oluyo.
  • filmden dört goof.

    1. filmin sonlarına doğru avukat: "bana müsaade, 14'te adliyede olmam gerek." der. hemen arkasındaki duvar saatinde saat 14.49'dur.

    2. sülüman bey'e mahkeme celbi gelmiştir. yoksul elinde üç askılı çaycı tepsisiyle kerim bey'e (kerem yılmazer) bunu müjdelemeye koşar. ancak yukarı çıktığında elinde tepsi yoktur.

    3. filmin başında sevgilisi yoksuldan iki tost bir de büyük bardakta çay istiyor ancak yoksul "kolayla" iki tost götürüyor. (@supurge makinesindeki tozlarla barisigim'a katkısı için teşekkürler.)

    4. yine tost yeme sahnesinde yoksul, sevgilisi leyla'ya iki tost ve kola götürüyor. ayrıca daha sonra da yesin diye konfeksiyoncu cemil bey'den aldığı muzu veriyor. yoksul, çırak çocukların yanına gidip geliyor. 30 saniye sonra konfeksiyonun önüne döndüğünde leyla iki tost ve kolayı bitirmiş muzu yemektedir. (@zorla bakkala gonderilen kardes'e katkısı için teşekkürler.)
  • kemal sunal'ın başrolünü oynadığı zeki öktem filmi. bu filmdeki kerem yılmazer'in canlandırdığı kerim bey karakteri feci şekilde carl sagan'a benzemektedir. halihazırda muhteşem olan filme ayrı bir sempati sebebimdir.
  • mahmutpaşa'daki büyük abud efendi hanında çekilmiştir.
  • 80'li yıllardaki ülkedeki dönüşümü dönemin müzikleri eşliğinde anlatan mütevazi bir başyapıt diyebiliriz 1986 yapımı filme. açılış sekansıyla birlikte ülkeyi kasıp kavuran arabesk furyasının o dönemki popüler çalışmaları bizi yanlız bırakmıyor.hayali ihracat,bol bol liberal ekonomi söylemleri,emeğin sömürülmesi,varoş yaşamların şehirdeki tutunma çabaları mizahi bir dille , harikulade şekilde anlatılıyor.kemal sunal'ın canlandırdığı başroldeki yoksul'un ismi film boyunca hiç zikredilmiyor.seyirci de kendisini sadece unvanıyla tanıyor.kapıcılar kralı'ndaki seyit'le oldukça fazla parallelik taşıyan yoksul'un da filmin finalinde izleyiciye büyük bir sürprizi var.

    --- spoiler ---
    filmin sonunda yoksul da yükselen değerlerin adamı olmuş liberal ekonominin yarattığı paragmatizmden faydalanıp sınıf atlamıştır.gördüğü onca eziyetten sonra zamanında uşak gibi çalıştırıldığı çay ocağının patronu olunca , o da kendinden evvelki patronu sülüman bey gibi bir adam olup çıkmıştır.

    --- spoiler ---
  • biraz önce çekildiği handa aynı yerde yer alan çayhaneden çay içtiğim film. çaycıyla da güzel bir sohbet ettik. her gün en az bir meraklı geliyormuş benim gibi.
  • kemal sunal ustanın kıyıda köşede kalmış en güzel filmlerinden biri.. hanın caycisi yoksul saf, temiz anadolu cocuğu figürünü oynarken yaman okay acımasız paragöz patronunu canlandirmaktadir. özal donemi ile baslayan kisa yoldan köşe dönme anlayışını en güzel sekilde yansıtır. filmin castingi on numara, karakterlerin hepsi önemli oyunculardan oluşur. ilginçtir handa gecen hikaye surukleyicidir bir an olsun sikilmazsin, fonda donemin popüler arabesk şarkıları belgesel niteligindedir.
    filmde oynayan kerem yilmazer üstadı da analım.. 2003'de o. cocukları teröristler bombalı saldırıda öldürdüler adamcagizi.. toprağı bol olsun..!

    (bkz: belgesel film)
  • tüm film bir iş hanında geçer. dış çekim hiç yoktur. ancak izlerken hiç darlanmazsınız. yaman okay, kerem yılmazer gibi a kalite oyuncular kemal sunal'a eşlik etmiştir. türk sineması 80'lerdir..

    (bkz: zeki ökten)
hesabın var mı? giriş yap