• trafikte en korktuğum durum olabilir. tam son durak film senaryosu gibi.
    ben de vinçlerin, vidanjör ya da karma araçlarının yanından bazen bir an önce geçmek istiyorum ama bazen maalesef her şey elinizde olmayabiliyor.
  • aynı zamanda her yıl 14 ekimde tekrar tekrar olmaktadır.

    zira sözlüğe kaza haberi başlığı açan tipler, haliyle başlığa yıl yazmayı bile akıl edememektedirler.

    görsel

    ----------------------------
    edit; başlık değişti ama başlık sahibinin kendince gönderme yaptığı rahatlama olmadı. zira rahatsız eden şey başlık değil bunları "sözlük"e taşımakta bir beis görmeyen o bön zihin ve daha çok para için buna izin veren site yönetimi.

    böyle haberleri okumak isteyen tipler herhangi bir boktan haber sitesini açıp her gün onlarca bulabilir zaten, bunları buraya taşımanın bir manası yok. sözlüğü yarayabileceği işlerden uzaklaştırıp çöp eden de bu.
  • o kamyona o yükü koymak ne kadar doğru düşündüren kaza. üzücü, yakınlarına sabırlar diliyorum.
  • hep böyle tirlarin kamyonların yanindan geçerken korkarim, yan tarafta yer varsa şeridi ortalarim allah sabir versin ailesine
  • o kadar yüklü bir kamyonun 4 şeritli yolda soldan 2.şeritte ne işi var? üstelik sağında kalan 2 şeritte boşken. ülke olarak ciddi bir eğitim eksikliğimiz var maalesef.
  • avrupada şu kamyon asla yola çıkamaz. ama kodugumun ülkesinde insan hayatının değeri mi var sanki.

    talihsiz kaza.
  • o şeritte, o hızlarda giden kamyon şoförüne o kamyonu monte etmek gerek ama neyse. sonuçta kendisine bişe olmadı, ne bir ceza verirler, ne bir uyarı. ölen öldüğüyle kalır, böyle vandal sürücülerde yarın tekrar trafiğe çıkar. mına kodumun yavşağı
  • üzücü ama türkiye için sıradan bir olaydır. iki gün değil, birkaç saat sonra unutulur, hayat normal akışında devam eder. sorumlu yoktur, çözüm zaten yoktur.

    bu ülkede hayatta kaldığımız her gün şanslı sayılırız. amerikalı bir abimiz "türkiye'de hep olmayacak şeyi beklemek lazım" derdi. o kadar değişik şeyler oluyor ki; aslında farkında olmadan hepimiz elimiz götümüzde, tedirgin geziyoruz. dümdüz yolda arabada giderken ölüyorsun, durakta beklerken, balkonda çay içerken vs vs. serengeti'de hayatta kalmaya çalışan thomson ceylanları gibiyiz aq. pisi pisine ölsen, ailen ve sevenlerin ağladığıyla kalır.
  • ülkemizdeki cehaletin, denetimsizliğin sonucunda yaşanan kaza. vatandaşın çoğu lastikleri sadece 15", 16" diye biliyor ve "bak abi buna bi 18" çelik jant takacaksın offf" falan diye büyük lastik = iyi lastik algısıyla geziyor. görece biraz daha bilgili olanlar da "205/65 r15" gibi genişlik ve kalınlık ölçüsüyle biliyor. ama asıl olay, bunlardan sonra başlıyor. aracınızdaki lastiğin bilgilerinde en sonda "88t" gibi bir bilgi daha yer alıyor. bu bilgi, aracınızın lastiğinin ne kadar yük taşıyabileceği ve en çok hangi hızla gidebileceğinizi söylüyor. örneğin 88t olan bir lastik için 88 değeri bir lastiğin en fazla 560kg taşıyabileceği (aracınızın 4 tekerleği varsa 560*4 = 2240kg gibi, ama bunu dengeli yüklemek de önemli tabi) ve t değeri de en çok 190km hıza dayanabileceği anlamına gelir. kamyonlarda da benzer şekilde arkaya konan yüke göre lastiklerin değerlendirilmesi, ona göre hızda gidilmesi gerekir. lastikleriniz eskidiyse, limitlerinin zorlanmaması gerektiği unutulmamalıdır.

    ülkemizde kabak lastiklerle, lastiğin kapasitesinin üstünde yükleyip, istediğiniz şeritten son sürat gitmek yasak olmadığı için, böyle kazaları görmek de normalleşiyor. yitip giden gencecik sporcumuza yazık.
  • trafikte en fazla korkmanız gereken araçlar tırlar,kamyonlar ve açık kasa kamyonetlerdir.bu tür araçların arkasında uzun süreli yakın mesafede gitmemeniz ve sollama işini en hızlı şekilde (tırların ve kamyonların yanından geçerken mümkünse şeridin en sol kısmından) hızlı şekilde bitirmeniz gerek.gece sollama yaparken mutlaka sol sinyalinizi yakarak ve bir kere sellektör yaparak sollamanızı yapın.yokuş aşağı yollardaki sağ virajlarda tür araçları sollamaya kalkmayın.
hesabın var mı? giriş yap